Halimizin tasviridir

BUGÜN size Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu ve önümüzdeki dönemi kendi ifademizle değil, başkalarının yazdıklarıyla aktaracağız. O nedenle söze, olabildiğince az gireceğiz. İlki, Zaman Gazetesi’nde Ekrem Dumanlı tarafından yazılmış. Başlığı, “Gözyaşı Korkusu”. İkincisi Star’ın başyazısı, “Ulus- Devlet’i Lahey’de vurdular” başlıklı.

Bir de sonuncusu var:

Akşam’da çıkmış. “Artık bu ordudan hiçbir şey beklemeyin” diyen Oray Eğin’in yazısı...

Önce Zaman’da Ekrem Dumanlı imzalı yazıdan alıntılar:

“Bizde ulusalcılık, ‘İsrail yapısı insansız hava araçlarına’ benziyor. İçinde mutantan (tantanalı O.E.) çok laf var da insan yok. İnsan olmayınca şefkat yok, merhamet yok, adalet yok, sevgi yok, saygı yok... (...) İçinde insan olmadıktan sonra ne vatanın kıymeti kalır ne vatanı ayakta tutan mukaddes değerlerin. Bunu anlayamadı ulusalcılar. (...)”

Kendi adımıza söyleyelim: Bu satırların yazarı -aynen Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tüm mensupları gibi- kendisini “ulusalcı” sayar. Hani şu haklarında tutuklama kararı verilen 102 Komutan var ya... Aynen onlar gibi.

Demek ki “yüreğinin sevgi, hoşgörü dolu olduğunu” mensup olduğu camianın iddiasından öğrendiğimiz Ekrem Dumanlı’ya göre benim de dahil olduğum camia için “ne vatanın kıymeti” varmış ne de “vatanı ayakta tutan mukaddes değer”lerin. (Bunların yanıtını yeri gelince ayrıca veririz.)

Gelelim ikinciye... La Haye’deki Adalet Divanı, “Kosova’nın Sırbistan’dan ayrılıp bağımsızlığını ilane etmesi uluslararası hukuka aykırı sayılmaz” anlamında bir tavsiye kararı aldı ya... Star başyazarı Mehmet Altan, onu yorumlarken bakın ne diyor:

“(Bu kararın) tarihsel bir anlamı var. Uluslararası Adalet Divanı’nın açıkladığı görüş ‘coğrafi bir bölünme’ konusunda aldığı ilk karar niteliğinde. (...) Ulus-devletin dokunulmazlığı bitiyor. ‘Bölünebilecekleri’ hukuksal bir kabul görüyor. (...) Tabii La Haye’den çıkan kararın boyutları, Balkanlar’ın sınırını çok aşıyor. İspanya’dan Gürcistan’a kadar ayrılıkçı güçlerle mücadele eden pek çok ülke(...)”

Göründüğü gibi yazıda söylenmeyen şey, “Sıra Türkiye’deki ulus-devletin de bölünmesine geldi”den ibaret. Zaten başlıktaki “Ulus-devlet’i vurdular” müjdesi de onu haber veriyor.

Eee... Önce Zaman Gazetesi’nde “Bu orduyu lağvedip yeni bir ordu kuralım” diyen (Ekrem Dumanlı’nın vatansever saydığı) yazarlar ortaya çıkar, sonra o ordunun 102 komutanı hakkında tutuklama kararı çıkartırsanız ne olacağını da Oray Eğin yazar. Nitekim şöyle demiş:

“(...) Anlaşılan ellerinde olsa neredeyse Türk ordusunu tamamen tasfiye edecekler. (...) 102 komutan hakkında verilen bu abartılı hapis kararı TSK’nın tasfiye süreci değil de nedir (...) Muhalefet kanallarının tamamen tıkandığı Türkiye’de, Türk ordusu, uluslararası (ulus-devleti ortadan kaldırmayı hedefleyen O.E.) bir ‘yeniden tasarım’ projesine tek başına karşı çıkıyor. (...) Zaten bu yüzden hedefte ve bu uluslararası projeyi tasarlayanların kuklaları tarafından yok edilmek için uğraşılıyor.

(...) Bu işin sonu nereye varır bilmiyorum (...) Ama (...) bu şebekenin operasyonları bir gün gelecek ve geri tepecek. (...) O gün ne zaman gelecek bilmiyorum ama o günün geleceğini biliyorum.”
Yazarın Tüm Yazıları