Oktay Ekşi: MHP de değişti zahir...

Oktay EKŞİ
Haberin Devamı

DEĞİŞİM biliyorsunuz son yılların en moda deyimi oldu. Nitekim giderek her şey değişim sürecine girdi. Örneğin, özgürlük kavramını tanımayan eski Refah Partililer özgürlükçü oldular. Pek çok mensubunun adalet önünde hesap vermesiyle ünlü MHP de, dürüstlüğün ve yasaya saygının tek adresi olmaya soyundu.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli'nin dünkü gazetelere yansıyan sözlerini aktaralım da yanlış mı söylüyoruz karar verin. Konu malum:

TBMM Soruşturma Komisyonları tarafından ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın, biri ‘‘SEKA arsasının Ford-Koç ortaklığına devri’’, öteki ‘‘GSM ihalesinde devlet zarara uğratıldı mı?’’ konulu dosyalar yüzünden belki de Yüce Divan'da yargılanmasını sonuçlandıracak kararlar alındı.

DYP Genel Başkanı Tansu Çiller için de ‘‘Örtülü ödeneği yasaya aykırı şekilde kullanmak’’ iddiasıyla aynı yol açıldı.

Özellikle MHP'li milletvekillerinin bu konudaki tutumları, koalisyon ortaklarının ilişkilerini bozdu. Devlet Bahçeli yukarıda değindiğimiz sözlerini işte bu yüzden sarf etti:

‘‘MHP peşinen kimseyi aklama ya da karalama yanlışlığına düşmeden, suçlama yerine ilkeleri ve açıklığı esas alan bir titizlik içindedir. Diğer siyasi partiler samimiyetten ve ciddiyetten uzak, çeşitli hesapların izlerini taşıyan bir yaklaşım sergilemektedirler. Hatta bazı siyasetçiler kendi geçmişini sorgulama ihtiyacı hissetmeden başkasına dil uzatmaya çalışan, kendi içinde bariz çelişkiler içeren açıklamalar yapmakta beis görmemişlerdir.’’

Sayın Bahçeli'ninkine MHP'li Meclis İdare Amiri Ahmet Çakar'ın şu sözlerini de ekleyin:

‘‘Türk milletinin vicdanı bizi denetliyor ve yargılıyor. Herkes bu süzgeçten (yargıdan) geçecek ve hesabını verecek. Kimse kurtulmayacak.’’

Bu sütunu izleyenler anımsarlar:

Biz, MHP milletvekillerinin Yılmaz'ı ve Çiller'i Yüce Divan'a gönderme yönündeki oyları nedeniyle onları hiç eleştirmedik. Tam tersine ötekilerin ‘‘Teşekkür ederiz. Yüce Divan'a gidip aklanmak çok daha doğrudur’’ dememelerini yadırgadığımızı söyledik.

Yalnız zihnimizde bir soru var:

Şimdi yasaya saygı savaşı veriyor görünen MHP'lilerin, ‘‘siyasi bir görüşten kaynaklanan amaçla cürüm işlemek için teşekkül meydana getirme’’, ‘‘adam öldürme’’, ‘‘silahlı tehdit’’ gibi suçlar işledikleri iddiasıyla Ankara Sıkıyönetim 1 No'lu Askeri Mahkemesince (E.1981/176 No'lu dava) yargılanan tam 284 MHP'liden mahkûm olanların (bunlar arasında merhum Alparslan Türkeş, Muhsin Yazıcıoğlu, Yılma Durak ve 197 arkadaşı vardı) aldıkları cezaları zamanaşımına uğrattıklarını nasıl unutacağız?

Adalet o zaman adalet değil miydi?

Yazarın Tüm Yazıları