Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Öldürmeyen yardım

HAFTANIN ülkesi. Şüphesiz korku filmi gibi bir haftayı geride bırakan ABD’deydi.

Haberin Devamı

Boston Maratonu’na düzenlenen saldırıda 3 kişinin ölmesi ve onlarca kişinin yaralanması. ABD Başkanı Barack Obama’ya yollanan zehirli mektup. Teksas Waco’da bir gübre fabrikasının havaya uçması.
Ve Boston’da iki saldırganın yakalanması için düzenlenen yüz binlerin ev hapsinde tutulduğu müthiş operasyon.
İnanın, Hollywood istese daha iyisini yazamazdı.

*

HAFTANIN teknolojisi. Boston’daki kovalamacada Çeçen kardeşlerden Tamerlan Tsarnayev’in (26) öldürülmesinin ardından ABD güvenlik birimleri, 19 yaşındaki firari Cevher’i yakalayabilmek için öldüren, öldürmeyen ne teknoloji varsa hepsini sahaya sürdü.
Önce güvenlik kameraları ve maraton seyircilerinin cihazlarındaki görüntüler sayesinde bombacıların kim olduğu belirlendi.
Cevher’in Watertown’da üstü branda ile örtülü bir teknenin içinde gizleniyor olabileceği ihbarı geldiğinde hava kararmaya başlamıştı. Güvenlik helikopterleri havalandı. Isıya duyarlı termal kameralar ve gece görüş cihazları devreye sokuldu. Şüphe doğruydu.
Bu kez uzaktan kumandalı bir robottaydı sıra. Mekanik kol brandayı kaldırdı. İşte şüpheli oradaydı.

*

Haberin Devamı

HAFTANIN meydan okuması. Dünya ABD’deki dehşet haftasına kilitlenmişken, Suriye’de yine bombalar patladı, Halep’te, Lübnan sınırında çatışmalar yaşandı, onlarca kişi öldü, bir o kadar kişi yaralandı, daha fazlası Türkiye, Ürdün gibi ülkelere sığınmaya çalıştı.
Devlet Başkanı Beşar Esad, verdiği röportajda “Zaferden başka seçenek yok” diye meydan okudu bir kez daha.
Sonra da devam etti; “Batı, Afganistan’ın ilk döneminde El Kaide’ye destek olduğu için ağır bedel ödedi. Şimdi aynısı Suriye, Libya ve diğer yerlerde oluyor, Avrupa ve ABD’nin kalbinde ağır bedeller ödeyecekler.”

*

HAFTANIN vaadi. Taahhüt ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’den, Suriye muhalefetine geldi. İstanbul’da yapılan Suriye Dostları toplantısı çerçevesinde Kerry, ABD’nin Suriye muhalefetine yardımını 123 milyon dolar daha arttırarak 250 milyon dolara çıkaracağını açıkladı.
ABD de bu teçhizatların El Kaide’ye yakın El Nursa gibi radikallerin eline düşmesinden endişe duyduğu için Özgür Suriye Ordusu’nun askeri kanadı aracılığıyla bu yardımın kanalize edileceği vurgulandı.
Ayrıntı verilmedi, ama ABD medyasına göre bunlar kızılötesi gece görüş cihazı, çelik yelek, zırhlı araç gibi ‘ölümcül olmayan’ yardımlar şeklinde olacak. Kerry’ye göre bu yeni açılım, “Esad’ın hesaplarını alt üst edebilir”.
Doğrudur Boston’da kullanılan tipte teçhizatlar, her ne kadar savunma amaçlı olsa da Esad rejimi karşısında muhaliflerin saldırı kabiliyetini de güçlendirme kapasitesine sahiptir. Böyle olunca önümüzdeki günlerde karşılıklı şiddetin tırmanması ve ölüm sayacının daha hızlı çalışması şaşırtıcı olmayacaktır.

Haberin Devamı

Ve haftanın umudu

İstanbul toplantısında şahsen hem umutlandığım, hem de umutsuzluğa kapıldığım nokta ise siyasi çözüm için 30 Haziran 2012 tarihli Cenevre bildirisine gönderme yapılmasıydı.
Bu deklarasyon ne öngörüyordu? Suriye’de ateşkes ilan edilecek, geçiş hükümeti kurulacak, genel ve başkanlık seçimlerine gidilecekti.
O dönemde pazarlığı yapılan planda uzlaşmaya varılamamıştı. Şimdi de durum pek farklı değil aslında. Esad, yurtdışındaki muhalifleri ‘vatan haini’ sayıyor, aynı masaya oturmayı reddediyor. Benzer bir tutum da Suriye muhalefetinde hâkim.
ABD Dışişleri Bakanı Kerry, bugün Brüksel’de başlayan NATO toplantısı için gittiği Brüksel’de Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile de bir araya gelecek. Moskova, Esad’ın barış sürecinden dışlanmamasını ve Cenevre şartları çerçevesinde çözüme dâhil edilmesini istiyordu.
Tarafların tüm çekincelerine rağmen Cenevre çizgisine dönülmesi yine de bir fırsattır. Ama bu vesileyi değerlendirecek yeterli istek var mıdır? İşte asıl mesele de budur.

Yazarın Tüm Yazıları