Erbakan önerdi, ’özel yem’e girdipiliçle 600 milyon TL’ye koşuyor
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
DÖNEMİN TOBB Genel Sekreteri Necmettin Erbakan’ın önerisiyle 40 yıl önce Türkiye’nin "ilk özel yem sanayicisi" olarak kolları sıvayan Orhan Abalıoğlu, bugün 480 milyon TL cirolu Abalıoğlu Grubu’na ulaştı. Piliç işleme işinde de büyüyen Abalıoğlu Grubu, ciro hedefini 600 milyon TL’ye çıkardı.
KIRK yıl önce yem üretimiyle yola çıkan, ardından piliç işleme işine giren Denizlili sanayici Abalıoğlu, bugün Türkiye’nin ilk 500 büyük sanayi kuruluşu içinde 148’inci sırada yer alıyor. Türkiye’nin ilk özel sektör yem üreticisi olan Abalıoğlu Grubu, son 7 yılda yüzde 151 büyüme hızı ile de Türkiye’nin en hızlı büyüyen 27’nci şirketi. Türkiye’nin ilk özel sektör yem fabrikasını 1969’da kurmuş. Son 3 yılda 35 milyon dolarlık yatırım gerçekleştiren Abalıoğlu Grubu, geçen yıl 480 milyon TL ciro gerçekleştirdi. Bu yıl 600 milyon TL ciro hedefleyen Abalıoğlu’nun kurucusu Orhan Abalıoğlu ve Abalıoğlu Yem Soya Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi olan oğlu Ender Abalıoğlu ile yem ve işlenmiş piliç sektörünü, grubun yeni yatırım planlarını konuştuk.
16 yaşında patron oldum
İş hayatına nasıl atıldınız?
- 1951’de babam hastalanınca 16 yaşında işe başladım. Okulu bırakmak zorunda kaldım. 1956’da babamın vefatı üzerine, amcam ve eniştemin de ortak olduğu pamuk çırçır fabrikasının başına geçtim. O dönemde 90 kişinin çalıştığı şirketi 12 yıl yönettim. 1963’de ortaklığımız sona erdi. Amcam çırçır fabrikasını, eniştem un fabrikasını, kardeşim ve ben de otomobil, kamyon, lastik satan şirketi devraldık. Çocukluğumdan beri sanayiciliği severim, ticaretten hoşlanmam. Bu iş beni fazla tatmin etmedi.
Yem fabrikası kurma fikri nereden çıktı?
- 1967 yılında Devlet Planlama Teşkilatı’na (DPT) Denizli civarında bir yatırım yapmak istediğimi yazarak önerilerini sordum. Cevap gelmedi. Yazıyı birkaç kez tekrarladım. Sonunda o zamanki DPT Müsteşarı Turgut Özal’la telefonla görüşüp randevu istedim. Hemen randevu verdi. TOBB’un o dönemde genel sekreteri olan Necmettin Erbakan’la görüşmemi önerdi. O da ’Denizli milletvekilleri ve Devlet Yem Sanayii Genel Müdürlüğü Denizli’de yem fabrikası düşünüyorlar, sen de o grubun içine dahil ol’ dedi. ’Devletle ortaklık yapamam’ dedim. Kendi fabrikamı kurmaya karar verdim. 1969’da üretime başladım.
Süt, peynir ve yoğurt üretecek
Halen devam eden yatırımlarınız var mı?
- İzmir’de yapımı süren 4’üncü yem fabrikamızı temmuzda açacağız. 100 bin ton kapasiteli tesise, 12 milyon dolar yatırdık. 5’inci yem fabrikamızı da Mersin civarında kurmayı planlıyoruz. Bu da 7-8 milyon dolarlık bir yatırım olacak. Geçen yıl toplam yem üretiminde ikinciyken, bugün ilk sıradayız. Üç fabrikada 550 bin ton yem üretiyoruz. 200 bin tonunu kendimiz kullanıyoruz.
Yeni bir sektöre girmeyi düşünüyor musunuz?
- Yem, piliç, işlenmiş piliç ürünleri ve yumurta işimizi büyütmek istiyoruz. Yem işiyle paralel süt işimiz olabilir. Bu konuda önümüzdeki dönemlerde bir yatırım düşünüyoruz. İşlenmiş süt, yoğurt ve peynir üretimine yatırım yapmayı planlıyoruz.
Yılda 200 milyon adet yumurta üretiyoruz
Yumurta sektöründe büyüyecek misiniz?
- Denizlide 1 milyonun üzerinde yumurta tavuğumuz var. Türkiye’de en büyük üçüncü üreticisiyiz. Günlük yumurta üretimimiz 850 bin adet. Yılda 200 milyon adet yumurta üretiyoruz. Yüzde 40’ını ihraç ediyoruz. İhracatın büyük kısmı Irak’a, kalanını da İsrail ve Suriye’ye yapıyoruz.
Çocuklarımı 30 yıl önce şirkete ortak yaptım
ÇOCUKLARI Ender, Ergun, Baha ve Filiz ile eşini 30 yıl önce şirketin ortağı yapan Orhan Abalıoğlu, "Çocuklarım ve eşim dahil hepsinin yüzde 16 hissesi var. Benim hissem yüzde 20. Çocuklarım işin başından beri babasının şirketinde değil, kendi şirketlerinde çalışıyor. Bir de Aile Anayasası oluşturunca bizde çok büyük çatlaklar olmuyor" diyor.
Hedefimiz 5 yılda ilk üç üretici arasına girmek
İşlenmiş piliç sektöründeki yeriniz ve hedefiniz nedir?
- Piliç sektörü inişi çıkışı, batanı çıkanı çok olan bir sektör. Biz 2006’da girdik. Kuş gribi gibi krizler varken yatırımı devam ettirdik. Üç yıl önce pazar payımız yüzde 2’yken, bugün yüzde 6. Son üç yılda her yıl yüzde 40-45 büyüdük. Pratik ve işlenmiş ürün grubunda geçen yıl yüzde 120 büyüdük. Türkiye’de kişi başı piliç tüketimi 14-15 kilogram. ABD’de 50, Avrupa’da 30 kilogram. Türkiye’de daha gidecek çok yer var. Piliçte gelecek 5 yıl içinde üçüncü firma olmayı hedefliyoruz.
Piliç eti işleme kapasitemizi üç yılda üçe katladık
Gıda alanında neler yapıyorsunuz?
- Piliç, yumurta, işlenmemiş pratik ürünler ve şarküteri grubunda faaliyet gösteriyoruz. Lezita markamızla piliç ve işlenmiş ürünler üretiyoruz. Hazır köfteler, dönerler, 3-4 dakikada pişen hazır yemeklerimiz var. İzmir’deki piliç işleme tesisimizi 3 yıl önce kurduk. İlk yıl üretimimiz 20 bin tondu, üç yılda üçe katlayarak 60 bin tona ulaştık. Lezita ayrıca İngiliz Perakendeciler Birliği’nin kurduğu BRC -British Retail Contortium’un verdiği Global Gıda Güvenliği Belgesi’ni de (BRCC) aldı. Bu belge, birçok uluslararası firmanın üreticiyi ayrıca sorgulamadan, gelip denetim yapmaya gerek duymadan tedarikçi olarak kabul etmelerini de sağlıyor.
ORHAN ABALIOĞLU
ABALIOĞLU Grubu’nun kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Abalıoğlu, 1935 Denizli doğumlu. 1951 yılında babasının hastalanması üzerine iş hayatına 16 yaşında başladı. Babasının vefatı üzerine 1956 yılında pamuk çırçır fabrikasının başına geçerek 12 yıl şirketi yönetti. 1963 yılında ortaklığın anlaşmalı dağılması kararının ardından kardeşi Turan Abalıoğlu ile beraber akaryakıt istasyonu, otomobil, kamyon ve oto lastikleri satışı işini devraldı. 1969 yılında Denizli’deki ilk yem fabrikasını kurdu. Yem Sanayicileri Birliği’nin kurucusu ve aktif üyesi.