Daha evrakı yazmadan çıkıyorlar...

Düzenlemeden yararlanan yaklaşık 100 bin kişinin üçte birinin hırsızlık suçundan yatanlar olduğu da o dönem dile getirilmişti.

Son günlerde hırsızlık ve kadına yönelik şiddet olaylarındaki artış, af düzenlemesinden yararlanarak cezaevinden çıkanlara bağlanıyor. Hatta, polis memurlarının en büyük derdi, son günlerde bu. Ankara’da yaşanan bir hırsızlık olayında polisin, “Valla bulsak bile, biz daha olayın evraklarını tamamlamadan onlar karakoldan çıkmış ve otobüslerde evlerine gidiyor oluyorlar” sözleri kulaklarımda hâlâ çınlıyor.

Bu alan, sık sık milletvekilleri açısından gündem konusu yapılmaya devam ediyor. Cezaevleri, adalet sistemindeki uygulama sonuçları, TBMM’de en çok konuşulan ve sorgulanan konular arasında.

Örneğin, Adalet Bakanlığı, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir’in sorusu üzerine, cezaevinden firar edenlerin rakamlarını açıkladı. Öğrendik ki, son 5 yılda cezaevlerinden 52 hükümlü ve tutuklu kaçmış. Bakanlık firarilerden kaçının yakalandığı ve hangi cezaevlerinden firar ettiklerine ilişkin soruyu ise “ayrıntılı istatistiki bilgi bulunmadığı” açıklamasıyla geçiştirmiş.

Başka bir soru önergesinde, elektronik kelepçe uygulaması gündeme getirildi. Bakanlık, elektronik izleme sisteminin kullanılmaya başlandığı 2013 yılından bugüne kadar 44 bin 521 şüphelinin elektronik kelepçeyle takip edildiğini, bunların 37’sinin 18 yaşın altında olduğunu açıkladı. Bu uygulamanın daha çok, aile içi şiddet suçundan mahkûm olan hükümlülerin takibinde kullanıldığı da bu yanıtla ortaya çıktı.

Şimdi milletvekillerinin yakından izlediği konu, infaz düzenlemesinden yararlanarak dışarı çıkanlardan kaç kişinin yeniden suç işlediği. Olayı, özellikle hırsızlık ve kadına şiddet vakalarındaki artışla ilişkilendirenler bulunuyor. Buna en iyi yanıtı verecek kişi de Adalet Bakanı.

KONGRE İLKELERİ
90 SANTİM MESAFE
38 DERECE ATEŞ

Siyasi partilerde kongre hazırlığı dendiğinde akla ilk gelen başlıklar, yönetimde kimlerin olacağı, delege listesinde kimlerin ağırlığının bulunduğu, ne kadar yeni isme yer verileceği olur. Ama bu kez farklı öncelikler var. Örneğin, kongredeki sandalyelerin birbirine olan uzaklığı, partililerin ateşinin kaç derece olacağı gibi. Yani anlayacağınız liste ve delegele hesabına, korona hesabı da karıştı. AK Parti’de koronavirüs salgını nedeniyle yavaşlatılan kongre sürecinde, ilçelerle start verildi. Şırnak’ın bazı ilçelerine ilanla yönetim arandığı haberlerini anımsarsınız. Parti, ilçe kongrelerinin yarısına yakınını önümüzdeki günlerde tamamlamayı planlıyor.

Salgın izin verirse, kasım ayının sonuna kadar ilçe kongrelerinin tamamlanması hedefleniyor. İl kongreleri sürecine daha sonra karar verilecek. Hedef, 2020 Mart ayına kadar il kongrelerini bitirmek ama yaşayarak göreceğiz. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bazı il kongrelerine katılmayı planlıyor. Bunda da pandeminin seyri belirleyici olacak. Çok sıkıntı yaşanırsa, video konferans yöntemi devreye sokulacak.

Bu arada, yeni başlayacak kongreler için gerekli salgın önlemlerinin alınması için örgüte uyarılar gitti. Salondaki sandalyeler arasında 90 santimetre mesafede konulması (niye bir metre değil), kongre salonuna girişte ateş ölçümü yapılması, ateşi 38 derecenin üstünde olanların hemen sağlık kuruluşlarına yönlendirilmesi gibi bir dizi önlem sıralandı. Kongre salonlarının pencere sistemiyle havalandırma olanağı olan yerlerden tercih edilmesi, oy kabinlerinin havalandırılması, 65 yaş üstü vatandaşların kongrelere katılmamaları istendi.

2020 yılı boyunca, kongre sürecini tamamlayacak olan parti, 2021’de de büyük kongresini yapacak. Büyük kongre kulisleri başka bir yazının konusu ama salgın gerekçesiyle illerindeki 30 Ağustos törenlerine bile katılamayan bazı AK Parti milletvekillerinin, il kongrelerde ne yapacaklarını hep birlikte göreceğiz.

MUHALEFET UYARDI
YÖK HAREKETE GEÇTİ

Bir önceki Ankara Fısıltıları köşesinde, üniversiteye kayıtlarını yaptırmak isteyen sağlık ve spor bölümü öğrencilerinin, sağlık raporu alma güçlüğünü aktarmıştık. Pandemi nedeniyle hastanelerde 15 gün sonrasına randevu verilen bu öğrencilerin kayıtları kaçırma sorunu ile karşı karşıya kalmaları, CHP tarafından gündeme taşınmıştı.

Hızlı girişim, hızlı sonucun örneğine şahit olduk. Muhalefetin dile getirmesinden bir gün sonra YÖK acil bir toplantı ile yüzlerce öğrenciyi ilgilendiren bu konuda adım attı. Sadece bu yıl için bu bölüm öğrencileri, aile hekimlerinden aldıkları raporla kayıt yaptırabilecekler. Yüzlerce öğrencinin kayıt sorunu iki gün içinde çözüldü. Sadece bazı bölümler var ki; yasa gereği onlar için heyet raporu gerekiyor. O da 200 kişi civarında olduğu için sonuç almak daha kolay.

Yani, yapıcı muhalefet, ‘muhalefet dedi’ diye sorunu hasır altı etmeyen bir yönetim anlayışına şahit olduk. Daha ne olsun.