Paylaş
Leeds-İngiltere
FUTBOLU, futbol bilenler yazacaktır. Biz onun dışında kalanlardan ve özellikle maç öncesinden söz etmeye niyetliyiz.
Zaten Galatasaray-Leeds United maçını izlemek için bir ordu oluşturacak sayıda spor yazarı buraya geldi. Onlardan hem maçın nasıl cereyan ettiğini, hem de teknik değerlendirmeyi öğrenirsiniz.
LEEDS-İNGİLTERE
Leeds şehrini gezerken edindiğimiz izlenimlere ve İngiliz gazeteleriyle televizyon istasyonlarının yayınlarına bakarsanız, burada sağduyu egemen görünüyor. Bir başka ifadeyle, örneğin Sports Daily isimli gazetenin 7 Nisan 2000 tarihli sayısında Türkler'i kastederek attığı, ‘‘Domuzlara Ödetin!’’ türünden başlıklar hiçbir yayında yok.
Okuyucu mektupları da tamamen sağduyuya çağrı niteliğinde...
Ama yine de Leeds United Kulübü Başkanı Peter Ridsdale buranın yerel gazeteleri ile çok tirajlı tabloid gazetelere, ‘‘Leeds United taraftarlarını sakin olmaya davet eden’’ tam sayfa ilan vermek zorunluluğunu duymuş. Yorkshire Post'un yazdığına göre, bu ilk imiş.
Şehri gezerken dün gördük:
Kebap-pizza house veya kebap-house isimli, yani genellikle Türkler tarafından işletildiği ilk bakışta anlaşılan yerler kapalı, buna karşılık akşama holigan hazırlayan pub'lar ağzına kadar doluydu.
Buranın önemli gazetesi Yorkshire Post'a -ihtimal sağduyulu yayını nedeniyle- önceki gün Combat-18 isimli, hani bizim TİT yani Türk İntikam Tugayı diye bilinen faşist kafalı bir yeraltı örgütü var ya, ona benzeyen bir örgütten tehdit gelmiş. Gazete, biraz da önemsemez bir şekilde bu haberi veriyordu.
Yukarıda özetlediklerimizden anlaşılacağı gibi, Leeds'te gizli bir gerginlik var.
Gizli diyoruz, çünkü girdiğiniz herhangi bir restoranda, bir dükkánda veya bindiğiniz herhangi bir takside veya yolda Türkçe konuşarak yürüdüğünüz sırada, kimse tarafından rahatsız edilmiyorsunuz.
Buna rağmen, akşam maç oynandığı sırada veya oynandıktan sonra bir taşkınlık olur mu? Olursa alınan önlemler yeterli kalır mı? Bunları yarın (bugün) siz bu sütundan değil, ama maç sonrası verilecek haberlerle ilgili sütunlardan okuyacaksınız.
Yazıyı bitirmeden, bize yanlış görünen iki olaya da değinmek istiyoruz:
Burada İngiliz kaynakları Galatasaray yöneticilerinin, önceki akşam ev sahibi takım sıfatıyla Leeds United Kulübü yöneticileri tarafından onurlarına verilen akşam yemeğine katılmayı reddettiklerini bildiriyorlar. Ayrıca, ‘‘İstanbul'da iki İngiliz'in öldürülmüş olmasına rağmen Leeds United yöneticileri Galatasaray'ın verdiği yemeğe katılmışlardı’’ diyerek bizimkilerin kabalık ettiğini belirtmiş oluyorlar.
Yöneticiler, makul bir açıklama getiremezlerse, baştan söyleyelim ki yaptıkları ayıp olmuş.
Öteki de; Leeds United yöneticilerinin marifeti... Onlar da UEFA kararına aykırı olarak, Türk pasaportundan başka pasaport taşıyan ve maçı izlemek isteyen biletli Türkler'in bile stadyuma alınmayacağını açıkladılar.
Hani efendi-mefendi görünüyorlar ama, yaldızı kazıyınca altından hepsinin gerçek yüzü ortaya çıkıyor.
Paylaş