Vazgeçmeyen kahramanlardan: Özdemir Bayraktar

1967 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’ne girdiği andan itibaren milli sanayi için çalışan Özdemir Bayraktar, son 20 yılını Türk insanının isterse neler yapabileceğini göstererek geçirdi. Yalnızca Türk Savunma Sanayii’nin ihtiyacı olan insansız hava araçlarının fikir babası olarak bir şirketi değil, Selçuk, Haluk ve Ahmet gibi evlatları ile geleceği de inşa etti.

DÜNYA ONDAN SÖZ ETTİ

Özellikle 15 Temmuz sonrası belirginleşen milli savunma sanayii konusunda tüm dünyada adından söz ettirdi.

Türkiye içinde, sınır ötesinde terörle mücadelede etkinlik sağlanıyorsa, Türkiye’nin Libya operasyonundaki başarısından söz edilebiliyorsa, Azerbaycan toprağı olan Karabağ, Ermenistan işgalinden kurtulduysa Türk savunma sanayiinin ve özellikle Bayraktar grubunun rolü tartışılmaz önemdedir.

Bugün, Ortadoğu’da, Türk Cumhuriyetleri’nde, Akdeniz’de, Ege’de emperyalist Batılı ülkelerin oyunları bozuluyorsa Özdemir Bayraktar’ın ve evlatlarının vizyonu hayati öneme sahiptir.

ÖNCÜLÜK ETTİ

Bugün yabancı istihbarat örgütlerinin, yabancı basının, başta Bayraktar grubu, Türk savunma sanayiini hedef alması boşuna değil. Türkiye, bölgesinde “oyun bozucu” bir bölgesel aktör olmuşsa bu hep 20 yıllık geceli gündüzlü çalışmanın sonucudur.

Özdemir Bayraktar, Türk Silahlı Kuvvetleri için geliştirilen ilk insansız hava aracı olan Bayraktar Mini İHA için Ar-Ge çalışmalarının yapıldığı 2005-2009 yılları arasında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde askerler ile birlikte gerçekleştirilen çalışmalara öncülük etti. Bayraktar TB2 ve Bayraktar AKINCI TİHA’nın özgün tasarımlarını da gerçekleştirdi.

FETÖ’NÜN SALDIRISINA UĞRADI

Fetulahçı Terör Örgütü’nün kumpas operasyonlarında tutuklanan subaylar linç edilirken, herkesin kapıları kapattığı o karanlık dönemlerde, duruşundan hiç taviz vermeden onları cezaevinde ziyaret edecek kadar şahsiyet sahibi bir insandı.

Elbette asıl önemli değişimi; yıllardır içimize işlenmiş olan “Bizden bir şey olmaz, biz yapamayız” düşüncesini yok etmiş olmasıyla başardı.

20 yıl içinde, Amerika başta olmak üzere emperyalist ülkelerin taşeronluğunu yapan Fetullahçı Terör Örgütü’nün saldırılarına uğradı.

Ailece operasyonlara maruz kaldılar.

Ama Özdemir Bayraktar ve oğulları hiç vazgeçmediler: İnsansız Hava Araçları’nı, Silahlı İnsansız Hava Araçları’nı, Taaruzi İnsansız Hava Araçları’nı ürettiler.

DIŞARIDAN İÇERİDEN HEDEF OLDU

Yalnızca yabancı kaynaklı değil, içimizdeki hainler hâlâ Bayraktar grubuna saldırıyorsa arkasında uşaklık yaptıkları emperyalist ülkeler olduğu içindir.

Özdemir Bayraktar ve ailesi başardıkları ile yalnız bugünü şekillendirmedi, geçmişin intikamını da aldı.

İlk uçağı üreten ama içimizden yediği darbelerle yıkılan Vecihi Hürkuş’un, ilk uçak bombalarını üreten Şakir Zümre’nin, uçak fabrikası kuran Nuri Demirağ’ın, yerli tabanca ve silah üreten Nuri Killigil’in, Devrim otomobilini üreten mühendislerin ruhlarını şad etti.

Her biri içeriden ve dışarıdan yaşadığı engellemelerle milli sanayi geçmişimizin hazin sayfalarında isimleri yer alan bu kahramanların hikâyeleri Özdemir Bayraktar’ın başardıklarıyla değişti.

Bugün yüzde 20’lerde olan Türk Savunma Sanayii’nin kendisine yeterlilik oranı yüzde 70’i geçmişse, hazin hikâyeleri ile hatırladığımız bu öncü isimlerin açtığı yolda vazgeçmeden çalışan Özdemir Bayraktar, oğulları ve beraber emek verdikleri genç Türk mühendisleri sayesindedir.

Çünkü gelecek yalnızca hedefleri olanlarındır ve ancak vazgeçmeyenler kahraman kazanır...