Paylaş
Geçtiğimiz hafta açıklanan, yılın ilk çeyrek büyüme rakamlarına göre, yüzde 11 ile ekonomide rekor bir büyüme yaşandı. Son 6 çeyrektir de Türkiye kesintisiz büyüyor. Buna paralel, kişi başına düşen gelir de 10 bin 360 dolara çıktı. 2010’da ise bu rakam 10 bin 79 dolardı.
Tüketime baktığımızda ise kabaca, bu yılın ilk çeyreğinde hane halkları konut için 44.4 milyar, ulaştırma ve haberleşme için 37.9 milyar; mobilya, ev aletleri için 20.4 milyar ve giyim için de 12.8 milyar lira harcamış.
Buraya kadar her şey güzel. Ekonomimiz büyüyor, zenginleşiyoruz, gelirimiz artıyor. Harcadıkça da refah seviyemiz yükseliyor.
Ne demiştik? Ülkeler geliştikçe, büyüdükçe sigortaya olan ihtiyaç da artar. Maalesef öyle değil, işte. En azından Türkiye’de değil.
Kişi başına düşen sigorta primini söyleyeyim de şaşırın. Toplam, 128 dolar. Yanlış okumadınız... Türkiye’de kişi başına düşen gelir 10 bin 360 dolar ama kişi başına düşen sigorta primi sadece 128 dolar. Bu da gösteriyor ki, kişiler, gelirlerinin yüzde 1,23’ünü sigorta için harcıyor.
Sİngapur’da 2 bİn 557 dolar
Hani göğsümüz kabara kabara, ‘Türkiye ilk çeyrekte en hızlı büyüyen 10 ülke arasında ilk sırada geliyor’ diyoruz ya. Diğer ülkeler sırasıyla; Arjantin, Çin, Estonya, Singapur, Hindistan, Hong Kong, Litvanya, İsrail, Endonezya ve Tayvan.
Ben size, bir de bu ülkelerden birkaçında, kişi başına düşen sigorta primini söyleyeyim. Arjantin’de 198 dolar, Singapur’da 2 bin 557 dolar, İsrail’de bin 365 dolar. Hadi, geçtim bu ülkeleri. Komşumuz olan ve büyük bir ekonomik kriz geçiren Yunanistan’da bile kişi başına düşen sigorta primi 582 dolara yakın. Yine komşularımızdan örnek vermeye devam edeyim. Macaristan’da bu rakam 398 dolar, Hırvatistan’da 401 dolar, Romanya’da 136 dolar, Suudi Arabistan’da 151 dolar. Kişi başına düşen sigorta priminin 6 bin 554 dolar olduğu Hollanda, 6 bin 257 dolar olduğu İsviçre, 4 bin 578 dolar olduğu Fransa, 2 bin 878 dolar olduğu Almanya gibi Avrupa ülkelerine hiç hesaba bile katmıyorum.
Şimdi diyeceksiniz ki, dünyada sigortaya en az harcayan ülke bir biz miyiz? Bizden düşükleri de var, tabi. Fas, Ürdün, Peru, İran, Ukrayna, Kenya, Nijerya gibi.
Gerçekten çok mu zenginiz?
Lafı fazla uzatmaya gerek yok. Hızlı büyüyen ülkelerdeki durum, klişeleşmiş sigorta söylemleri ile örtüşüyor. Yani, ülkeler geliştikçe, zenginleştikçe sigortaya olan ihtiyaç ve harcanan tutar da artıyor.
Biz de ise durum farklı. Büyüyoruz, gelirimiz artıyor ama sigortaya bir türlü para harcamıyoruz. Peki, bu ne anlama geliyor?
Ya açıklanan rakamlar gerçeği yansıtmıyor, sadece kağıt üzerinde kalıyor. Ya da gerçekten çok zenginiz. Evler alıyoruz, arabalar alıyoruz ama korumak için sigortaya ihtiyaç bile duymuyor, “ne olacak canım, bir şey olursa bir tane daha alıveririm” diyoruz.
Paylaş