Oktay Ekşi: Akbulut saçmaladı...

Oktay EKŞİ
Haberin Devamı

Biz Yıldırım Akbulut'u ilk olarak 1984 yılında PKK'nın Şemdinli ve Eruh baskınlarına rağmen olayın çapını anlayamaması ile tanımıştık. O zaman içişleri bakanıydı ve PKK'nın işlediği katliam boyutlu cinayetler karşısında ‘‘Canilerin cezası en kısa zamanda verilecektir’’ türü demeçlerle kamuoyunu uyutacağını sanıyordu.

Akbulut'un en kısa zamanı 15 yıl sürdü. Onun ve patronu Turgut Özal'ın gerekli önlemleri almamalarının bedelini de Türkiye bu 15 yıl boyunca kaybettiği on binlerce evladıyla ödedi.

Şimdi aynı Yıldırım Akbulut bir çuval inciri yine berbat etti:

Anımsayacaksınız, Merve Kavakçı isimli hanım İstanbul milletvekili seçilince TBMM'ye ‘‘türbanla girme’’ mücadelesi açtı. Ancak Kavakçı Hanım'ın resmen izin almadan ABD vatandaşlığına geçtiği ortaya çıktı. Bunun üzerine 13 Mayıs 1999 tarihinli Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından atıldı. Anayasamıza göre bir insanın ‘‘milletvekili’’ sıfatını taşıyabilmesinin ön koşulu onun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmasıdır. O nedenle Kavakçı'nın milletvekilliği sıfatı da düşmüş oldu.

İşte bu aşamada Ankara DGM'nin başlattığı bir soruşturma nedeniyle ‘‘Acaba Merve Kavakçı'nın dokunulmazlığı var mı, yok mu?’’ sorusu ortaya çıkınca TBMM Başkanı Akbulut DGM'ye gönderdiği yazıda ‘‘Milletvekili değil ki dokunulmazlığı olsun’’ diyerek Kavakçı'nın sıfatının düşmüş olduğunu tespit ve tescil etti.

Etti ama bazı iddialara göre gelecek yıl mayıs ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi Akbulut'un kafasını karıştırdı. İhtimal o yüzden DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'in yaptığı akıl almaz yanlış sonucu konu tazelenince Akbulut bu defa Kavakçı'nın ‘‘milletvekilliğinin askıda’’ olduğunu iddia etti. Böylece ‘‘milletvekili değil ki’’ tezinden dönmüş oldu ve tabii Fazilet Partilileri çok memnun etti.

İşin tuhafı dün de gazetecilere bir öncekinin aksini söyledi. ‘‘Şu anda milletvekili değildir. Davayı kazanırsa, milletvekilliği avdet eder. Bunu her zaman söyledim. (...)’’ diye konuştu.

Oysa TBMM Başkanlığı'na uzun yıllardır anayasal sorunlarda danışmanlık yapan tanınmış Anayasa Hukuku Profesörü Erdoğan Teziç'in bu konuda TBMM Başkanlığı'na verdiği mütalaa hiç de Akbulut'un görüşüne uymuyor. Tam tersi görüşü savunan Teziç aynen, ‘‘Türk mevzuatına göre, milletvekili sıfatını kazanabilmenin ve taşıyabilmenin lazım-ı gayrı mufarik (onsuz olmaz) koşullarından biri de ‘‘Türk’’ olmaktır. Bu bakımdan Merve Kavakçı'nın milletvekilliği sıfatının Bakanlar Kurulu'nun 13 Mayıs 1999 tarihli ‘‘Türk vatandaşlığını kaybettirme’’ kararı ile hukuken sona erdiğini kabul etmek gerekir. Bu durumda, Meclis başkanının Bakanlar Kurulu'nun bu ihdasi (kurucu) işlemini Meclis Genel Kurulu'na bildirmekle yetinmesi isabetli olacaktır kanaatindeyim’’ demektedir.

O nedenle Kavakçı'nın milletvekilliği ‘‘bitmiş’’tir. Yani evlenip Türk vatandaşlığına geçse veya Danıştay lehine karar verse de TBMM'ye tekrar girebilmesi için tekrar seçilmesinden başka yol yoktur.



Yazarın Tüm Yazıları