Paylaş
Demirtaş’ın HDP ve 6’lı masaya da çizdiği stratejinin unsurları şunlar:
“Ortak dil, medyanın ortak kullanımı, ortak sloganlar, ortak eylem ve etkinlikler, ortak çözüm projeleri ve en nihayetinde ortak aday...”
Bu hesaba göre başarı “en az 80’e 20” garanti!
‘UYGUN DİL’ TAKTİĞİ SANCAR’DAN
Demirtaş, mektubunda bir de taktik veriyor: “Siyasetin ve şiddetin bir arada olamayacağını bizim de bildiğimizi, bütün sorunlarımıza Türkiye’nin bütünlüğü içinde çözüm aradığımızı ve onurlu bir barış için ciddiyetle çalıştığımızı tüm Türkiye’ye en uygun dille, söylemle anlatmamız gerekir.”
Aralarındaki iş bölümü gereği “uygun bir dille anlatma” taktiğini HDP Eş Başkanı Mithat Sancar üstlenmiş görünüyor. “Uygun dil” dedikleri kocaman bir yalan; Sancar, önceki gün bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, “Bizim başka bir örgüt, PKK ile bir bağımız yok, bunu defalarca söyledik. Kararlarımızı kendimiz alıyoruz” dedi.
SİYASİ HESAPTA KÖPRÜ
Art arda gelen bu açıklamaların birbirinden bağımsız olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
2023 seçimlerine giderken, 6’lı masanın oyları, kazanmaya yetmiyor. HDP ise desteğinin sonucu etkileyeceğini düşünüyor. Daha da önemlisi 6’lı masanın da bunun farkında olduğunu biliyor. İster pazarlık deyin ister şantaj, pozisyonunu buna göre belirliyor. Öyle ki, Mansur Yavaş’ın aday olması halinde oy vermeyecekleri açıklaması gibi kimlerin aday olamayacağını belirliyorlar.
HDP daha fazlasını da istiyor. Geçen hafta yapılan kurultayda Pervin Buldan’ın ağzından masaya mesajını net olarak verdi: “HDP bu seçimlerin ve sonrasındaki sürecin temel belirleyenidir, yeni dönemin siyasal gücüdür. HDP, salt nehri geçmek üzere yapılan hiçbir siyasi hesapta köprü olmayacaktır.”
CHP TAMAM, SIRA İYİ PARTİ’DE
Ortadaki sorun iki yönlü: İyi Parti ile Akşener’in “PKK’nın yanına konumlandırdığı” HDP arasındaki buzların eritilmesi bir yanda, HDP’nin Demirtaş’ın ağzından dile getirdiği “Kürt açılımı” paketi diğer yanda.
Kılıçdaroğlu yönetimi “Atatürkçüyüm”, “Kuyavımilliyeciyim” diye diye CHP tabanını PKK’nın siyasi kolu HDP ile işbirliğine ısındırdı. Bu anlamda CHP’nin işi tamam. Ama İyi Parti tabanında PKK’nın siyasi kolu HDP konusunda hâlâ çekinceler var.
6’lı masanın önemli ortağı İyi Parti ve Meral Akşener’in “PKK’nın yanına konumlandırdığı” HDP konusundaki parti tabanından da gelen tepkiler doğrultusunda göstermelik de olsa itirazları var. Bunları giderme konusunda seçimde ortak hareket edebilmek için Demirtaş ve HDP yönetiminden bu tür açıklamalar yapması bekleniyordu.
Mithat Sancar da bunun gereğini yapıyor.
KÜRT AÇILIMI PAKETİ
Benzeri açıklamalar devam edecek. Öyle ki, “HDP’yi PKK’nın yanında konumlandıran” Akşener, Demirtaş’ın, “Dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar ve ‘Kahvaltıya geldik’ derdim” sözlerine “Güneydoğu’da şöyle bir gelenek var, kan davalınız bile olsa kapınızı çaldığı zaman içeri alırsınız” cevabını verdiği 2020’deki kıvamına dönene kadar.
İşin özü, HDP yönetimi Demirtaş PKK’ya mesafeliymiş gibi yapacak, 6’lı masa, CHP öncülüğünde “Kürt açılımı” paketi hazırlayacak. İçinde de PKK’ya yardım yataklık eden ve kayyum atanan belediyelerin HDP’ye iadesi, yasa değiştirilerek bir daha kayyum atanmasının engellenmesi, PKK ilişkisinden dolayı KHK ile ihraç edilenlerin görevi iadesi ve AİHM kararlarına uyma ifadesiyle PKK elebaşına yeniden yargılama yolunun açılması gibi konular yer alacak.
HDP, ADIM ADIM PKK’NIN TALİMATINI UYGULUYOR
Tüm bu stratejide işin en gülünç kısmı Mithat Sancar’a düşmüş anlaşılan, HDP’nin PKK terör örgütü ile ilişkisi olmadığını söylüyor.
Oysa başında olduğu partisiyle birlikte, İçişleri Bakanı Soylu’nun açıklamasıyla gün yüzüne çıkan ve istihbarat birimleri tarafından 2021 Eylül ayında ele geçirilen PKK’nın HDP’ye gönderdiği “Talimat” başlıklı perspektif belgesinde yazılan şu planı uygulamaktan başka bir şey yapmıyor:
1)“Kuzey örgütü (HDP) olası bir baskın seçime her bakımdan hazır olmalıdır. Onun dışında bir de cumhurbaşkanı adaylığı için bir hazırlık olmalıdır. Her halükârda birinci tura kendi adayımızla gireceğimiz için, düşünülmüş bir adayı şimdiden hazırlamak gerekir.
2) Yine genel seçimlerde ittifak siyasetimiz ne olacak? Resmi ittifak mı dayatacağız yoksa 31 Mart’taki gibi dışarıdan destek vermekle mi yetineceğiz?
3) CHP, İYİ Parti gibi partiler, demokrasi ittifakı, faşizme karşı mücadele etme ittifakına gelmezler. HDP’yle açık ilişkiye de girmezler. Fakat HDP’nin seçimler açısından onlar için çok önemli olduğunu biliyorlar.
4) HDP olmadan seçimleri kazanamayacaklarını, AKP ve MHP’den kurtulamayacaklarını biliyorlar. HDP bu partilere ‘Bize doğru yaklaşırsanız biz de yerel seçimlerdeki gibi yaklaşabiliriz, aksi takdirde kaybedersiniz’ biçiminde, hem umut vermeli hem de ‘Böyle bir politika yürütmemiz için bizleri cesaretlendirecek yaklaşım göstermelisiniz’ demelidir.
5) Yani karşılıksız bir yaklaşım göstermelerinin böyle bir tutumu ortaya koymayı zorlaştıracağı biçiminde uygun uyarılar olabilir.
6) ‘Tabanımızın sizlerden böyle bir beklentisi var’ mesajını vermeliler. HDP yürüteceği siyasetiyle bunları kendine muhtaç hale getirebilir ve bunlardan yararlanabilir.
7) Bunların HDP’ye karşı politika içinde olmaması bile önemlidir. Doğru yaklaşımla bunları etkilemek, AKP-MHP’ye kaybettirmek olanaklı hale gelebilir.”
Paylaş