Geçen hafta tatille ilgili yazımda, sıcakta su kaybetmemesi için Sinan’ın peşinden koşup ona nasıl bir şeyler içirtmeye çalıştığımdan bahsetmiştim.
İnsanın beslenme uzmanı ahbabının olması çok iyi. Selahattin Dönmez, hazırladığı bilgilerden küçük bir derleme gönderdi hemen. Bunları sizinle paylaşmak istiyorum, çünkü su içimi, daha doğrusu likit alımı hakkında bazı detaylar önemli. Her gün düzenli olarak, susamayı beklemeden 2 litre kadar, yani 8 su bardağı su içmek gerekiyor. Ancak çocuklar yetişkinlerden farklı; onların günde 10 su bardağı sıvı alması ideal. Bunun 5-6 bardağı su, 2 bardağı gazsız şekersiz içecekler, 2 bardağı da süt, ayran veya taze sıkılmış meyve suyu olursa daha iyi olur. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 5 yaş altındaki çocuk ölümlerinin yaklaşık yüzde 17’sinin sıvı kaybına bağlı hastalıklardan kaynaklandığını rapor ediyor. Vücudun su kaynakları çeşitli: İçilen su, besinlerle, sıvı içeceklerle ve besinlerin vücutta kullanılması sırasında açığa çıkan metabolik su gibi. Besinlerle ve metabolik su ile vücuda alınan sıvı miktarı çok olmadığı için mutlaka sıvı kaynaklı içecekleri tüketmek gerekiyor. American Journal of Clinical Nutrition’da yayınlanan bir makaleye göre, Amerikalılar şekerli içecekleri daha çok tüketiyor ve buna bağlı olarak kilo alıyor, diyabet geliştirme riskiyle yaşıyorlar. Uzmanlar bunun yerine su, taze sıkılmış meyve suları, açık çay, ayran, süt ve şekersiz gazsız içeceklerin tüketilmesini tavsiye ediyor. Evet, özellikle yazları ailece likit alımına dikkat etmek önemli. Benim önerim, akşam yemeğinden sonra dondurma yerine bir sürahi taze hazırlanmış karışık meyve suyu ya da buzlu çay.