Türkiye’nin en iyi yoncası var diye Aksaray’a yatırım yaptım
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
ENDÜSTRİYEL süt ve süt ürünleri üreticisi Sütaş, Bursa’daki Sütaş Süt Üretim Merkezi’nin aynısını 90 milyon dolar yatırımla Orta Anadolu’da Aksaray’a da kuruyor.
Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, "Türkiye’nin en iyi yoncası Aksaray’da. Sütün de en önemli girdisi yonca" dedi. Yılmaz, Aksaray’ın ardından Doğu’da da süt merkezi kurmayı planladıklarını ve 5 yıl içinde toplam 4 süt merkezine ulaşmak istediklerini söyledi.
BUGÜN 21 Mayıs, Dünya Süt Günü. Yılda 11 milyon ton sütün üretildiği Türkiye’de bu rakamın sadece yüzde 15’i endüstriyel olarak işlenerek ambalajlı süt ve süt ürünlerine dönüşebiliyor. 1974 yılından beri süt sektöründe Bursa Karacabey’deki tesislerinde faaliyet gösteren Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, süt üretiminin çok özel bir alan olduğunu vurgulayarak, "Sütçülüğü bir misyon olarak görüyoruz. Biz sadece sütçüyüz. Ailece süte odaklandık" diyor. Bursa Karacabey’deki süt merkezinin aynısını Orta Anadolu Projesi adıyla Aksaray’a da taşıyan Muharrem Yılmaz, bu yatırıma 90 milyon dolar harcayacak. Neden Aksaray denilince de yanıtı "Çünkü sütün en önemli girdisi yonca. Türkiye’nin en iyi yoncası da burada" yanıtını veriyor. Aksaray’dan sonra Doğu bölgelerine de aynı merkezi kurmayı planlayan Yılmaz’ın hedeflerinden biri, bölgenin kalkınmasına katkıda bulunmak. Toplam 4 süt merkezi olmasını hedefleyen ve Sütaş’ı ’Türkiye’nin sütçüsü’ olarak tanımlayan Yılmaz’ın gelecekteki diğer hedefi ise yakın komşulara ihracatını artırarak ’bölgenin sütçüsü’ olmak. Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz ile süt gününde Türkiye’deki süt tüketimini ve endüstriyel süt sektörünü, Sütaş’ın yeni yatırımlarını konuştuk.
Türkiye’de süt sektörünün gelişimini nasıl buluyorsunuz?
- Türkiye’de süt hayvancılığı son 40 yılda önemli bir gelişme gösterdi. 1960’lı yılların başından bu yana süt verimi yüzde 150 oranında arttı. Yıllık 4.4 milyon ton olan süt üretimi bugün 11 milyon tona yükseldi. Devlet Planlama Teşkilatı’na göre, toplam gıda sanayi üretiminin (değer olarak) yüzde 9’unu, talebinin ise yüzde 10’unu süt ve süt mamulleri oluşturuyor.
Türklerin süt içme alışkanlığında bir değişim görüyor musunuz?
- Süt içme alışkanlığı her geçen gün gelişiyor. Bizim toplumumuz çok şanslı, çünkü süt ürünü olarak tüketebileceğimiz çok ürünümüz var. Yoğurdu kiloyla tüketen ve içecek olarak seven bir ülkeyiz. Bu daha güzel çünkü gereken kalsiyumu işlenmiş sütten emilimi daha kolay bir şekilde alıyoruz.
Karacabey’den sonra ilk kez Aksaray’a da yatırım yapıyorsunuz. Bu yatırım ne zaman devreye alınacak?
- Karacabey’de oluşturduğumuz sütçülük sistemini, okuluyla, damızlık istasyonuyla, süt işleme ve yem fabrikasıyla aynen Orta Anadolu’nun kalbine Aksaray’a götürüyoruz. Orta Anadolu Sütçülük Projesi adını verdiğimiz bu projenin ilk ayağı olan süt fabrikamızın kaba inşaatı tamamlandı. Bu yılın sonunda devreye alacağız. 2008 yılında da tüm ünite tamamlanmış olacak.
AKSARAY’A 90 MİLYON DOLAR
Aksaray’a yaptığınız yatırım tutarı ne olacak?
- Toplam yatırım 90 milyon doları bulacak. Buraya sadece süt fabrikası değil, sütçülük merkezi, ikinci bir Sütaş kuruyoruz. Karacabey her geçen gün Marmara Bölgesi’nin süt diyarı olma yolunda gelişiyor. Orta Anadolu’nun süt diyarı da Aksaray olacak.
İkinci Sütaş için Neden Aksaray’ı seçtiniz?
- Çünkü Türkiye’nin en iyi yoncası Aksaray’da yetişiyor. Karacabey bölgesindeki üreticilerimiz stoklamak üzere kışlık yem olarak ineklerine, sığırlarına yoncayı Aksaray’dan alıyor. Bizim damızlık çiftliği geliştikçe yöneticilerimizin de Aksaray’dan yonca aldığını gördüm. Yonca sütün önemli girdileri arasında yer alıyor. Madem biz sütçülük yapıyoruz, sütçülüğün girdisi olan yemin en iyi ve doğal yetiştiği, doğanın sütçülüğe destek verdiği bir yere, Aksaray’a gidelim dedik.
10 yılda 5 bin çiftçiyi eğittik, sertifika verdik
Süt üreticilerinin eğitimi konusunda neler yapıyorsunuz?
- Türkiye’de şimdilerde üreticilerin eğitilmesinden söz ediliyor. Biz 10 yıldır Uludağ Üniversitesi ile birlikte, Karacabey Ulubat Köyü’ndeki ’Süt Hayvancılığı Eğitim Merkezi’mizde üreticilerimizi eğitiyoruz. Bugüne kadar 12 bini aşkın ziyaretçi ağırladık, 5 bini aşkın çiftçi merkezimizden Tarım Bakanlığı’ndan onaylı sertifika aldı.
Karacabey’de 20 bin Aksaray’da 15 bin üretici
Aksaray’da kaç üreticiyle çalışacaksınız, merkezin kapasitesi ne olacak?
- Sütaş Karacabey’de günde 1200 ton kapasitemiz var. Yılda 1.1 milyon ton süt işliyoruz. Yaklaşık 2 bin çalışanımız var. Bölgedeki 20 bin üreticiyle çalışıyoruz. Aksaray’da da günlük kapasite 1300 ton olarak planlandı. Merkezde bin kişi çalışacak ama bölgedeki 15 bin civarında üreticiyle çalışacağız.
Doğu’ya da Sütaş kurmak istiyoruz
Böyle kaç süt merkezi daha kurmayı planlıyorsunuz?
- 4 süt merkezimiz olmasını hedefliyoruz. 2008’de Aksaray tamamlanmış olacak, umut ediyorum ki hemen sonra yeni projeyle uğraşmaya başlarız. 5 yılda iki süt merkezi daha kurarak, 4 merkeze ulaşmayı hayal ediyorum. Bu 4 yıl da olabilir.
Doğu’ya gitmeyi düşünüyor musunuz?
- Gitmeliyiz, madem bu modeli oluşturduk, bunu çoklamamız lazım. Bilgi, finansal kaynak ve teknoloji olarak biriktirdiğimiz bu birikimi ülkenin her yerine yaymamız lazım. Üçüncü merkez neresi diye bakıyorum. Doğanın sütçülük için destek verdiği yerlere, ülkenin ihtiyaçlarına ve hatta artık uluslararası ticaret imkanlarına bakıyoruz. Biz bir yere giderken ne süt fabrikası, ne yem fabrikası kurmaya, ne çiftlik kurmaya gidiyoruz. Biz o yörenin insanlarıyla beraber sütçülük yapmaya gidiyoruz.
Sözde değil özde sütçülük yapıp başka işe bulaşmadık
Zaman zaman başka bir sektöre de girmeyi hiç düşünmediniz mi?
- Sütçülüğe odaklandık, başka hiçbir işe bulaşmadık. Kazandığımızı modernleşmeye yatırdık. Sütçülükte o kadar çok fırsat var ki. Biz sözde değil, ailece özde sütçülük yaptık. Babam hepimizden daha girişimciydi. Ama o da ’Bu meslek başka işlere benzemez. Siz iyi sütçü olun, iyi olursanız sütçülüğü daha iyi yapmak için gerekli yetki ve imkanlar size nasip olur’ derdi. Bunu gördük. Bursa vergi rekortmeni oldum. Bu meslek bize emeğimizi helal ettirecek o kadar güzel sonuçlar veriyor ki.
Bölgenin sütçüsü olmayı hayal ediyorum
İhracatı zor bir sektördesiniz. Ne kadarlık ihracat yapıyorsunuz, ihracatta hedefleriniz neler?
- Komşu ülkelere toplam 5 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz. Çok büyük değil. Irak’a, Azerbaycan’a, Suudi Arabistan’a küçük çaplı ürünler gönderiyoruz. Süt ve süt ürünlerinde Avrupa’ya ihracatta sorunlar var. Orta Anadolu Projemiz devreye girdikten sonra bölgede ihracat umutlarımız daha fazla. Türkiye’nin sütçülüğünden bölgenin sütçülüğüne destek vermeyi hayal ediyorum.
İSO sıralamasında Sütaş 93’üncü
Sütaş’ın 2005 yılındaki cirosu 325 milyon 808 bin YTL. Bu ciro ile Sütaş, İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) ’Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2005’ sıralamasında 93’üncü sırada yer aldı. Sütaş’ın 2006 cirosu ise 387 milyon 127 bin YTL. Sütaş, 2006 yılı için tahakkuk eden 2 milyon 363 bin YTL vergi ile de Bursa’da en çok kurumlar vergisi ödeyen ilk 100 şirket listesinde 18. sırada.
MUHARREM YILMAZ
Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, 1957 Bursa Karacabey doğumlu. Karacabey Cumhuriyet İlkokulu’nun ardından, orta öğrenimini Galatasaray Lisesi’nde tamamladı. 1980’de Uludağ Üniversitesi İktisadi ve Sosyal Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden mezun oldu. Üniversitede okurken, babası Sadık Yılmaz tarafından kurulan Sütaş’ta çalışmaya başladı. 1989’da Sütaş Genel Müdürü oldu. Babasının 2005’de vefat etmesinin ardından Sütaş Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı üstlendi. 1995-2002 arasında, Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Yönetim Kurulu Üyeliği, 1999-2002 arasında Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) başkanlığı yaptı. Hálá Marmara ve Kuzey Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi.