Paylaş
Ramsey, İngiltere'de mağaza zinciri kuruyor
12 yıllık kısa geçmişinde fason atölyesinden 800 kişinin çalıştığı iki fabrikaya ulaşıp, kendi markasını da yaratan Ramsey, şimdi İngiltere'de 20 mağazadan oluşan zincir kuracak. Ramsey Genel Müdürü Hasan Doğan, ‘‘İlk mağazamızı önümüzdeki dönemde açıyoruz. Yabancılarla sadece Türkiye'de değil, dışarıda da rekabet etmek gerekiyor’’ dedi.
Oniki yıl önce İstanbul'da küçük bir atölyede fason üretimle işe başlayan erkek giyim markası Ramsey, İngiltere'de 20 mağazadan oluşan bir zincir kuruyor. Ramsey Giyim Genel Müdürü Hasan Doğan, ‘‘Biz oralara gitmezsek onlar buraya geliyor. Türkiye yabancı markalarla doldu. Onlarla sadece Türkiye'de mücadele etmemiz mümkün değil. Uluslararası düzeyde de rekabet etmemiz lazım’’ diyor ve ekliyor: ‘‘Türkiye'nin köşelerini tutmuş, kalburüstü kesime mal satan geleneksel Türk markaları, bugün mağazalarında yabancı marka satmak zorunda kaldı. Onların Avrupa'ya çok daha önceleri açılması gerekiyordu. Biz henüz dört yıllık bir markayız, ama onların yapamadığını biz yapacağız.’’ Hasan Doğan ile Ramsey'in yeni projelerinin yanısıra Kastamonu'yu ve Türk tekstilinin sorunlarını konuştuk.
İlk fabrikanızı memleketiniz Kastamonu'ya kurdunuz. Tesisleriniz yöre halkına neler kazandırdı?
- 1986'da İstanbul'da küçük bir atölyede fason üretimle işe başladık. İlk fabrikamızı 1993'te Kastamonu'nun Araç kazasında kurduk. Bugün 350 kişinin çalıştığı bu fabrikada, günde 500 ceket, 800 pantolon üretiliyor. 1996'da Karabük'te kurduğumuz fabrikada ise 450 kişi çalışıyor, günde bin ceket üretiliyor. Kastamonu ve Karabük'ten yılda 10 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz. 7 bin nüfuslu Araç'ta 28 kahve vardı, işyeri yoktu. Yöre halkına kurslar verdik, eğitimden geçirdik, başarılı oldular.
Yeni yatırımlarınız var mı?
- En geç bir yıl içinde, Kastamonu ya da Karabük'te bir gömlek fabrikası kurmak istiyoruz. 6 milyon dolarlık bir yatırım olacak. 500 kişinin çalışacağı fabrikada, günde 4 bin adet gömlek, üç bin adet spor pantolon üreteceğiz. Kastamonu ve Karabük'ün işimize çok katkısı oluyor. Yabancı konuklarımıza İstanbul dışında da Türkiye'nin güzelliklerini gösteriyoruz. Atatürk Şapka Devrimi'ni Kastamonu'da ortaya koymuş. Kastamonu, Avrupa'ya moda üreten bir yer olabilmeli.
Yurtdışı planlarınız neler?
- Londra'da bir show room açtık. Burada bir dizaynır, marka ve modamıza destek veriyor. Londra'da 6 bin metrekarelik bir yer satın aldık. Avrupa'da Ramsey adını taşıyacak ilk mağazamızı 5 ay içinde açacağız. Biz oralara gitmezsek onlar buraya geliyor. Türkiye'nin her tarafı yabancı markalarla doluyor. Bizim onlarla sadece Türkiye'de mücadele etmemiz mümkün değil. Uluslararası düzeyde mücadele etmezsek, bizi Türkiye'de boğarlar.
İngiltere'den başka ülkede mağaza düşünüyor musunuz?
- İngiltere'de mağaza sayımızı 20'ye kadar çıkaracağız. Başka bir ülkeyi düşünmüyoruz. İngiliz danışmanlık şirketlerinin önerilerine göre hareket ediyoruz. Bilmediğimiz bir işte boğulmak istemiyoruz. Almanya'da kendi markamızla büyük mağazalara mal satıyoruz. Diğer ülkelerde de Ramsey'in satış noktalarını artıracağız.
Yurt içinde Ramsey adıyla mağaza açacak mısınız?
- Ramsey'in ürün çeşidini artırdıktan sonra bayiler kanalıyla mağaza açacağız.
KİP'i de yurtdışına açacak mısınız?
- KİP'e İtalyanlar'ın ünlü markası Valentino ile işbirliği yaptırdık. KİP, İtalyan Valentino'nun Türkiye distribütörü oldu. KİP'i de Avrupa'daki büyük mağazalara satmayı planlıyoruz.
Yabancı bir markayla işbirliği gündeme gelebilir mi?
- Bunu tüketiciyi aldatmak olarak görüyorum. Burada üretip, yabancı markanın etiketini koyup iç piyasaya sunuyorsunuz, adı için de yabancıya yüzde 10 veriyorsunuz. Türk tüketicileri de bunu dışardan geldi diye kapış kapış alıyor. İTKİB'e yurtdışından gelen tekstil ürünlerinin orjinin etiketlere yazılmasını önereceğim.
Peki siz neden Valentino'nun distribütörlüğünü aldınız?
- Türkiye'deki üretici Avrupa'da tanınmış bir markayla anlaşıp, kendi markasıyla aynı standartta ürettiği mala yabancı etiketi koyuyor. Sonra da ithalmiş gibi iç piyasada satıyor. Valentino ise bu işin en üst düzeyi. Sadece İtalya'da üretilen ve sadece belli bir kesimin giyebildiği, çok pahalı bir ürün. Biz, belli bir düzeydeki insanlara Valentino ürünlerini ithal ederek, ulaştırmayı amaçladık. Hiç bir şekilde kendi ürettiğimiz malı, başka bir marka altında tüketiciye sunmuyoruz.
HASAN DOĞAN
Ramsey Giyim Sanayi Genel Müdürü Hasan Doğan, 1956 Abana doğumlu. Makine mühendisi olan Doğan, Koç Grubu'nda bir süre Pazarlama Koordinatörlüğü yaptı. 1989 yılında kurucu ortağı olduğu Ramsey Giyim'in Genel Müdürlüğü'nü üstlendi. Doğan, aynı zamanda Gürmen Giyim ve KİP A.Ş.'nin Yönetim Kurulu üyesi. Hasan Doğan, İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhpracatçıları Birliği (İTKİB) Yönetim Kurulu ve Kastamonu Holding kurucu üyesi.
Remzi'nin İngilizce okunuşu Ramsey'i yarattı
Neden kendi markanızı yaratma ihtiyacı duydunuz?
- Avrupalı markalara fason üretim yapıyoruz. Ama uzun vadede kendi markamızı yaratmamız gerektiğini düşündük. Ucuz işçilik avantajınızı kaybederseniz, fason üretim elinizden kayıp başka ülkelere gidiyor. Yönetim Kurulu Başkanımız Remzi Gür, 1974'de İngiltere'de küçük bir atölye kurmuş. Adını da Remzi'nin İngilizce okunuşu Ramsey koymuş. Biz de dört yıl önce Avrupai bir marka ararken, bir anda Ramsey'le devam etme kararı aldık. Türkiye'deki geleneksel markalar geçmişte hiçbirşey yapmadılar. Zamanla önemli ölçüde gerilediler. Yabancı markalar Türkiye'ye girince de zor durumda kaldılar. Türkiye'nin köşelerini tutmuş ve kalburüstü kesime yıllardır mal veren geleneksel Türk markaları, yıllar önce Avrupa'da kendi mağazalarını açmalıydı. Bu markalar şimdi mağazalarında Avrupa markalarını satmak zorunda. Çünkü yerli markalarını satamıyorlar. Onların yapamadığını biz yapacağız.
Paylaş