Acilen yasaklanması gereken şeyler

Bir. ’Keyif alıyorum’ ya da ’keyifli’ demek yasaklansın. ’Doğum günü çok keyifliydi’, ’onunla olmaktan çok keyif alıyorum’ ya da ’stüdyo çalışmalarım çok keyifli geçiyor’ gibi cümleler kurulmasın.

Daha güzel bir sürü kelime var. Böyle cümleler, keyifli kelimesinin gazabına uğrayıp, yapmacık bir sırıtmayla tonlanıyor. Bu ton, karşı tarafta herhangi bir duygu sinirine dokunmadan geçip gidiyor. Benimse sinirime dokunuyor. Olayın sahiden güzel olup olmadığına dair, bir ipucumuz bile olmuyor. Çünkü keyifli politik bir kelime. Keyif almak da politik. Yani ’sana gerçek hislerimi açamam’ın pozitif bir üslupla söylenişi. ’Keyfimizi kaçırdı’, ’keyfime diyecek yok’ gibi kullanımlar devam edebilir. Negatif bir eylemle, kendine geliyor biraz kelime.

İki. Erkeklerin giydiği sivri, uzun uçlu ayakkabılar yasaklansın. Evinde bunlardan olanlar, çöpe atsınlar ve yenileri üretilmesin. Bunun fallik bir karşılığı olduğu belli, çünkü çok rağbet görüyor, fakat olmaz. Genellikle altları kösele. Çizme şeklinde olanları da var. Bazıları sivrileşmekten biraz yukarı doğru meyletmiş. Gördüğüm en çirkin şeylerden biri. Seven, beğenen, ’keyif alan’ kadın var mıdır bilmiyorum. Ayak parmaklarıyla, bu ayakkabının ucu arasında kilometreler var gibi. Ne güzel ayakkabılar var ucunun sivrisi o kadar uzun olmayan...onlarla bedava değiştirilsin bunlar. Çevre düzenlemesi olur bir anda.

Üç. Benim adıma Facebook’ta sayfa açmak yasaklansın. BEN FACEBOOK’TA YOKUM VE HİÇ OLMADIM, OLMAYI DA DÜŞÜNMÜYORUM. Sürekli davet maili almaktan, bıktım usandım. Bu insanlar kendilerindeki güzelliği, farklılığı ve zenginliği keşfedip, ona yönelsinler. Dünyayla kendilerini paylaşsınlar. Beni napıcaklar? Ben bir yolunu bulur, elimden geldiğince yayınımı yaparım. Çok güzel bir sitem olacak. Sabır. Azıcık daha. Bu arada ’Nil Karaibrahimgil yüzünden hayattan tam randıman alamayanlar’ diye grup varmış. O kalsın. Çok hoşuma gitti. ’Keyif verdi’.

Dört. Dans etmekten korkmak yasaklansın. Türkler’in dans etmediği ve edemediği biliniyor ama dans serbest bırakılsın. Kötü dans etmek kutsansın. Kurtuluş böyle sağlanacak. Mesela ben, kasları gevşetip savurmak üzerine yoğunlaşıyorum, oluyor. En azından bu desteklensin. Erkekler! ’Sivri uçlu ayakkabı karizmayi çizer, ama dans asla’. Bu milletin gergin olmasını da, yeterince dans etmemesine bağlıyorum. Her güne bir figür diye bir oyun oynansın. Bakın hayat nasıl güzel olucak.

Bunlar, küçük ama mühim adımlar. Hazırsanız, başlayalım.

Son ki üç dört!
Yazarın Tüm Yazıları