Paylaş
Bunlardan birincisi, ‘rapor ücreti’, diğeri ise emeklilikle ilgili işlemler. Öyle ki, merkeze gelen 31.9 milyon çağrının yüzde 28’i rapor ücretiyle ilgili sorulardan oluşuyor. Peki, çalışanların en çok merak ettiği rapor ücreti nedir ve kimler bu ücreti alabilir?
Çalışanlar arasında bilinen adıyla rapor parası ya da rapor ücreti, bir başka adıyla da ‘geçici iş göremezlik ödeneği’; çalışanların iş kazası, meslek hastalığı geçirmesi veya sağlık sorunları nedeniyle çalışamaz hale gelmeleri durumunda, uğradıkları gelir kaybını önlemek için SGK tarafından ödenen ücrettir. Rapor parasından çırak ve stajyerler ile ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışanlar da yararlanabiliyor.
RAPOR ÜCRETİNİN ŞARTLARI
Rapor parasından yararlanabilmek için çalışanın sağlık sorununun başladığı dönemde sigortalı olarak çalışıyor ve iş göremezliğin başladığı tarihten önceki bir yıl içinde de en az 90 gün priminin yatırılmış olması gerekiyor. Ödenekten yararlanabilmek için SGK tarafından yetkilendirilen hekim veya sağlık kurulları tarafından istirahat raporu alınmış olması da aranılan kriterlerden.
İşçi ve Bağ-Kur statüsünde çalışan kadınların yararlandığı analık halinde geçici iş göremezlik ödeneği için de, doğumdan sonraki ilk sekiz haftalık, çoğul gebelik halinde de 10 haftalık süreye kadar olan gebelik ve buna bağlı rahatsızlık ve engellilik halleri ‘analık hali’ kabul ediliyor.
Bu kapsamda da sigortalı kadına iş göremezlik süresince geçici iş göremezlik ödeneği veriliyor. Şunu da belirteyim; iş göremezlik ödeneğinde yapılan değişiklikle iş kazası ve meslek hastalığında bir yıl içinde en az 90 gün prim şartı devam ediyor, ancak hastalık ve analık izni nedeniyle ödenecek iş göremezlik ödeneği, çalışanın son 12 aylık dönemdeki ortalama ücreti üzerinden hesaplanıyor. Bunun da nedeni geçmişte yüksek rapor parası alabilmek için son üç aydaki kazançların yüksek gösterilerek, iş göremezlik ödeneğinin suiistimal edilmiş olması.
GÜNLÜK 223 LİRA ÖDENİYOR
Gelelim, çalışanların en çok merak ettiği konu olan rapor ücretine. İş göremezlik durumunda çalışanlara yatarak tedavilerde günlük kazancının yarısı, ayakta tedavilerde ise günlük kazancın üçte ikisi rapor ücreti olarak ödeniyor. Buna göre asgari ücretli bir çalışana, yatarak tedavilerde günlük 168 lira, ayakta tedavilerde de 223 lira ödeniyor. Bu bahsettiğimiz, asgari ücretli çalışanlara ödenen rapor ücreti. Örneğin, aylık kazancınız 15 bin ve günlük kazancınız 500 liraysa; yatarak tedavide günlük 250 lira, ayakta tedavide ise 333 lira rapor ücreti alacaksınız.
Son bir yıl içinde 180 günden az primi olan sigortalılara hastalık ve analık halinde rapor parasına esas olacak günlük ücret, raporun başladığı tarihteki günlük asgari ücretin 2 katını geçemiyor.
Peki, rapor ücretinden yararlanma şartları nelerdir? İş kazası ve meslek hastalığında herhangi bir şart yok; ilk günden itibaren her gün rapor ücreti ödeniyor. Hastalık halinde ise üç günden itibaren ödeme başlıyor ve hastalığın iki günden fazla sürmesi gerekiyor. Analık halinde ise kadın çalışan, doğumda izinli olduğu toplam 16 hafta, çoğul gebelikte ise 18 hafta olmak üzere çalışmadığı her gün için iş göremezlik ödeneği alabiliyor. Örneğin, rahatsızlandınız ve 10 günlük rapor aldınız. Rapor ücreti 8 günlük olarak ödeniyor, çünkü ilk iki gün hesaba katılmıyor. Asgari ücretli çalışansınız ve 10 günlük rapor aldınız; ayakta tedavi olduğunuzda alacağınız rapor ücreti 1.784 lira olacak.
İŞVEREN İŞTEN ÇIKARABİLİR
Rapor konusunda bir iki noktanın da altını çizeyim. İster aile hekimi ister işyeri hekimi olsun; tek bir hekim bir seferde 10 günlük rapor verebilir. Eğer çalışanın sağlık durumu değişmezse hekim bir 10 günlük daha rapor verebilir. Tek hekim yılda en fazla 40 günlük rapor yazabilir, 40 günü aşan raporlarda çalışana iş göremezlik ödemesi yapılmaz. 40 günü aşacak bir sağlık raporu gerekiyorsa bu da ancak SGK heyet raporuyla olur. Heyet raporu altı ay süresince verilebilir.
Çalışanların rapor konusunda merak ettiği önemli bir konu da, işverenin iş sözleşmesini fesh edip edemeyeceği. İş Kanunu’na göre işveren, uzun süren hastalık nedeniyle çalışanın iş sözleşmesini iptal edebilir, yani işten çıkarabilir. Bu durumda altı haftalık süre aşılırsa (hamilelik durumu dışında) işveren iş sözleşmesini feshedebilir.
Paylaş