Boyun ve dekolte bölgesi cildi hassas bir bakıma ihtiyaç duyar.
Erken yaşlardan itibaren bu bölgeye gereken özen gösterilmelidir. İşte İngiliz güzellik uzmanı Kate Lindgren’den güneşte ve güneş sonrasında dekolte bakımının incelikleri...
aşlanmanın belirtilerinden kurtulmak için yüzünüze ve göz çevrenize aksatmadan bakım yaptırıyor, kremler sürüyorsunuz. Ancak bir kez daha hatırlatmada fayda var; gerçek yaşlanma boyun ve ellerde kendini gösteriyor. Siz de her yaşta "dekoltem olmadan asla" diyenlerdenseniz, o zaman en çok güneş sırasında ve güneş sonrasında özellikle dekolte bölgenize dikkat etmelisiniz.
Boyun ve dekolte bölgesindeki cildimiz alt dokusu olmayan, ince bir deri ile kaplı. Kas dokusu olmayan göğsün ağırlığı da işte bu bölgedeki ince deriden yardım alıyor. Bu yüzden ağır işçi konumundaki boyun ve dekolte bölgesi cildi hassas bir bakıma ihtiyaç duyuyor. Eğer erken yaşlardan itibaren bu bölgeye gereken özen gösterilmezse, ilerleyen yaşla birlikte vücut diriliğini ve doğal elastikiyetini kaybetmeye başladığı zaman, boyun ve dekolte bölgesi için geç kalınmış demektir.
Orgavital’in İngiliz güzellik uzmanı Kate Lindgren, güneşte ve güneş sonrasında dekolte bakımının inceliklerini anlattı.
Göğüs bölgesini sık sık nemlendirin
1. Güneşe çıkmadan koruyucu ürün kullanın.
2. Üstsüz güneşlenmeyin.
3. Özel boyun dekolte kremleri ile düzenli bir bakım yapın. Bu kremleri duş veya banyodan sonra yıpranmış kısımlara dairesel hafif hareketlerle sürün.
4. Göğüs kreminizi çenenize kadar sürün. Özellikle havyarlı kremlerin gerginleştirici etkisi göğüs bölgesi için idealdir.
5. Gece kremleriyle de bu bölgenin bakımını sağlayabilirsiniz.
6. Göğsünüzde küçük sivilceler oluşmuşsa, o bölgeye bakım maskesi uygulayın.
7. Göğüs bölgesini sık sık nemlendirmeyi ihmal etmeyin.
8. Sütyen alırken sıkı olmamasına dikkat edin ve alttan destekli olanları tercih edin.
9. Çok sıcak su ile duş almayın.
10. Her banyodan sonra soğuk su ile masaj yapın.
11. Doğru sütyen kullanın.
12. Sütyensiz spor yapmayın.
13. Sert peeling uygulamalarından kaçının.
14. Hassas bir cilde sahipseniz yeşil çay içeren ürünler kullanın.
15. Yastıksız ya da ince bir yastıkla uyuyun.
16. Bu bölgede ince kılcal damarlar beliriyorsa, sert masajlar yapmaktan kaçının.
17. Sürekli yüz üstü yatmayın.
18. Çok sık kilo alıp vermeyin. Düzensiz bir şekilde kilo alıp vermek, bir süre sonra göğüslerde elastikiyet kaybına yol açar. Ayrıca çatlaklar oluşur.
19. Düzenli olarak nemlendirici bir krem ile masaj yapın.
20. Günde yarım saat boyun, omuz ve kolları çalıştırıcı egzersizleri ihmal etmeyin.
21. Sigara vücudun hücre yenilenmesini olumsuz etkiler ve göğüsler de bundan nasibini alır.
22. Göğüslere düzenli olarak peeling uygulaması yapın. Bu, dekolteyi canlı görünüme kavuşturur.
Göğüs masajı nasıl yapılmalı
Göğüsleri geliştiren ve güzelleştiren masaj bölgeleri göğüs, boyun ve omuzlardır. Boyna yani nefes borusu civarına yapılan masaj, troid bezlerinin çalışmasını ve troid salgısını etkileyerek göğüsleri geliştirir. Göğsünüze masaj yapmak için avuç içlerinizi göğsünüzün üstüne koyup sağ elinizi saat yönünde, sol elinizi de tam ters yönde çevirerek göğüslerinizi ovun. Göğüslerinizi güçlendirecek bir başka hareket de elinize bir havlu alıp çamaşır sıkar gibi bükmenizdir. Bu hareketi ilk gün 20 defa tekrarlayın. Daha sonra hergün 10’ar 10’ar artırarak 100’e kadar çıkarın. Özellikle göğüslerinize yaptığınız masajı sık sık uygulayın. Hatta bu masajı göğüs güzelliği için özel olarak satılan jeller ve kremlerle yaparsanız kısa zamanda istediğiniz güzel göğüslere kavuşursunuz.
Yazın en moda ikilisi: Terrakotta üstü turuncu
az bronzluğunu başka hiçbir renk onlar kadar vurgulamıyor. Özellikle renkli gözlülerin tercih edeceği ikili, ciltte sağlıklı bir parlaklık da sağlıyor. Makyaj sanatının ustalarından kadınlara yaz aylarında mükemmel görünmelerini sağlayan küçük bir dipnot; göz kapaklarını kazayaklarına kadar terrakotta ile boyayın. Kaşların altında ise turuncu renkleri tercih edin. Böylelikle gözlere aydınlık kazandırmış olacaksınız. Koyu bir bej tonuyla da gözkapağının ucunu ince bir çizgiyle belirginleştirin.
Şimdi sıra kirpiklerde... Gözünüzün altına bronz bir farla kontür çekin. Kirpikleri ise kahve ya da siyah bir maskarayla ortaya çıkarın. Elmacık kemiklerinin böyle bir makyajda fazla renge ihtiyacı yok. Dolayısıyla krem farla bir miktar renklendirmeniz ve dudaklarınızda da sadece parlatıcı kullanmanız yeterli olacaktır.
Lisa Hoffman’dan vücut serisi
Belki soyadı tanıdık gelmiştir size; o ünlü aktör Dustin Hoffman’ın eşi. Geçtiğimiz Aralık ayında kendi adıyla Amerika’da piyasaya çıkardığı cilt bakımı serisinin tanıtımı için geçtiğimiz hafta Türkiye’deydi. Aktör eşi Dustin Hoffman’la birlikte yaptığı yoğun seyahatlar sırasında bavullarda fazla yer kaplayan cilt ve banyo ürünlerinin verdiği ilhamla yarattığı ürünlerle kadınlara pratiklik sağladığı kadar yüksek teknolojiyi de sunuyor.
Bundan yedi yıl önce rüyasında gördüğü seyahat boyu cilt bakım ürünleri, Harvey Nichols mağazalarında satılıyor. Lisa Hoffman Night & Day 24 Hour Skincare ürünlerinin en önemli özelliği ampüllerde sunulan pratik kullanımı. Hoffman, "Bu seriyi yaşam tarzımın bir parçası olan seyahatler için tasarladım. Benim için cilt bakımı ve banyo; hızlı ve etkili temizlik anlamına geliyor. Üstelik tek kullanımlık paketlerde kadınlara adım adım cilt bakımının da incelikleri gösteriliyor" diyor.
Beyaz dişler özgüveni artırıyor mu
Beyaz ve düzgün dişlere sahip olmak, kişinin yüz ifadesini değiştirmesinin yanı sıra kendine güvenini de artırıyor. Daha rahat gülmesini sağlıyor. Ancak diş beyazlatma işleminden sonra, dişleri korumak amacıyla bazı kurallara uymakta yarar var.
Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Dişhekimi Dr. Oğuzhan Özdemir, kimyasal ajanlar kullanılarak yaklaşık 1-1,5 saat süren beyazlatma işleminden sonra getirdikleri 4 yasağı şöyle sıralıyor: "Çok sert, yapışkan tatlı ve çikolata yemeyin. Çok asitli içeceklerden kaçının. Vişne suyu ve kırmızı şarap gibi boyar madde içeren gıdaları az tüketin. Sigara ve puro kullanmayın."
Özdemir, beyazlatmadan sonra kurallara uyulmaması halinde diş rengindeki geri dönüş süresinin kısaldığını söylüyor.
Gümüş yerine porselen
Diş estetiğinde diş beyazlatmanın yanı sıra artık eskiden yapılan ve amalgam denilen gri renkteki gümüş dolgular da çıkarılıyor. Bu dolguların yerine porselen dolgular yapılıyor. Dişlerin beyazlık derecesi ise kişiden kişiye değişiyor. Beyaz diş talebinde bulunanların sosyal konumları, yaşları ve yaptıkları işe göre beyazlık istediklerini belirten Oğuzhan Özdemir, "Çok beyaz diş isteyen de var, kendi diş dokusuna uygun ve kaybettiği renge uygun beyazlık isteyen de... Bazıları da kendi tonlarından 2-3 ton daha açık renkte diş isteyebiliyor" diyor.