Novartis Macaristan artık Güldem Hanım’dan soruluyor

İLAÇ firması Novartis’in Macaristan Ülke Başkanlığı görevine atanan Güldem Berkman, küçülen bir pazarda görev yapacak olmasına karşın, mevcut pazar payını korumayı planlıyor. Yeni görevini 2.5 ay önce üstlenen Berkman, erkek egemen olarak bilinen sektörde rakiplerinden daha iyi olmayı hedefliyor.

ULUSLARARASI ilaç devlerinden Novartis, kadın yöneticilerin önünü açmak için uyguladığı strateji çerçevesinde Macaristan Ülke Başkanlığı’na Türk kadın yönetici Güldem Berkman’ı getirdi. Novartis İlaç Macaristan Ülke Başkanlığı görevine atanan Güldem Berkman, dünya cirosu 37 milyar dolara ulaşan Novartis’te ülke başkanlığını üstlenen beşinci kadın yönetici oldu. Portekiz, İsveç ve Bulgaristan’ın genel müdürü Amerikalı, İrlanda’nın genel müdürü ise İrlandalı bir kadın yönetici. Güldem Berkman, geçen yıl AB üyesi olan Macaristan’da zor bir dönemde bu koltuğa oturmuş. Çünkü sağlık harcamalarının her yıl ortalama yüzde 17 büyüdüğü Macaristan’da bu yılki hedef yüzde 4 küçülmek. Zor bir dönemde bu görevi devralan Güldem Berkman’ın hedefi ise kıyasıya bir rekabetin yaşandığı ve sağlık harcamalarının küçülme kararı alındığı Macaristan’da Novartis’in mevcut pazar payını korumak. Mart ayı başından itibaren Macaristan Ülke Başkanlığı görevine başlayan Güldem Berkman ile ilaç sektöründeki sorunları, kadın yönetici olmanın avantajlarını-dezavantajlarını ve bundan sonraki hedeflerini konuştuk.

Erkek egemen olarak bilinen ilaç sektöründe bir ülkenin başına getirileceğinizi tahmin ediyor muydunuz?

- Son iki yıldır benim bir ülkeye genel müdür olma olasılığım gündemdeydi. Türkiye ekibi çok başarılıydı. Tecrübelerim, ilaç sektörüne başka boyuttan bakmam gibi nedenlerin de etkili olduğunu düşünüyorum. Yönetim Kurulu’nun tamamı erkeklerden oluşan Novartis, üç yıl önce bu fotoğrafı değiştirmeye karar verdi. Dünyadaki Novartis şirketlerinde çalışan ve uzun vadede genel müdür olabilecek 10 kadın aday belirledi. Ben de onlardan biri oldum. Seçilen bu kadınlara dünya başkanı bizzat yol gösterici oldu. Harvard Üniversitesi’nde bir takım yöneticilik eğitimleri aldık.

Macaristan Novartis’le ilgili ilk izlenimleriniz neler?

- Geçen yıl AB’ye üye olan Macaristan’ın 10 milyon nüfusu var ama ilaç tüketimi Türkiye’nin iki katı. Ülkede son birkaç aydır çok büyük bir sağlık reformu uygulanıyor. Devlet sağlık harcamalarına katkı gibi birçok konuda temel kararlar almış. Son 5 yıldır yılda ortalama yüzde 17 büyüyen bir pazarken, bu yıl ilk kez yüzde 4 küçülmesi hedefleniyor. Hastane sayısını 160’tan 90’a düşürüyorlar.

Yeni görevinizde neler hedefliyorsunuz?

- Novartis’in her zaman büyümeye alıştığı Macaristan ilk defa bu yıl küçülme hedefliyor. O yüzden zor bir dönemde görevi devraldım. Bizim gibi şirketlerde önemli olan her zaman satışı büyütmek değil, rekabetçi olmak. Ancak rakipler de bizimle aynı durumda. O yüzden artık pazar payına konsantre oldum. Önemli olan rakiplerimden daha iyi olmak. Macaristan’da Novartis’in yüzde 8 pazar payı var. Jenerik ilaç ciddi olarak çok düşük pazar payına sahip. Orjinal ilaçlar yüzde 70, jenerikler yüzde 30. Pazar ciddi olarak üç yılda jeneriklere kayacak. Benim hedefim minumum bu pazarı sabit tutarak, lider olmak. Pazarın lideri halen Aventis. Macaristan’daki toplam ciromuz ise 200 milyon dolar civarında.

ORİJİNAL İLAÇ SAĞLIK İÇİN ÖNEMLİ

İlaç sektöründe size göre en önemli sorun nedir?


- Genel olarak ilaç, insanlar hastalandığında faydalanan kötü bir sektör gibi algılanıyor. Bir orjinal ilacın geliştirilmesi en az 500 milyon dolara mal oluyor. Daha üst düzey bir ilaç 1 milyar dolara mal oluyor ve 13 yıl alıyor. 1900’lerin başında insanların ortalama yaşam süresi 40 yılken, şu anda 75. İlaçlar sayesinde birçok hastalık kolayca atlatılıyor. Orjinal ilaç insan sağlığı için çok önemli. Ancak orjinal ilaçlar çok pahalı olduğu için 4-5 yıl sonra yeni ilaç üretilmesi zorunlu hale geliyor. Orjinal ilaç üreticileri çok para kazanıyor, jenerik ilaca dönmek lazım diyerek sadece jenerikleri desteklemek yanlış. Onlar da desteklenmeli ama orjinal ilaç üreticilerinin yıllarca süren araştırmalar ve milyonlarca dolar harcayarak insan sağlığı için gereken yeni ilaçları geliştirdiği unutuluyor.

50 ülkeyi gezdim, dans ederim, şiir yazarım

Güldem Berkman, işi ve ailesi dışında kalan zamanlarında şiir yazmayı, resim ve spor yapmayı sevdiğini söylüyor. Gezmeyi de çok seven Güldem Berkman, yoğun tempo içinde kendine ayırabildiği zamanlara ilişkin şöyle konuşuyor: "Şiir yazmayı çok seviyorum. Bir anda uçaktayken 5 şiir yazabiliyorum. Çok sporcu biriyim. 7 yıl voleybol oynadım. Artık tenis ve masa tenisi oynuyorum. Haftada iki kez yüzüyorum. Sörfü çok seviyorum. Her kış mutlaka 1-2 hatfa kayak yapıyorum. Dansı çok seviyorum. Özellikle Latin dansları dersleri aldım. Resime de meraklıyım. Uzun vadede işi bıraktıktan sonra ciddi olarak resimle ilgilenmeyi düşünüyorum. Ailemle birlikte gezmeyi çok seviyoruz. Bugüne kadar 50 ülkeyi gezdim."

Novartis’in Türkiye’de dört fabrikası var

Merkezi İsviçre Basel’de bulunan Novartis Grubu, 140’tan fazla ülkede faaliyet gösteriyor. 2006 cirosu yaklaşık 37 milyar dolar olan Novartis’in yıllık ortalama Ar-Ge yatırımlarının tutarı ise 5.4 milyar dolar. Dünya genelinde 101 bin çalışanı bulunan Novartis, Türkiye’de de 4 üretim tesisiyle faaliyet gösteriyor. Novartis, Türkiye’de yaklaşık 2 bin çalışanı ile üretim, pazarlama, klinik araştırma faaliyetlerini yürütüyor.

İlaç sektöründe satış ekipleri orduya benziyor

İlaç sektöründe kadın yönetici olmak zor mu?

- 1991-2000 yılları arasında perakende sektöründe değişik firmalarda satış ve pazarlamada çalıştım. Şubat 2001’de kendi işimi yapmak istedim. Ancak aynı ay ekonomik kriz çıktı. Daha sonra Novartis’le görüşmeye başladım. 2002’de profesyonel hayata geri döndüm. Novartis’te 2005 sonunda satış direktörü oldum. 500 kişinin ilk kez bir kadın satış direktörü olmuştu. O güne kadar hep erkek direktörleri vardı. Bence ilaç sektöründe satış ekipleri bir orduya benziyor.

Kararsızlık dönemimde eşim ve yöneticilerim beni destekledi

Eşiniz İstanbul’da yaşıyor, oğlunuz henüz 4 yaşında. Macaristan’a gitme kararı alırken zorlandınız mı?

- Bu görevi geçen yıl nisan ayında teklif ettiler, hemen kabul ettim. Ancak birkaç ay sonra eşimin benimle gelemeyeceği netleşti. Oğlum Ege’nin babasına çok ihtiyacı olacaktı, gitmekten vazgeçtim. Türkiye’deki yöneticilerim resmi süre sona erene kadar bunu merkeze bildirmedi. Novartis Türkiye Başkanımız Altan Bey (Demirdere) ve yöneticilerimiz iyice emin olmamı istedi. Eşim de beni çok yüreklendirdi. Oğlumun bakıcısını da ikna edince gitmeye karar verdim.

Kadın olmanın bazı avantajlarını yaşıyorum

İyi bir yönetici nasıl olmalı? Yöneticilikte kadın olmanın avantajlarını yaşıyor musunuz?

- Ben yaşıyorum diye düşünüyorum. Empatimin erkeklere göre çok daha yüksek olduğuna inanıyorum. Bir ortamda insanların sözle söylemediği bazı şeyleri çok daha iyi algılayabiliyoruz. Sağduyumuzun daha kuvvetli olduğunu düşünüyorum. Ciddi olarak çok daha duyarlı ve öngörülüyüz. İyi bir yöneticide doğallık çok önemli. Ortama pozitif enerji vermek gerekiyor. İnsanların sizin bilginize becerinize tekniklerinize çok güvenmesi lazım.

GÜLDEM BERKMAN

Novartis İlaç Macaristan Ülke Başkanı Güldem Berkman, Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nde 1991’de mezun oldu. 1.5 yıl Danimarkalı Radiometer Copenhagen şirketinde, 1993-1998 yılları arasında da Eczacıbaşı Grubu’nda çalıştı. Mayıs 1998’de Danone Su’ya Pazarlama Müdürü olarak geçti. 1.5 yıl sonra Daneno Süt Grubu Pazarlama Müdürü oldu. Kasım-Şubat 2001’de kendi işini kurdu. 2002 yılında Novartis’te İş Grubu Müdürü olarak başladı. Daha sonra Satış Direktörlüğü’ne getirildi, 2002’de Pazarlama Direktörü oldu. Mart 2007’den itibaren de Novartis İlaç Macaristan Ülke Başkanlığı’na atandı.
Yazarın Tüm Yazıları