Paylaş
Yazımda, “...Bizzat yaşadığım olayları da birleştirince; ‘İyi’ olan sadece bu partinin ismi.
‘Kötü’, hakaret ve küfrü yöntem olarak kullanan şahsiyetlerini, ‘Çirkin’ ise bir şehit yakınına küfredecek kadar çürümüş sözlerini ve yüzlerini tarif ediyor” demiştim.
Hatta, yazımın sonunda İP Genel Başkanı Meral Akşener’e şu soruyu yöneltmiştim: “Bırakın bir siyasetçi olarak, bir kadın, bir anne, bir eş olarak acaba Meral Akşener, parti milletvekillerinin, teşkilat üyelerinin, sosyal medyadaki partililerinin nasıl küfürler ettiğinden, hakaretler yağdırdığından, İP’in sosyal medyadaki linç gruplarından haberdar mı?”
LAĞIM PATLADI
Pazartesi akşamı da TVNET kanalında katıldığım programda, “Bu partinin inanılmaz bir küfür ve hakaret kültürü ve bunu yapan hakaret ve küfür ordusu var. Lütfü Türkkan, sadece patlayan bir lağım gibidir, içerideki kokuyu yaymıştır” demiştim.
Bunu bizzat yaşadığım olaylar üzerinden örneklendirdim. Sadece, bir tweet’imde partinin ismini AKP gibi, CHP gibi “İP” şeklinde kısalttığım için il ve ilçe örgütlerinden, parti üyeleri tarafından inanılmaz bir hakaret ve linç kampanyası ile karşılaştım.
Üstüne, Denizli Milletvekili Yasin Öztürk isimli ahlak yoksunu bir kişi, “Sana da ‘İyi’ demesini s... s... öğreteceğiz” diye tweet atmıştı.
KÜÇÜK DE OLSA UMUT KALMADI
Tüm bu yaşadıklarımıza rağmen, bir kadın olarak şehit yakınına, “Bacını s...m” diyen kişiye Meral Akşener’in vereceği tepkinin belirleyici olacağını umuyordum.
Çünkü, Lütfü Türkkan, İP TBMM grup başkan vekilliğinden istifa dilekçesinde, “Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in talebi üzerine İYİ Parti Grup Başkanvekilliği görevimden istifa ediyorum” demişti.
Akşener’in Lütfü Türkkan’dan istifasını istemesi, hakarete, hele hele bir şehit yakınına hakarete kayıtsız kalmayacağına işaret ediyordu. Bunun, İP içindeki küfür ve hakaret kültürüne son vereceğini düşünüyordum.
Akşener, sözleriyle umudumun boşuna olduğunu gösterdi: “Memleketi geziyoruz. Milletimizi dinliyor, dertlerine çözümler üretiyoruz. Zannetmeyin harlayarak, gürleyerek beni geri çekeceksiniz. Her dükkânın içinde ‘A Haber’inize provokasyon yaptırabilirsiniz, her dükkânın kapısında porno sitesi gezenlere, yavşak yavşak konuşanlara, yazı yazanlara provokasyon yaptırabilirsiniz. Biz gezmeye, milletimizin sesi olmaya devam edeceğiz” dedi.
ŞEHİT YAKININA: YAVŞAK, PROVOKATÖR
İzleyen herkes, Meral Akşener’in, Lütfü Türkkan’ın şehit yakınına “Senin bacını s...m” küfürüne, TBMM çatısı altında milletvekili ve partililerin huzurunda tepki göstereceğini beklerken o, “...Porno sitesi gezenlere, yavşak yavşak konuşanlara, yazı yazanlara provokasyon yaptırabilirsiniz” diyerek şehit yakını Tahir Gümren’e hakareti bir adım daha ileri götürdü.
Dediğim gibi, küfür ve hakaret kültürü İP’in en üstünden en altına kadar yerleşmiş. Bunun adı, tepeden tırnağa çürümedir.
SİYASİ TARİHTE ‘YAVŞAK’ VAKALARI YAŞANDI AMA AKŞENER KÜFÜR KULLANAN İLK KADIN SİYASETÇİ
İP Genel Başkanı Meral Akşener’in, şehit yakını Tahir Gümren’i tarif ederken, “...Her dükkânın kapısında porno sitesi gezenlere, yavşak yavşak konuşanlara, yazı yazanlara provokasyon yaptırabilirsiniz” cümlesindeki “yavşak” kelimesi siyasi tarihimizde ilk kez kullanılmıyor.
“Yavşak” kelimesinin sözlük karşılığı, “bit yavrusu”, argo karşılığı ise “geveze, yılışık”...
İLK ‘YAVŞAK’ VAKASI
İlk “yavşak vakası” 1992 yılı şubat ayında Sosyal Demokrat Parti’de (SHP) patlak vermişti. 12 Eylül darbesinden sonra Cumhuriyet Halk Partisi kapatılmış, Deniz Baykal da 1987 yılında SHP’den milletvekili olmuştu. 1992 yılında CHP tekrar kuruldu ve Baykal, genel başkanı seçildi. İşte o süreçte SHP Grup Başkan Vekili Onur Kumbaracıbaşı, Baykal ve beraber hareket edenlere, “Partimize zarar veriyor, yavşak yavşak dolaşıyorlar” demişti.
İKİNCİ ‘YAVŞAK’ VAKASI
Mart 1993’te Devlet Bakanı Cavit Çağlar, ANAP Genel Başkanı, eski başbakanlardan Mesut Yılmaz hakkında “Mesut yavşaktır. Beni konuşturmasın, onu sokağa çıkamaz hale getiririm” diye konuşmuştu.
ÜÇÜNCÜ ’YAVŞAK’ VAKASI
Halkın Yükseliş Partisi (HYP) Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk, 2005 yılında, siyasi çalışmalarını anlatırken, “Türk siyasi hayatına yavşak diye bir kelime girdi. Biz para bulup yumuşaklaşıp yavşaklaşıp başkalarının ve okyanus ötesi ülkelerinin istediği gibi bir parti olmayacağız. Yalnızca hakkı yenmiş insanların karşısında boynumuz eğridir. Onun dışında sertiz” dedi.
BABACAN’A HAKARET KAMPANYASI
Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AKP milletvekili olduğu sırada perde arkasından muhalefetle görüşmelerde bulunduğunu ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 2018 seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında ortak aday olarak gösterilmesi için çalıştıklarını söyledi.
Ali Babacan, bir özel televizyon kanalında, “2018’de kötü bir tecrübemiz var. 2018’de ortak adaylık teşebbüsü vardı. Olmadı. Ülke, 5 yıl kaybetti. Tam 5 yıl. Çok detayına girmeyeyim” deyince, bir gazetecinin “Detayına girelim. Çok iyi konu açtınız. O tarihte siz de o çalışmaların içindesiniz diye anlıyorum” şeklindeki hatırlatmasına “Tabii tam ortası, göbeğindeydim. Görünür değildim ama tam göbeğindeydim” ifadelerini kullanmıştı. Bunun üzerine, sosyal medyada “yavşak Ali” diye bir hakaret kampanyası yapıldı.
Görüldüğü gibi erkek siyasetçiler bu küfrü zaman zaman kullanıyor. Hatta, TBMM Genel Kurul çalışmalarında daha ağır küfürler de ediyorlar. Meral Akşener, ise “yavşak” kelimesini kullanan ilk kadın siyasetçi oldu.
Paylaş