Sivri: Batmanın da bir şerefi var

BİR dönem zarar ederek batma noktasına gelen, ancak bugün dünya devlerine üretim yapan Denizli Basma'nın (DEBA) Yönetim Kurulu Başkanı Esat Sivri, ekonomik krizlerin ahlak erozyonuna yol açtığını belirterek, batmayı bir şeref olarak görecek, kaçmayacak insanların yetiştirilmesi gerektiğini söyledi.

TEKSTİL sektörünün duayenleri arasında yer alan Denizli Basma'nın (DEBA) kurucusu 70 yaşındaki tekstilci Esat Sivri, ekonomik krizlerin yaşandığı ortamlarda ahlakın da erozyona uğradığına dikkat çekerek, ‘‘Batmanın da bir şerefi var’’ dedi. Sanayicilere anlamlı mesajlar veren Sivri, ‘‘Har vurup harman savurmayan, çalıp çırpmayan, çalışanın hakkını yemeyen, kazandığını şirkete yatırıp yata kata bağlamayan sanayici, krizin etkisiyle batış noktasına geldiyse bunun da bir şeref olduğunu unutmamalı, batmaktan utanmamalı, kaçmamalı’’ diye konuştu.

1972 yılında kurulan Deba, bugün 100 bin metrekarelik alan üzerinde yılda 4.2 milyon adet konfeksiyon üretim, 33 milyon metre kumaş terbiyesi kapasitesine sahip. Dünyanın birçok ülkesine kendi markasıyla ya da dünyaca ünlü markalar adına ürettiği pantolonları ve ev tekstili ürünlerini ihrac ediyor. Denizli Basma Yönetim Kurulu Başkanı Esat Sivri ile Deba'nın zarar ettiği günlerden kurtulup dünyaya açılmasının öyküsünün yanısıra geleceğe dönük beklentilerini ve yeni projelerini konuştuk.

Denizli Basma'yı nasıl kurdunuz?

- Ticaret hayatına 1949'da babamın yanında çalışarak başladım. 1967 yılında Sarayköy'deki müflis Sarayköy Pamuklu Sanayi A.Ş.'nin sermayesine iştirak ederek yönetici ortak oldum. 1972'ye kadar burada çalıştım. O tarihte ortaklarımızla aramızda anlaşmazlık çıktı ve ayrıldım. Denizli ve çevresinde çok büyük dokuma potansiyeli ve dokuma tezgahı vardı, bunların entegrasyonunu sağlanamıyordu. Denizli'ye entegre bir boya baskı fabrikası kurmaya karar verdim. Denizli halkını toplayıp projemi anlattım ve 100 ortakla Denizli Basma'yı 1972'de kurduk. 1974'de faaliyete geçirdik.

Bugünlere gelene kadar neler yaşadınız?

- Şirketin kuruluşundan gelen borçları 1979'da kapattık. 1980'lerde devalüasyon oldu, borçlar yeniden arttı. Denizli Basma battı, ama güven vardı. Zarar ederken de kár ediyoruz demedik, hep açık olduk. Çok çalıştık, pazarlamayı ve ihracatı öğrendik. Belli bir kaliteyi yakaladık. 1990'dan sonra Denizli'de tekstil atağa kalktı ama 1994'de ekonomik kriz hepimizi salladı, dökülenlerimiz oldu. Ancak hep söylediğim birşey var, batmanın bile bir şeref olduğunu kabul eden insanlar, sanayiciler yetiştirmemiz lazım. İnsan çalmadıysa çırpmadıysa, harvurup harman savurup kumarda yememişse, yata kata, başka şeylere harcamamışsa, batmanın bile bir şeref olduğunu herkesin öğrenmesi lazım. Utanmaya, kaçmaya gerek yok. Ekonomik çöküntülerle ahlak da erozyona uğradı.

ABD pazarına ilk adımı nasıl attınız?

- ABD ile ilişkilerimizde ilk adımı onlar attı. Bugün ABD'li GAP adına alım yapan Günsan Çetin, o zaman yine ABD'li AMC firması adına alım yapıyordu, Beni ABD'li alıcılarla tanıştırdı, fabrikamıza geldiler. Daha sonra Günsan Çetin GAP'a geçince onlarla çalışmaya başladık.

Kriz dönemini nasıl geçirdiniz?

- Denizli Basma, son iki yılda zora düştü, borçlandı ama yatırımını hiçbir zaman durdurmadı. Durduğunuz an düşersiniz.

2003 yıl sonu hedefleriniz neler?

- Deba, 2002'de 88 milyon dolar ciro, 50.4 milyon dolarlık ihracata ulaştı. Kumaş ve konfeksiyonda toplam 1550 çalışanımız var. 2002 yılında 95 milyon dolar ciro, 60 milyon dolarlık ihracat hedefliyoruz.

İhracatta ağırlığınız hangi ürünlerde?

- Bugün Rusya ve Arap ülkeleri hariç her yere ihracatımız var. 2002'de ihracatın 30 milyon doları konfeksiyon, 4 milyon doları ev tekstili kalanı kumaştan oluştu. Bu yıl ev tekstili en 6 milyon dolar olacak, kumaş ihracatı da artacak, ama konfeksiyon değişmeyecek.

Denizli'nin tekstildeki başarısının sırrı nedir?

- Denizli'de devlet yardımıyla biryere gelen sanayici göremezsiniz. Başarının ardında Denizliler'in birbiriyle eşit şartlarda mücadele etmesi, rakip olmalarına rağmen dostluklarını koruması yatıyor.

ESAT SİVRİ:

Denizli Basma Yönetim Kurulu Başkanı Esat Sivri, 1933 Denizli doğumlu. İlk ve orta öğrenimini Denizli'de yaptıktan sonra 1949 yılında babasının yanında ticaret hayatına atıldı. Kazım Sivri ve Oğulları şirketinde pamuk ipliği, pamuklu bez ticareti, boya, kimyevi madde ve pamuklu sanayii makineleri ticareti yaptı. 1967 yılında Sarayköy'deki müflis Sarayköy Pamuklu Sanayi A.Ş.'nin sermayesine iştirak ederek yönetici ortak sıfatıyla 1972'ye kadar çalıştı. 1972 yılında çok ortaklı Denizli Basma ve Boya Sanayii'ni kurdu. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği üyesi olan Sivri, Taklitle MÜcadele Derneği'nin de kurucusu ve Yönetim Kurulu üyesi.

Devlerin pantoloncusu

Deba'nın bugün geldiği nokta neresi?

- Son beş yıldır dünyaca ünlü mağaza zincirleri ve markalar için üretim yapıyoruz. Dokuma alt giyim konusunda uzmanlaşan Deba'da ayda 350 bin adet alt giyim üretiyoruz. ABD pazarındaki başlıca müşterilerimiz Banana Republic, The Gap, Tommy Hilfiger ve Express. Avrupa pazarındaki başlıca büyük müşterilerimiz ise Hugo Boss, BHS, Armand Thiery, Massimo Dutti, Zara, Dockers ve H&M. Önümüzdeki günlerde bunlara iki yeni marka daha eklenecek.

Yurtdışında mağaza zinciri

Ev tekstilinde büyümeye devam edecek misiniz?

- Ev tekstilinde hem başka markalar için fason, hem de kendi markamız ‘‘Unique Art’’ olarak üretim yapıyoruz. Yurtdışındaki mağazalar için onların markasıyla üretiyoruz, kendi markamızı yurt dışına da ihrac ediyoruz. Yaklaşık 6 ay önce Dubai'de franchising sistemiyle ilk mağazamızı açtık. Hedefimiz, Yunanistan'dan başlayarak İngiltere'ye kadar bütün Avrupa ülkelerinde franchising vererek ev tekstilinde mağazalar zinciri kurmak. Türkiye'de halen 5 mağazamız var, içerde fazla büyümek istemiyoruz.

Denizli'nin antik kenti Laodikeia aydınlanıyor

DENİZLİ'nin Çürüksu Havzası üzerinde geniş bir alana yayılan antik kent Laodikeia'nın kazısı, Deba'nın sponsorluğu ile gerçekleştiriliyor. 2 bihn 300 yıllık tarihi kent Laodikeia'nın kazısı geçtiğimiz Nisan ayında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in onayladığı Bakanlar Kurulu Kararı ile Pamukkale Üniversitesi'ne verildi. Laodikea, hem kültürel yapısı, hem coğrafi konumu, hem de büyüklüğü açısından Anadolu'nun en büyük antik kentleri arasında yer alıyor. Deba'nın sponsorluğunda geçen yıl başlatılan çalışmalarda İncil'de adı geçen kilisenin ön duvarları ile kentin ana caddesi gün ışığına çıkarılmıştı

Laodikeia markalı pantolon

Antik kentlerin isimlerini marka olarak Deba adına tescil ettiren Esat Sivri, gün ışığına çıkarmak için büyük çaba verdiği antik kent ‘‘Laodikeia’’ markasıyla da pantolon üretecek. Sivri'nin hedefi, antik kentlerin adını hem konfeksiyon hem de ev tekstilinde markalaştırmak.
Yazarın Tüm Yazıları