Paylaş
Bu davayı Aydın Ayaydın adına açan Avukat Ceylan Türkoğlu ile konuştum. İlk davayı açtıklarında Temmuz ayı imiş. Tercihlerin durdurulması için bu başvuruyu yapmışlar. Ancak, mahkemeden ses seda çıkmamış. Milli Eğitim Bakanlığı da yabancı dil sınavı nedeniyle puanları yanlış hesaplanan 718 öğrencinin puanlarını yeniden hesaplamıştı. Ancak, sınava giren 1 milyon 112 bin 604 adayın sıralamaları değiştirilmemişti. Bu durumda da Aydın Ayaydın, Avukatları Burcu Aydın ile Ceylan Türkoğlu, tercihlerin durdurulması için mahkemeye başvurdu. Bu arada tercihler yapıldı, öğrenciler okullara yerleşti, birinci dönemin sonuna gelindi. Ve mahkeme yürütmeyi durdurma kararı aldı.
Başarı sırası yeniden yapılırsa?
Peki ama bundan sonra ne olacak? Öncelikle şunu söyleyeyim, özel okula yerleştirilenler için sorun yok. Çünkü kolejler sıralamaya göre değil, puana göre yerleştirme yapıyorlar. Zaten bu son mahkeme kararını veliler de pek önemsemiyor. Artık olan oldu diye bakanların sayısı az değil. Çünkü, geçen yılkı sınavın kendisi de bir kabustu, yerleştirilmesi de. Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü’ndeki değişiklik orada çalışan ekibin değişmesi soruların şekline yansımış, sınavdan çıkan her öğrenci sudan çıkmış balık gibi olmuş, kafaları karışmış, o güne kadar çalışmaları boşunaymış gibi ruh haline bürünmüştü. Ardından 718 öğrencinin yabancı dil puanlarının yanlış hesaplandığı ortaya çıkınca biraz umutlanmışlardı ama sonra kaderlerine razı olup puanlarına, sıralarına göre okullara kayıtlarını yapmışlardı. Birçok eğitimci ve hukukçu ile konuştum. Bundan sonraki işlem davanın kabulü. Yani yerleştirmede bir öğrenciye bile haksızlık yapıldığına mahkeme karar verirse sorun büyür. Puanlar yeniden hesaplanır ve önceki ve sonraki puanlarda uçurum olursa kaos ortaya çıkabilir. Çünkü, bir üst tercihi yerine alt tercihine yerleştirilmişse aday mağduriyet olduğu için soluğu mahkeme kapısında alabilir. Ama alt tercihi yerine üst tercihine yerleşmişse sorun ortadan kalkmaz o da “kazanılmış hakkım” diyerek bir alt okula gitmek istemez. Bu durumda da Bakanlık sadece üst tercihine giden öğrenciler için okullarda kontenjen açabilir. Buraya kadar da her şey normal. Ama, dönemin ortasındayız. Özellikle yabancı okulun hazırlık sınıfında Almanca eğitim alan bir öğrenci ikinci dönemde bir üst tercihindeki İngilizce ya da Fransızca eğitim yapan okulun hazırlık sınıfına giderse ne olacak? Bir dönem ders görmemiş, ikinci dönem hem yeni bir dil öğrenecek, hem de notlarını toparlayacak. Bu pek de mümkün değil.
Bakanlık zaten bu yürütmeyi durdurma kararına itiraz etti ve hukuki süreci takip edeceğini açıkladı. Bir ay içinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi karar almak zorunda. Bu itiraz da reddedilirse Bakan Nabi Avcı öğrencilerin mağdur edilmeyeceğini, hiç kimsenin isteği dışında okuldan uzaklaştırılmayacağını söyledi. Hatta “kazanılmış hak” kelimelerini de kullandı. Yani sıralamada alt okulu kazananlar için sorun yok, üst okulu kazanlar için de kontenjan nasılsa var.
***
Kolejler 7 yıl içinde 3 kat büyüyecek
Geçtiğimiz haftalarda eğitim araştırmaları konusunda bir uzmanla konuştum. İşi Türkiye’de kolejlerin ve vakıf üniversitelerinin sonraki yıllarda nasıl büyüyeceğini araştırmak. Çok ilginç şeyler paylaştı. Aynı zamanda akademisyen de olan uzman, önümüzdeki 7 yıl içinde kolejlerin 3 kat büyüyeceğini açıkladı. Bunun için de hem yurtdışından, hem de yurtiçinden büyük firmalar, fonlar yatırım peşinde. Öyle böyle değil. Sadece İstanbul, Ankara, İzmir değil, Karadeniz’de, Ege’de birçok ilde yakında onlarca okul açılırsa şaşırmayın.
İşte Türkiye’nin her yerinde büyüme hedefi olan kurumlardan biri de TED. İstanbul’da TED İstanbul 1998’de ilkokulunu açtı. Bu yıl da tüm Türkiye’de 26, İstanbul’da da ikinci okulu TED Rönesans Koleji’ni açıyor. Dünyaya da açılacaklarını söyleyen TED Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, bu yıl içinde İzmir, Denizli, Adana ve Trabzon’da da okul açacaklarını belirterek, “TED ailesinden yetişmiş işadamlarıyla yolumuza devam ediyoruz, onlarla okullarımızın sayısını büyütüyoruz” dedi.
TED Genel Müdürü Sevinç Atabay da, teknoloji ile gelenekseli birleştiren eğitim metodu ile hareket ettiklerini söyledi. Kolejin yapımını üstlenen Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erman Ilıcak ise eğitim sektöründe fark yaratacak hizmetler sunmayı, elde edecekleri geliri de kurdukları vakfa bağışlayarak tekrar eğitime yönlendirmeyi amaçladıklarını açıkladı.
Paylaş