Paylaş
AZINLIK. Osmanlı’nın mirası olan Türklerin yaşadığı Batı Trakya bölgesi, tarım ve hayvancılık ağırlıklı olduğu için krizi nisbeten geç hissetti. Sonra Atina’yı, Selanik’i vuran kriz özellikle inşaat sektöründe işsizlikle yüzünü göstermeye başladı bölgede.
Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç’a göre, “Artan katma değer vergileri, geçmişe dönük vergi tahsilatı gibi uygulamaların yanı sıra önceden ücretsiz sağlanan birçok hizmetin iptal edilmesi ya da ücretlendirilmesi bölgede yaşayan herkesi çok zor durumda bıraktı.”
BATI TRAKYA. Yunanistan’da 2011 itibariyle eyalet sistemine geçilmiş durumda. Batı Trakya bölgesi Doğu Makedonya ve Trakya Eyaleti diye adlandırıldı. Eyalet Başkan Yardımcısı İrfan Uzun, bölgede geliştirdikleri projelerle kalkınmaya katkı sağlamaya çalıştıklarını anlatıyor.
İnşaat sektörünün dışında tütüncülük bölge halkının geçiminde önemli bir kalemi oluşturuyor. Ancak değişen şartlar, tarımda alternatif üretim arayışlarını gündeme getiriyor. Fidancılığın yanı sıra gül yetiştiriciliği düşünülen projeler arasında yer alıyor. Bu nedenle mart ayında Yunanistan’dan bir grup Isparta’ya gelerek gülcülük için fikir alacak.
TİCARET. Türkiye, Batı Trakya’nın en önemli ticaret ortaklarından biri haline gelmiş durumda. Geçen yıl, Türkiye’nin buradan canlı hayvan alımı 13 milyon euro’yu bulmuş. Dedeağaç merkezli Trakya Ekonomik Forumu adlı bir Yunan sivil toplum kuruluşu bölgede serbest ticaret bölgeleri oluşturulması için çalışmalar yapıyor. Nitekim geçen ay Çorlu Serbest Ticaret bölgesine incelemeye gelen Yunan girişimciler bu konuyu ciddi bir şekilde tartışıyor.
Doğu Makedonya ve Trakya Eyaleti Meclis Üyesi Ercan Hüseyin teşviklerle Türk işadamları için bölgenin cazip hale getirilebileceği görüşünde.
TURİZM. Batı Trakya’nın önemli gelir kaynaklarından. Son dönemde Türkiye’den gelen turist sayısında belirgin bir artış olmuş. Gümülcine, İskeçe, Kavala, Selanik, Osmanlı’dan kalma eserleriyle ilgi çeken mekanların başında geliyor.
Türkiyeli kıdemli devlet memurları ve aileleri, bir süredir yeşil pasaportları sayesinde vizesiz Yunanistan’a gidebiliyor. Lacivert pasaportluların ise Schengen vizesi alması gerekiyor. Her ne kadar Yunan yetkililer, vizede zorluk çıkarılmadığını söylese de Schengen’deki standart prosedür uygulanıyor burada da.
VİZE. Ercan Hüseyin, Rodop eyalet meclisi çevrelerinde 4-5 güne kadar Türkiyeliler için vizesiz Yunanistan ziyaretine izin verilmesini tartıştıklarını, genç Yunanlı temsilcilerin de bunu desteklediğini, Atina’ya bu yönde baskı yaptıklarını söylüyor.
Öneri ve niyet iyi. Ancak Avrupa’da serbest dolaşım sağlamak için getirilen Schengen, kaçak göçü durdurmaya yönelik bir girişime dönüştüğünden ve Yunanistan da bu grubun üyesi olduğu için şimdilik zor bir hayal gibi.
Soydaşın vizesiz Yunanistan, lacivert pasaportlu Türklerin vizesiz Avrupa hayalinin gerçek olması için yeşil pasaportlu yetkililerin Brüksel’e daha çok bastırması gerekiyor.
Azınlık basını SOS veriyor
BATI Trakya’daki azınlık medyası da krizden nasibini fena şekilde almış durumda. Gümülcine’den yayın yapan Radyo City’den Halit Halil İbrahim, 1992’de kurulan radyoyu artık yaşatamaz duruma geldiklerini aktarıyor. Böyle giderse bir yıl içinde Türk azınlığına ait dergi ve gazetelerin hayatta kalamayacağını savunan Halit Bey, Türkiye’den Yunanistan ile iş yapan şirketlerin reklam vererek azınlık medyasına destek çıkabileceğini söylüyor.
Paylaş