Paylaş
Aslında bir derleme; aşağıda okuyacaklarınız… CHP ve AKP’nin Büyükşehir adayları, hemen her gün başka bir yerde nutuk atıyor. Doğal tabii; geri sayım başladı çünkü. Konular farklı, zaman farklı, mekân farklı, gündem ve söylem farklı elbette… Kelimesine dokunmadan, aslına sadık kalarak, “anlamlı-anlamsız, ilgili–ilgisiz, uyar-uymaz telâşı taşımadan, kopuk kopuk cümleleri birbirine bağlasam”, ortaya nasıl bir resim çıkar ? “diye merak ettim. Fena da olmadı hani… İlerleyen günlerde, belki başka “ikizlemeler” de deneriz. Zira, “dedim–dedi siyaseti”nin diyaloglar dizisi, çoktan bir “âşık atışması”na dönmüş de haberimiz yok. İlk cümleler Aziz Bey’e, ikinciler Binali Bey’e ait. Tadını çıkartmak için, parantez içindeki “yakıştırmaları” da ben ekledim. Hepimiz, (ben dahil) kendimize göre haklı gibiyiz. İşin hoş tarafı, cümleler birbirini tamamlıyor mu, yadsıyor mu, pek belli değil. Bazen soru-cevap gibi, bazen ironi, bazen trajedi kokuyor. Bazen tek tek doğru, bazen çift çift… Bazen tek tek yanlış, bazen çift çift… Bazen aynı yönde, bazen taban tabana zıt… Güler misin, ağlar mısın ? İşin çok zor İzmirli…
Bu seçim, mazlumların seçimidir.
(Kesinlikle doğru) Kadifekale’ye, Onur mahallesine gidin. Gerçek İzmir’i görün…
İzmirli’ye nasıl baktığın ve ne dediğin önemli.
(Özellikle) Bunun İzmirliler tarafından sorgulanması gerek.
İzmir dendiği zaman ayağa kalkacaksınız.
(Çünkü…) Yağmur yağınca herkes nereyi su basacak diye korkuyor.
Kentimizi geleceğe hazırlıyoruz.
(Sanki) İzmirli hemşehrilerimiz bunun doğru olmadığını biliyor.
Milletin malına el uzatmayacaksın.
(Bu sebeple) 5 yılınıza karar vermeden önce lütfen 5 dakika düşünün.
Sistem, manipülasyon üzerine kurulmaz.
(Kesinlikle…) İzmirliler artık korku siyasetine müsaade etmeyecek.
İzmir’in trafik problemi var.
(Bu itirafa şapka çıkartırım) Biz bir tek hizmetten anlarız.
Devlette hesap kitap yok mu?
(Emin değilim…) İzmir Türkiye’ye ticareti öğreten şehir.
Biz bunlara hesap sormak zorundayız.
(Karanlıkta zor…) Akşam güneş batınca şehirde aydınlatma görünmüyor.
Kime oy verirseniz verin, namuslu insanlara oy verin
(Ne desem ?) Daha iyi bir gelecek için daha iyi bir hayat için buradayız.
Rekabetin “Pir Sultan Abdal” halleri…
Allah Allah desem gelsem / Hakk’ın divanına dursam / Ben bir yanıl alma olsam / Dalında bitsem ne dersin ? Sen bir yanıl alma olsan / Dalımda bitmeye gelsen / Ben bir gümüş çövmen olsam / Çeksem indirsem ne dersin ? Sen bir gümüş çövmen olsan / Çekip indirmeye gelsen / Ben bir avuç darı olsam / Yere saçılsam ne dersin ? / Sen bir avuç darı olsan / Yere saçılmaya gelsen / Ben bir güzel keklik olsam / Bir bir toplasam ne dersin ? / Sen bir güzel keklik olsan / Bir bir toplamaya gelsen/ Ben bir yavru şahan olsam / Kapsam kaldırsam ne dersin ? / Sen bir yavru şahan olsan / Kapıp kaldırmaya gelsen / Ben bir sulu sepken olsam / Kanadın kırsam ne dersin ? / Sen bir sulu sepken olsan / Kanadım kırmaya gelsen / Ben bir deli poyraz olsam / Tepsem dağıtsam ne dersin ? / Sen bir deli poyraz olsan / Tepip dağıtmaya gelsen / Ben bir ulu hasta olsam / Yoluna yatsam ne dersin ? / Sen bir ulu hasta olsan / Yoluma yatmaya gelsen / Ben de bir Azrail olsam / Canını alsam ne dersin ? / Sen de bir Azrail olsan / Canımı almaya gelsen / Ben bir Cennetlik kul olsam / Cennet’e girsem ne dersin ? / Sen bir Cennetlik kul olsan / Cennet’e girmeye gelsen / Pir Sultan üstadın bulsan / Bilece girsek ne dersin ? (Özellikle, Ruhi SU’dan dinlemenizi öneririm. http://www.youtube.com/watch?v=7JZUi3P5CzA)
Paylaş