Siyasi maliyet hesabı

Suriyeli sığınmacılar konusunda toplumun algısı ve bunun siyasi sonuçlarına ilişkin büyük bir araştırmayı kastediyoruz. Bugün-yarın çıkmak üzere. Çünkü AK Parti tabanındaki duygu hali milletvekilleri tarafından sürekli Ankara’ya iletiliyor. Bu konuda basınç çok arttığı için parti olarak harekete geçildi. Sonuçları, iktidarın kararsız stratejisinin daha da netleşmesini sağlayabilir.

Kafa karışıklığı sadece siyasetçilerde değil, herkeste var. Kavramlar ve karşılıkları konusunda bilerek veya bilmeden hata yapılıyor.

Muhacir: Osmanlı İmparatorluğu dönemi sonlarından itibaren Balkanlar’dan mecburi göç yaşayıp Anadolu’ya gelenlerin genel adıdır. Mekke’den Medine’ye göç eden kişiler için de kullanılır.

Sığınmacı: Mülteci olarak uluslararası koruma arayan, henüz resmi olarak tanınmamış kişilere denir. Güvenlik ve savaş gibi koşullar düzelince geri dönmek üzere yer değiştiren kişilerdir.

Mülteci: Uluslararası hukuk tarafından tanımlanır ve korunur. Mültecilik, yaşadığı toplumda vatandaşlık elde etme haklarına kadar giden bir süreçtir.

Göçmen: Hem maddi ve sosyal durumlarını iyileştirmek için başka bir ülkeye veya bölgeye göç eden kişi ve aile fertlerini kapsamaktadır.

Kavramların doğru kullanılması bakımından...

ELMA PARTİSİ Mİ?

SEÇİM sandığı kurulur, isimleri elma, armut, vişne, kiraz olan partilere ilişkin oy pusulaları dağıtılır ve oy kullananlar tercihlerini yapar. Bu gerçek bir organizasyon. Üstelik bugün gerçekleşecek.

Türkiye Beyazay Derneği, İzmit’te görme engellilerin refakatsiz oy kullanmasına olanak sağlayan yasa değişikliğinin simülasyonunu yapıyor. Yeni sisteme göre, görme engellilerin nasıl oy kullanacağına ilişkin taslak bir şablon hazırlandı. Partiler elma, armut, vişne gibi meyve isimleriyle sembolize edildi. Hazırlanacak şablonların altına Braille alfabesiyle partilerin isimlerinin yazılması planlanıyor. Bunun da her sandığa değil, görme engellilerin bulunduğu sandıklara gönderilerek gereksiz masraf yapılmasının önleneceği dile getiriliyor.

Görme engelliler, görme kaybına göre “B1”, “B2”, “B3” şeklinde farklı kategorilere ayrılıyor. Braille alfabesinin görme engellilerin işine yarayabileceği ama az görenler için büyük amblemler ve büyük punto yazıların daha iyi olacağı tartışılıyor.

Bugün derneğin organize ettiği faaliyete siyasiler ve YSK’dan temsilciler de davet edildi. Burada ortaya çıkacak sonuç, uygulamanın nasıl olması gerektiğiyle ilgili fikir verecek. YSK’da hazırlıklarında bu bilgilerden yararlanacak. Bakalım hangi meyve seçimi kazanacak?

UTANDIRAN TEMİZLİK

DENİZ ve gölleri tarayıp dip temizliği yapan uzmanların çıkardığı çöpler utanç verici. Neler yok ki avlanma araçlarından araba tekerlerine, pet şişelerden ayakkabıya kadar. İşin dehşet verici yanı, bu çöplüğün 1.7 milyon adet su canlısının ölümüne neden olabileceği.

Meltem Özgenç’in Tarım ve Orman Bakanlığı verilerinden yola çıkarak yaptığı çalışmaya göre, başta Marmara Denizi olmak üzere son dönemde 80 milyon metrekare alan tarandı. 520 bin metrekare hayalet ağ, 9 bin adet sepet ve benzeri av malzemesi çıkarıldı.

Balıkçıların denizlerde bıraktığı ağların, birçok deniz canlısının yaşamını tehlikeye attığı biliniyor. Bu ‘hayalet ağlar’ balıkların göç yollarında, yuvalarında, yumurtladıkları bölgelerde ciddi tahribatlara neden oluyor.

Müsilaj başta olmak üzere denizlerin kirlilikten kurtarılması, dünyada en fazla Balıkesir, Ayvalık bölgesinde bulunan Kırmızı Mercanlar başta olmak üzere milyonlarca deniz canlısının yaşaması anlamına gelecek.

Görüyorsunuz ki bu kirliliğin sorumlusu ya balıkçılar, ya kıyılarda yaşayıp turizm geliriyle hayatlarını sürdürenler. Büyük çelişki değil mi?