Paylaş
Sonra internet ve akıllı telefon çağı gelip çattı.
Gazetesini kapatsan, kitabını yaksan, olmadı hapse tıksan da homo sapiens (modern insan), homo dijitalis’e doğru evrim geçirmişti bir kere.
Söz sırası artık dijital parmaklardaydı.
Twitter ve Facebook’tan örgütlenen insan hakları aktivistleri, gençler, kadınlar, Kıptiler, sıradan halk omuz omuza Tahrir’e çıktılar.
Müslüman Kardeşler ise meydana en son çıkan gruplardan biriydi. Batı’yı pek ürkütmemek için dalgalanmayı bir süre uzaktan izlediler. Ta ki 30 yıllık diktatör Mübarek’in gidici olduğunu anlayana kadar.
Sonra ‘Firavun’ devrildi, asker geldi ama esen de devrim havasıydı. Ve yılların bastırılmış Müslüman Kardeşleri nihayet sahnedeydi. Herkese ekmek, herkese eşitlik, herkese özgürlüktü vaat ettikleri.
* * *
MUHAMMED Mursi, Müslüman Kardeşlerin seçmen tabanından daha fazla bir destek alarak yüzde 52 gibi bir oranla Cumhurbaşkanı seçildi. Bir kısmı emanet oyla da olsa artık Mısır’ın ilk demokratik seçilmiş lideriydi.
Şunu da hatırlamada fayda var. Mursi, Müslüman Kardeşlerin esas cumhurbaşkanı adayı değildi. İhvan Hareketi’nin bir numaralı siyasi ismi Hayrat Şatır’a cumhurbaşkanlığı yolu kapatıldığı için Mursi aday olmuştu.
Dünya, yine de Mısır’daki demokratik geçiş sürecini alkışlıyordu. Mursi, İsrail’in geçen kasım ayında Gazze’ye askeri müdahalesini bitiren arabuluculuğuyla da Washington’ın gözüne girmişti. Öte yandan yıllarca iktidara susamış olan İhvan, kendi gündemine döndü.
+++
MISIR Anayasa Mahkemesi, geçen yıl genel seçimde usulsüzlük olduğu gerekçesiyle milletvekillerinin üçte birinin adaylığını iptal edince Halk Meclisi fiilen feshedilmiş oldu.
Mursi, yoluna Müslüman Kardeşler ve aşırı dinci Selefist grupların çoğunlukta olduğu Şura Meclisi ve yargıyı by-pass eden kararnamelerle devam etmeyi denedi.
Şeriat dozu arttırılmış bir anayasa hazırlandı. Bu arada Muhammed Mursi’nin yeni anayasaya uyarınca Nisan sonunda genel seçimlere gitme planı da yargıya takıldı.
Ekonomik veriler zaten tepe taklaktı. Turizm gelirleri düşmüş, enflasyon yükselmiş, işsizlik almış başını gidiyordu. Mursi, henüz geleli bir yıl olmuştu ama, toplum da iyice gerilmişti.
* * *
SLOGANI ‘Yeter’ olan Değişim için Mısır Hareketi, bu kez “Temerrüd” (İsyan) isimli bir eylem başlattı.
Temerrüd’e göre 22 milyon kişi Mursi’yi istifaya ve erken seçimlere çağıran dilekçeye adıyla, sanıyla, vatandaşlık numarasıyla destek verdi. Müslüman Kardeşlere göre ise bu sayı sadece 170 bindi.
Sokak kaynamaya başlamıştı ki, yine ordu çıktı piyasaya.
3 Temmuz akşamı Genelkurmay Başkanı General Abdülfettah El Sisi, arkasına Temerrüd temsilcileri, Müslüman ve Hıristiyan dini liderler ile birlikte Mursi karşıtı siyasi liderleri de alarak yönetime el konduğunu açıkladı. Darbe yaptı.
Oyumuzu geri verin
ŞİMDİ Kahire’nin Tahrir Meydanı’nda Mursi’ye karşı ayaklananlar, bunun darbe olmadığını, askerin demokratik taleplere destek vermesi olduğunu savunuyor.
Öte yanda Adeviye Meydanı’nda toplanan Müslüman Kardeşler taraftarları, “Oyumuz çalındı. Mursi görevine iade” diye feryat ediyor.
Ülke, demokrasinin tahammül edebileceği bir kutuplaşma yaşarken, bir anda kendini kanın aktığı, şiddetin konuştuğu anti demokratik bir ayrışmanın içinde buldu.
Mısır, bu gerginliği ancak en kısa sürede demokratik sürece geri dönerek aşabilir. Ancak bu Batı’da sevilen, ama Mısır’da aynı desteği bulamayan eski Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed El Baradey’i (71) geçici başbakan ilan etmekle olmaz. Zira Mısır’ın şimdi her zamankinden daha fazla uzlaştırıcı hamlelere ve kapsayıcı isimlere ihtiyacı var.
Paylaş