Kaçak akaryakıtın vergi faturası 2 milyar dolar

2005’te yürürlüğe girecek olan yeni Petrol Kanunu ile 2.5 milyon tona ulaşan kaçak akaryakıt girişinin engellenmesi ve 2 milyar dolarlık vergi kaybının da ekonomiye kazandırılması planlanıyor.

Shell Türkiye Genel Müdürü Canan Ediboğlu, yeni Petrol Kanunu’nun ülke ekonomisine ve sektörün sağlıklı büyümesine büyük katkıda bulunacağını söyledi.

2005’te yürürlüğe girecek olan yeni Petrol Kanunu, akaryakıt sektörünün yıllardır beklediği bir kanun. Sektöre uluslararası standartları ve disiplini getirecek olan kanunun, kaçakçılık ve haksız rekabeti de önlemesi bekleniyor. 2003 yılında 2.5 milyon tona ulaşan kaçak akaryakıt girişinin engellenmesiyle, 2 milyar dolarlık vergi kaybının da ekonomiye kazandırılacağı tahmin ediliyor.

Shell Türkiye Genel Müdürü Canan Ediboğlu, yeni kanunla birlikte özellikle kaçak akaryakıtın önünün kesileceğini umduklarını belirterek, ‘Böylece devletin vergi kaybı da ortadan kalkacak’ diyor. Royal-Dutch Shell Şirketler Grubu’nun Türkiye’ye çok pozitif baktığını söyleyen Canan Ediboğlu, son iki yıldır Avrupa’da en fazla yatırım bütçesinin Türkiye’ye ayrıldığına işaret ediyor. Ediboğlu, 81 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteren Shell’in 2005 yılında da 40 milyon dolarlık yatırımla, 40-45 yeni istasyon açmak istediğni belirtiyor. Ediboğlu, 1 Ocak 2005’te yürürlüğe girecek yeni Petrol Kanunu’nun hem ülke ekonomisine ve sektörün sağlıklı büyümesine büyük katkıda bulunacağını, hem de tüketicinin çıkarlarını gözeteceğini söylüyor.

Royal-Dutch Shell Şirketler Grubu’nun ilk kadın genel müdürü olan Shell Türkiye Genel Müdürü Canan Ediboğlu ile yeni Petrol Kanunu’nun yanısıra Shell’in Türkiye’ye bakışını ve yatırım planlarını konuştuk.

Yeni Petrol Kanunu sektöre neler getirecek?

- Yeni kanun Piyasadaki haksız rekabeti engelleyecek. Tüm sektör oyuncuları gibi bayilere de lisans zorunluluğu gelecek. Böylece, kaçakçılık, standart ve kural dışı uygulamaların denetlenmesi ve bu kuralara uymayan işyerlerinin kapatılarak tüketicinin korunması hedefleniyor. Bayilerin, bayisi olduğu firma dışında akaryakıt alımı yasaklanıyor. Çevre ve güvenlik şartlarının ihlal edilmesi ve kanunun getirdiği yükümlülüklere uyulmaması halinde para cezalarından lisans iptaline kadar caydırıcı yaptırımlar geliyor. Beyaz bayraklı istasyonların varlığına da son verilecek. Bunlar ya kapanacak ya da bir dağıtım şirketinin bayi ağına dahil olacak.

Kanunla kaçak akaryakıt girişi azalacak mı?

- Yeni kanunla birlikte inşallah kaçak akaryakıt biraz düşecek. 2003 yılında Türkiye’ye 1.5 milyon ton motorin, 1 milyon ton da benzin kaçak girdi. Bunun ÖTV kaybı 1.5 milyar dolar, KDV kaybı da 500 milyon dolar, yani toplam 2 milyar dolar vergi kaybı var.

Fiyat serbestisi tüketiciye yansıyacak mı?

- Türkiye’de akaryakıt çok pahalı. Bunun nedeni çok para kazanmamız değil, akaryakıt fiyatlandırmasındaki yüzde 70 vergi oranı. Fiyatların aşağı çekilmesi için vergilerin de düşmesi gerekir. 1 Ocak 2005’de fiyat serbestisi olacak, ama vergiler aynı oranda kaldığı için fiyatların aşağı düşmesi beklenmemeli. 2005’den itibaren ithalat da serbest kalacak. Eskiden bir dağıtım şirketi satışının yüzde 40’ından fazlasını ithal edemezdi. Böylece yeni ürünler piyayasa girecek. Yeni Petrol Kanunu’nda kazanan tüketici olacak. Rekabet elbette olacak ama hoş bir rekabet yaşanacak.

Türkiye’de akaryakıt pazarı büyüyor mu?

- Geçen yıl ekonomideki büyümeye göre akaryakıt sektörü hiç büyümedi, aksine düşüş oldu. Beyaz ürünlerde 15.5 milyon metreküp tüketimle yılı kapattık. 2002’de 15.2 milyon metreküptü. Geçen yıl sektöre inanılmaz rakamlarda kaçak akaryakıt girdi. Bunlar olmasaydı sektör yüzde 6-7 büyürdü. Akaryakıt, ekonominin barometresi gibidir. Ekonomi iyiye gittiğinde hemen akaryakıt sektöründe olumlu gidişatı görürsünüz.

Shell Türkiye’ye nasıl bakıyor?

- Avrupa merkezin Türkiye’ye bakışı çok pozitif. Avrupa’da belli ülkelerde akaryakıt sektöründen çekilirken, belli ülkelerde yatırımları artırmayı, büyümeyi düşünüyor. Bu ülkelerden biri de Türkiye. Son iki yıldır Avrupa’da en fazla yatırım bütçesi Türkiye’ye ayrılıyor. Bu da merkezin Türkiye’ye nasıl baktığının en güzel göstergesi. 81 yıldır Türkiye’deyiz, uzun vadeli kalmayı düşünüyoruz.

Kriz dönemlerinde ana şirketinizin desteğini hissettiniz mi?

- Bizim kriz döneminde ne yapmamızı gerektiğine ilişkin her zaman bir B senaryomuz vardır. Bu sadece Türkiye için değil, her ülke için sözkonusu. Riskli ülkelerde Shell’in her zaman bir B planı mevcuttur. Bu yüzden kriz dönemlerini daha rahat atlattık diyebiliriz. Yine elimizin altında kriz planlarımız var, inşallah uygulamak zorunda kalmayacağız.

Shell Türkiye’nin 2004 cirosu 3.2 milyar dolar

2004 yılını nasıl geçiriyorsunuz?

- Shell Türkiye için 2003 yılı çok başarılı geçti. 2004’e aynı hızla girdik ve yılı 3.2 milyar dolarla kapatmayı bekliyoruz. 2003 ciromuz 2.8 milyar dolardı, 2002’de bu rakam 1.8 milyar dolardı. Pazar payımız yüzde 15.3’ten yüzde 16.6’ya yükseldi. Sektör sıralamasında ikinciyiz. Kurşunsuz benzinde yüzde 26.8 pazar payı ile lideriz. Toplam benzinde yüzde 25’le ikinci sıradayız. Motorinde pazar payımız yüzde 14. Madeni yağ işinde piyasa payımız yüzde 20. Formula 1 Türkiye’de, bu yüzden madeni yağı da ön plana çıkaracağız.

2005’te 40 milyon dolarlık yatırım

Yılda ortalama ne kadar yatırım yapıyorsunuz?
2005 bütçeniz nedir?

- Shell Türkiye olarak biz 2001 krizinde bile yatırımlarımızı hiç aksatmadan sürdürdük. Yatırımlarımıza aynı hızla devam edeceğiz. Her yıl ortalama 30-35 milyon dolar yatırım bütçesi ayırıyoruz. Yeni istasyonlar açıyoruz verimsizleri kapatıyoruz. 2005 için de 40 milyon dolar yatırım bütçesi ayırdık. 595 istasyonumuz var.

Sektördeki oyuncular birbiriyle yakınlaştı

Kaçak akaryakıt ve Petrol Kanunu sektörün birlikte hareket etmesini sağladı mı?

- Evet, kaçak akaryakıt, Petrol Kanunu ve yönetmelikler konusunda sektördeki oyuncular birbiriyle daha bir yakınlaştı. Sektörde birleşme ve bilinçlenme oldu. İki yıl önce herkes çok ayrı ve kapalı bir kutu gibiydi. Simdi şeffaflık geldi. Dağıtım şirketleri de, bayiler de birleşti. Bana göre zaten bu ayrımı yapmak yanlıştı. Sonuçta müşteri beni görmüyor, bayimi görüyor. İstasyonda beni bayilerim temsil ediyor.

Rekabet itici güç olur

Yeni dağıtım şirketlerinin kurulması rekabeti artıracak mı?

- Rekabetin artması önemli değil, yeter ki haksız rekabet olmasın. Herkes eşit koşullarda rekabet edersen sorun değil, aksine rekabet itici güç olur, daha da hoş olur. Müşteri açısından da daha farklı ürünler sunulmasını gündeme getirir.

LPG’de büyümeyeceğiz

LPG pazarında büyümeyi düşünüyor musunuz?

- LPG şirketini 2002 yılında aldık. Piyasa payımız otogaz dahil yüzde 8-8.5. Orada da güzel bir atılım yaptık, satışları artırdık. Ancak bir süre aynı seviyede devam etmeyi düşünüyoruz. LPG’de daha fazla büyümeyi düşünmüyoruz. Tüpgaz pazarındaki payımız ise yüzde 4-4.5 seviyesinde.

Hükümet şeffaf ama daha yapılacak çok şey var

Hükümetin enerji politikalarını nasıl buluyorsunuz?

- Petrol Kanunu, çok uzun süredir üzerinde konuşulan bir kanundu ve çok çabuk çıktı. Hükümet enerji politikaları açısından çok şeffaf. Çok açıklıkla ve net olarak ne yapmak istediğini anlatıyor. Yönetmelikler arka arkayı çıkıyor. Ama yine de yapılacak çok şey var.

CANAN EDİBOĞLU

Shell Türkiye Genel Müdürü Canan Ediboğlu, orta ve lise eğitimini İngiltere’de Ancaster House School’da yaptı. Southampton Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezun olduktan sonra, aynı üniversitede ‘Financial Managerial Control’ üzerine yüksek lisans eğitimi aldı. Çalışma yaşamına İngiltere’de Southampton Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olarak başladı. 1980’de Türkiye’ye döndü, aynı yıl Shell Türkiye’de görev aldı. Pazarlama, Hazine ve Planlama Bölümü ağırlıklı olmak üzere çeşitli departmanlarda çalıştı. 1998’de Shell Türkiye Finansman Direktörlüğü’nü üstlendi.
Yazarın Tüm Yazıları