ASLINDA bu yazıyı çok önce yazacaktım ama Van depremi nedeniyle gündem farklı olduğundan ancak fırsat bulabildim. Bir yer de iyi de oldu... Kim ne söylüyor, olay nasıl gelişiyor, gözlemleme fırsatım oldu.
Konumuz, Bamtur olayı... Malumunuz, zor duruma düşen Bamtur, Kurban Bayramında tüm turlarını iptal etti ve binlerce kişi mağdur oldu. Dikkat ettim de o günden bu güne her kafadan ayrı bir ses çıkıyor. Bamtur, paket tur satın alanların sigorta güvencesinde olduğunu söyleyip, sigorta şirketine başvurmaları gerektiğini öneriyor. Kimileri, sigorta şirketinin, tur şirketi battığında hemen ertesi gün mağdurların parasını ödemesi gerektiğini savunuyor... Bazıları, sigorta sisteminin yetersiz olduğundan dem vuruyor... Bu arada Bamtur mağdurları da sigorta şirketinin iptal edilen tur ücretlerini ödemediğinden yakınıyor. Açıkça söyleyeyim. Paket tur sigortası ve yaratacağı sorunlar hakkında bugüne kadar yazmaktan ellerim yoruldu, söylemekten dilimde tüy bitti. Bu köşede, bu konuyla ilgili kaç yazı yazdım, ben bile hatırlamıyorum. Hepsinde de şu tespitleri yaptı: Sigorta uygulamasını Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın başlattığını ama arkasında durmadığını, takipçisi olmadığını... Tur şirketlerinin bir kısmının maliyetleri artırdığı gerekçesiyle bu sigortayı yaptırmadığını... Vatandaşın, sigortanın varlığından bihaber olduğunu... Hepsini yazdım, söyledim. Yazdığımda da kimi tur şirketleri, beni felaket tellallığı yapmakla suçladı. İşte, gelinen nokta ortada. ERGO SİGORTA DEVREDE Bamtur olayının turizm boyutu beni ilgilendirmiyor. Onu, uzmanları değerlendirsin. Ama sigorta boyutunu ben size anlatayım. Öncelikle şunu belirteyim... Bamtur’un sigortası var ve bu sigortayı yapan da Ergo Sigorta... Ancak Bamtur’un tüm müşterileri sigortalı mı, o tarafı net değil. Daha da önemlisi... Bamtur’un ne sigortası yaptırdığı ve neleri bu sigorta ile teminat altına aldığı da belli değil. Nasıl mı? Anlatayım. 2007 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı kimseye sormadan, uygulanabilirliğini araştırmadan; yasayla, seyahat acentalarına, sattıkları tüm paket turlar için sigorta yaptırma ve sigorta poliçesini de müşteriye verme zorunluluğu getirdi. Ve tur şirketinin, taahhüt ettiği tüm hizmetleri verememesinden tutun da iflasa kadar tüm riskler de sigortanın içine dahil edildi. Sigortalı müşteri, herhangi bir nedenden dolayı mağdur olursa, zararını sigorta şirketinden alacaktı. İşte, zorunlu paket tur sigortası 4 yıl önce böyle uygulamaya girdi. Daha açık şöyle anlatayım: Seyahat acentası uçak dedi ama otobüsle götürdü... 5 yıldızlı otel dedi, üç yıldızlı da konaklattı. Tura çıkmadan tur şirketi iflas etti ya da siz seyahat sırasındayken battı. Acenta, turu iptal etti... Tüm bu saydıklarım ve daha fazlası durumlarda zararı sigorta şirketi karşılayacaktı. İşte, sorun da buradan çıktı. Çünkü bırakın Türkiye’yi, dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir sigortayı yapacak sigorta şirketi bulamazsınız... Hoş dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar ucu açık, sınırsız, belirsiz bir sigorta uygulaması da bulamazsınız. BU HALİYLE SİGORTA UYGULANAMAZ Nitekim, o dönem, sigorta şirketleri bu sigortayı yapamayacaklarını dile getirdiler... Yine de yasa çıktı, uygulamaya kondu. Bugün zorunlu olmasına karşın kimi seyahat acentaları bu sigortayı yaptırmıyor. Sigorta şirketleri de yapmak istemiyor. Yapılsa bile yasadaki gibi sınırsız bir sigorta uygulanamıyor. Bu nedenle; Bamtur’un, ne sigortası yaptırdığı ve nelerin teminat altında olduğu belli değil diyorum. Eğer ki Bamtur, geniş kapsamlı bir sigorta anlaşması yapmışsa... Sigorta şirketi de olası tüm risklere karşı sigorta teminatı vermişse... O zaman tüm mağdurların zararı karşılanır. Ama ortada sınırlı bir sigorta poliçesi varsa, sigorta şirketinin yapacağı bir şey yok. Kimse kusura bakmasın ama böyle garip bir sigorta uygulamasında, tur şirketi iflas eder etmez ertesi gün mağdurların parasının sigortadan ödenmesini kimse beklemesin. Peki, bu sigorta uygulanamaz mı? Elbette uygulanır. Bu da ancak tüm tarafların yani, başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere sigorta sektörü ve Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin (TÜRSAB) bir araya gelip; uygulanabilir bir sigorta üzerinde anlaşması ile olur. Yok, uygulama bu haliyle devam ederse, önümüzdeki dönemlerde daha çok kişi mağdur duruma düşer.