Üniversitelere formül aranıyor 

DEPREMDEN etkilenen 10 ilde 17 üniversitede okuyan ve bölge nüfusuna kayıtlı 350 bini aşkın öğrenci var. Afet bölgesi dışındaki illerde eğitim gören yüz binlerce öğrenci, öğretmen ve akademisyeni de acıya boğan bu felaketten eğitimin etkilenmemesi için yetkililer hızlıca ara formül arayışına geçti. İşte o formüllerden bazıları:

YURTLARDAKİLER AİLE YANLARINA

Yurtların depremzedelere açılmasının ardından barınma sorunu yaşayanlara aileler kapılarını açabilir. Depremde bulundukları illerde yardıma koşanlar, yakınlarını kaybeden ya da etkilenenlere bir süreliğine de olsa barınma imkânı sunmaya başladı. Aileleri evlerine kabul eden yüzlerce insan, öğrencilere de bu imkânı sağlamaya başlamış durumda. Bu daha da genişletilebilir. Öğretmenevleri ya da boş motel, oteller bu öğrencilere ayrılabilir.

‘MİSAFİR ÖĞRENCİ SİSTEMİ’ AÇILDI

Geçtiğimiz günlerde özel okul dernek ve platformları bir araya gelerek deprem bölgesinden farklı illere göç eden öğrencilerin 2. dönem tam burslu okutulacağını duyurmuştu. Bu kapsamda başvuru yapabilecek okullar ve kontenjanların öğrenilebileceği “Misafir Öğrenci Sistemi” açıldı. 1070 okul 9071 misafir öğrenci beklediğini açıkladı. Aynı sistem üniversitelerde uygulanabilir. Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay ve en çok etkilenen diğer illerde üniversitelerin açılması pek mümkün değil. Bu illerde üniversiteler kapatılsa da buradaki öğrenciler misafir öğrenci statüsü ile başka illere gönderilebilir.

DOĞRUDAN YATAY GEÇİŞ İMKÂNI

Milli Eğitim Bakanlığı, afet bölgesindeki okullarda kayıtlı öğrencilerden isteyenlerin yerleşim yeri adres bilgilerine bakılmaksızın Türkiye genelindeki okullara nakil yoluyla kapısını açtı. Benzer bir sistem üniversitelerde de uygulanabilir. Deprem bölgesindeki üniversitelerin açılması uzun zaman alabilir. Doğrudan yatay geçiş olanakları kolaylaştırılabilir, hatta döneme, puana bakılmaksızın bu imkân verilebilir. Ayrıca depremden etkilenmeyen üniversiteler, tüm Türkiye’de derslerini online açabilir.  

UYGULAMALI DERSLER YÜZ YÜZE

YÖK ise mağduriyeti engellemek için gerek bölge gerekse Türkiye çapındaki öğrencilerin en hızlı şekilde eğitim öğretime başlaması ve bir an önce uzaktan eğitime geçilmesi için ayrıntılar üzerinde çalışıyor. Bölgeye giden YÖK Başkanı Erol Özvar, rektörlerle buluşmasının ardından YÖK Yürütme Kurulu’nu topladı. YÖK Başkanı Özvar’ın bugün ya da yarın alınan kararları açıklaması bekleniyor. Öğrendiğime göre özellikle tıp ve diş hekimliği gibi uygulamalı dersler için yüz yüze eğitim kararı çıkacak gibi.   

ÇADIRLARDA EĞİTİM VERİLEBİLİR Mİ

Bütün bu acı, afet durumlarında bile eğitim kurumlarının açık kalmasının en iyi örneklerden biri de 1999’da Koceli depreminin merkezinde yer alan ve büyük hasar gören Kocaeli Üniversitesi. O dönemde rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu’nun kararıyla çadır ve prefabrike derslikler oluşturularak 2.5 ayda eğitime başlamıştı. Böyle bir uygulama da gündeme gelebilir.

BÖLGEDELİ ÜNİVERSİTELER

Adana: Çukurova Üniversitesi, Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi

Kilis: 7 Aralık Üniversitesi

Kahramanmaraş : Sütçü İmam Üniversitesi, İstiklal Üniversitesi

Adıyaman: Adıyaman Üniversitesi

Gaziantep: Gaziantep Üniversitesi, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Sanko Üniversitesi

Urfa: Harran Üniversitesi

Hatay: İskenderun Teknik Üniversitesi, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi

Diyarbakır: Dicle Üniversitesi

Osmaniye: Korkut Ata Üniversitesi

Malatya: Turgut Özal Üniversitesi, İnönü Üniversitesi

UZMANLAR NE DİYOR?

OKULA GİTMEK RUH SAĞLIĞINI DÜZELTİR

Prof. Dr. Yankı Yazgan (Psikiyatri uzmanı):

Üniversite kampüslerinde öğrencilerin toplumsal hayatının canlandırılması vazgeçilmez bir öncelik. Gençlerin ruh sağlığını dayanışma ve sosyal bağların muhafazası koruyacak. Diğer öğrenciler ve öğretim üyeleriyle birlikte, geleceğe hazırlanmayı sürdürmek gençler için bir zorunlu ihtiyaç.

KARAR GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Prof. Dr. Tamer Aker (Psikiyatri ve travma uzmanı):

Kampüslerin kapanması eğitim ve öğretimi aksatır. Pandemi döneminde net olarak gördüğümüz gibi üniversiteler sosyal ortamdır. Eğitime toptan ara verilmesini ya da online eğitime geçilmesi doğru bulmuyorum. Kararın tekrar gözden geçirilmesi faydalı olur.

PLANLAMA İYİ YAPILMADI

Prof. Dr. İlber Ortaylı (MEF Üniversitesi):

Deprem bölgesinde şu anda bina yok. Üniversite binaları muhtemelen ayakta olanları. Sokakta olan insanlar için böyle bir karar alındığı ilk akla gelen şey. Ama ilk akla gelen şey her zaman doğru bir çözüm değil. Üniversitedeki o çocuklar nereye gidecek? Nerede yaşayacaklar? Maalesef plansız bir karar, hazırlık yok, ihtimal değerlendirilmemiş.

EĞİTİM KALİTESİ ETKİLENEBİLİR

Prof. Dr. Erten Gökçe (Ankara Üniversitesi):

KYK yurtlarının boşaltılması adına alınmış bir karar. Ancak bölgede internet şartları, bilgisayar durumları gibi nedenlerden öğrencilerimizin uzaktan eğitime ulaşmasında sorun oluşacak. Eğitim ve öğretim kalitesinde problemlerin çıkmasına neden olacak.

YEREL ÇÖZÜMLER BULUNABİLİR

Prof. Dr. Murat Özdemir (Hacettepe Üniversitesi):

Depremden etkilenen vatandaşların tabii ki bir yere yerleşmesi gerekiyor ama bence üniversiteler kapatılmamalıydı. Daha farklı bir çözüm bulunabilirdi. Örneğin o bölgedeki öğrencilere ilişkin daha yerel çözümler bulunarak depremzedelerin daha farklı yerlerde kalmalarına yönelik tedbirler alınabilirdi.

DEPREMZEDELER YURTLARA

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın depremzedelerin Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) yurtlarına yerleştirileceklerini açıklamasının ardından öğrenciler eşyalarını alarak ayrılmaya başladı. Afet bölgesinden barınmaya ihtiyacı olan depremzedeler, bu yurtlara yerleştirilecek.