Paylaş
Ordu
KOYUN can derdinde, kasap et derdinde derler. Türkiye'yi yönetenlerin gündemiyle buralarda yani yönetilen konumunda olanların gündemi, kasapla koyununki kadar farklı.
Türkiye'de kendi sorunlarını her ilgi duyanın katılımına açık Kurultay'larda tartışan, kararlar alan, alınan kararları irdeleyen ilk İl olma onurunu taşıyan Ordu'nun İkinci İl Kurultayı nedeniyle buradayız.
Burada kimsenin ağzından ‘‘Ombudsman nedir?’’ diye bir soru duymadık. Ceza Kanunu'nun 312'nci maddesi değiştirilsin mi, değiştirilmesin mi diye tartışana da rastlamadık.
Ama burada kiminle konuştuysak, hem bireysel hem de il -hatta bölge- çapındaki yoksulluktan yakındığına tanık olduk.
Zaten İl Kurultayı da bunun ürünü. Çünkü halk Ordu'nun kaderini değiştirmek için başka çare kalmadığını görmüş.
Ordu çok dertli. Kime sorsanız ‘‘Büyüklükte 80 il arasında 21'inciyiz. Nüfusumuz 840 bin. Ama yoksullukta listenin başlarında yer alıyoruz. Çünkü devletin kaynaklarının dağıtılmasına gelince yerimizi 67'de buluyoruz. Bizden büyük 20 ilde ve bizden sonra gelen 22 ilde üniversite açıldı. Arada bir tek Ordu'yu atladılar. Dünya standartlarına göre 500 bin nüfusa bir üniversite düşerken bizim nerdeyse iki misline yakın insanımıza bir üniversite çok görülüyor.
Ordu-Giresun arasında havaalanı yapmak için halk olarak para topladık. Projeyi yaptırdık. Sıra devletin kefaleti altında sağlanan dış kaynağa gelince karşımıza engel üstüne engel çıkarıldı.
Doğa turizmine çok uygun zenginliğimiz var. Ama altyapıyı devlet yapmadıkça kimseyi buraya yatırım yapmaya ikna edemiyoruz.
Altyapı yatırımlarının başında ve en öncelikli sorunun yol olduğunu kimseye anlatamıyoruz. Özellikle Karadeniz'i Orta Anadolu üzerinden Akdeniz'e bağlayan ve bundan yaklaşık 110 sene önce Sıvas Valisi Halil Rifat Paşa'nın emriyle yapılan yol hemen hemen aynen duruyor. Karayolları Genel Müdürlüğü'nün hálá Halil Rifat Paşa'nın görüş düzeyine ulaşmamış olmasının cezasını biz çekiyoruz’’ diye özetlenebilecek sözler duyuyorsunuz.
Ama İl Kurultayı yerleşip kurumlaştıkça tüm bunların üstesinden gelineceğinde bizim görüştüğümüz hemen herkes oybirliği ediyor. Çünkü yöre kurultayının yani kendi sorunlarına demokratik bir platformda sahip çıkıp çözüm üretmenin olumlu sonuçlar verdiği, Mesudiye'nin 10 yıldan beri ısrarla sürdürdüğü Kurultay geleneği sayesinde hükümetin bu ilçe Köy=Kent projesini uygulamaya koymuş olmasıyla ortaya çıktı. Nitekim bugün Ordu'da, Mesudiye'den ayrı olarak Ünye, Fatsa, Aybastı ve çevresindeki 6 ilçe her yıl kendi kurultaylarını yapıyorlar. Her şeyi hükümetten bekleyerek bir yere varılmayacağını idrak etmiş olmanın getirdiği sorumlulukla hareket ediyorlar.
Kasaplara selam söyleyin:
O istediği kadar et derdinde olsun, koyun da kendisinin yaşama hakkını savunuyor.
Paylaş