Paylaş
Ankara, sanayide meydan okuyor
Memur ve bürokrasi şehri başkent Ankara, artık sanayi şehri de olma konusunda iddialı... Ankara'nın elektronik ve savunma sanayiinde bir numara olduğunu vurgulayan Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Ankaralı sanayicilerin yatırımlarını devletten tek kuruş teşvik almadan yaptıklarını vurguluyor. Alüminyum sanayi sektöründe faaliyet gösteren Çağlayan, Ankara'ya bir traktör fabrikası kazandırmak için kolları sıvadı. İtalyan Lombargihini traktörlerini ithal ederek ilk adımı atan Çağlayan, 2000 yılına kadar bu traktörleri Ankara'da üretmek istiyor. İhracat ağırlıklı üretim yapmayı planlayan Çağlayan'ın Türkiye'deki hedef bölgeleri ise GAP ve Trakya... ASO Başkanı Çağlayan ile Ankaralı sanayicilerin ve KOBİ'lerin sorunlarının yanısıra geleceğe dönük projelerini konuştuk.
Akel Metal'i nasıl kurdunuz?
- Üniversitede talebeyken başladım. Abimle birlikte on yıl 150 metrekarelik bodrum katında çalıştık. Kazandığımızı işimize yatırdık. 80'lerin sonunda atölyeden fabrikaya geçmemiz gerekiyordu artık. 1990'da birinci organize sanayi bölgesinde yer aldık. 6 bin 300 metrekarelik alan üzerine 3 bin 300 metrekare kapalı alanda, hiç teşvik almadan, yüzde yüz kendi özkaynağımızla fabrikamızı kurduk.
Alüminyum dışındaki faaliyetleriniz neler?
- Alüminyum fabrikamızın dışında başka arayışlara da girdik. Son üç yıldır araştırıyorduk. Sonunda İtalyanlar'ın Lamborgihini traktörlerini ithal etmeye karar verdik. Forza adlı bir şirket kurup, bu traktörlerin distribütörlüğünü aldık. Servis ve bayi ağımızı oluşturduk. Geçtiğimiz mayıs ayından bu yana Lamborgihini traktörlerini Türkiye'ye getiriyoruz.
Bu traktörleri Türkiye'de üretmeyi düşünüyor musunuz?
- Evet, İtalyan Lombargihini traktörlerini 2000 yılından itibaren Ankara'da üretmeyi hedefliyorum. Türkiye'deki traktör pazarından kimin, ne pay aldığı belli. Bu traktörlerin ağırlık parçalarını Türkiye'de üretmeye başladık. Diğer aksamlara da yavaş yavaş geçeceğiz. İtalyanlar'la bu konuda görüşüyoruz. Türkiye'ye bir traktör fabrikası kazandırmak ve mümkün olduğu kadar ihracat ağırlıklı üretim yapmak istiyoruz.
Üretimin ne kadarını ihrac edeceksiniz?
- Üretimimizin yüzde 60'ını ihrac etmeyi, yüzde 40'ını da iç pazara vermeyi düşünüyoruz.
Hangi ülkelere ihracat yapacaksınız?
- Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu ülkeleri.
Bugüne kadar kaç traktör sattınız, 98 hedefiniz nedir?
- Umduğumuzun çok üzerinde sattık. Mayıs'tan yılsonuna kadar ki hedefimiz 100 civarıydı, ama 200'e doğru gidiyoruz. Traktörde satış yaptığınız kitle, otomobil müşterisinden farklı. Çiftçiyi mevcut alışkanlıklarından vazgeçirip bu traktörü satmanız çok zor. Traktörün yedek parça ve servis ihtiyacı da çok önemli.
Ankara'nın Türk sanayiindeki yeri nedir?
-Türkiye'nin ilk 500 büyük firmasının 36'sı Ankara'dan. Bu firmaların toplam üretimden satışlar içindeki payı yüzde 11.1. Ankara'daki ilk Organize Sanayi Bölgesi'nde 194 fabrika kurduk. Bunların yüzde 70'i özkaynakla gerçekleştirildi. Ankara'da örnek bir sanayici grubu var. Biz devletten maddi destek de istemiyoruz. Ankara, elektronikte ve savunma sanayiinde bir numara. Ahşap ve metal sektöründe Türkiye'de ikinci sıradayız. İstihdam yaratmada 6. sıradayız.
ZAFER ÇAĞLAYAN
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, 1957 Muş doğumlu. Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi mezunu. 1987'de Ankara Sanayi Odası (ASO) Alüminyum Meslek Komitesi'nden Oda Meclisi üyeliğine seçildi. 1989'da Yönetim Kurulu Üyeliği'ne seçilen Çağlayan, 1991'den itibaren de iki dönem Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yaptı. Çağlayan, 1995'de ASO Yönetim Kurulu Başkanlığı'na, 1996'da da TOBB Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği'ne seçildi. 1997'de yapılan seçimlerde, ikinci kez ASO Başkanlığı'na getirildi. Akel Metal'in sahibi olan Çağlayan, Ankara Alüminyum Sanayicileri Derneği'nin de kurucucusu. Çağlayan, halen MESS Ankara Temsilciler Kurulu ve DEİK Yönetim Kurulu Üyesi.
Küçükler sanayiinin akciğeri
Size göre KOBİ'lerin en önemli sorunu nedir?
- Türk sanayisinin yüzde 99'unu oluşturan KOBİ dediğimiz küçük ve orta ölçekli işletmelerin en büyük sorunu ne pazar, ne finansman, ne ihracat... En büyük sorun, kalifiye eleman bulamamak. Avrupa'da meslek akademileri var. Bizdeki çıraklık okullarında genel mesleki eğitimler veriliyor. Ama doğrama denince bunun alüminyumu var, demiri var, ahşapı var. Türkiye'de KOBİ'ler bugüne kadar hep ihmal edildi. Ama büyük şirketlerin zora girdiği dönemlerde KOBİ'ler ayakta durmayı başardı. Büyük sanayi kuruluşları insan vücudunun beyni ise KOBİ'ler akciğeri, kalbidir. KOBİ denilince akla ASO geliyor. KOBİ'lerin en fazla olduğu yer Ankara.
Ankara’da sanayiye dönük yeni alt yapı ve geliştirme çalışmaları var mı?
- Ankara'ya İkinci Organize Sanayi Bölgesi'ni kuracağız. Birinci bölge 4 bin metrekare ve 10 bin istihdam var. İkincisi 12 bin metrekare olacak ve 500 fabrikadan oluşacak. Burada 50 bin istihdam hedefliyoruz.
Paylaş