Paylaş
Şimdi size Mayıs 2020’de Amerika’nın eski Ankara büyükelçisi Eric Edelman’ın Ray Takeyh ile yayınladığı bir makaleden alıntılar paylaşacağım.
Yazıda, bir ülkede muhalefetin nasıl destekleneceği, örtülü ve açık yardım, CIA’in nasıl devreye gireceği; Twitter, Telegram, Instagram, televizyon, radyo ve internetin nasıl kullanılacağı, ABD tarafından fonlanan medya kuruluşlarının rolü, finansal olarak o ülkenin nasıl baskı altına alınıp ekonomik çöküş yaşatılacağı tek tek anlatılıyor.
Ben ülkenin adı geçen bölümleri (...) şeklinde boş bıraktım. Siz bu satırları okurken, boşluğun yerine istediğiniz ülkenin adını yazın, hangi ülke olduğunu yazının sonunda paylaşacağım.
Şimdi buyurun, ABD’nin eski Ankara büyükelçisi Edelman’ın kaleminden “Amerikan malı muhalefet nasıl dizayn edilir?” okuyun:
“Rejim değişikliğini kesin olarak desteklemek, (...)’in askeri işgalini savunmak anlamına gelmeyip muhaliflere yapılan gizli yardımlar dahil olmak üzere Amerika Birleşik Devletleri’nin elindeki tüm araçları kullanarak (...) devletini sarsmaya zorlamak anlamına gelmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri (...) Cumhuriyeti’ni deviremez ama böyle bir sonu mümkün kılacak koşullara katkıyı sağlayabilir.
DIŞ BASKI, İÇ DİRENÇ!
Rejim, birçok Batılı analistin inandığından çok daha zayıf durumdadır. Dış baskı ve iç direniş kampanyasının rejimi düşürmesi ihtimal dahilindedir.
Son yıllarda rejime karşı geniş bir halk muhalefetinin patlamalarına tanık olmuştur. (...)’de muhalifler daha iyi bir liderliğe aç durumdadır. Washington’un sorması gereken soru, rejimin değişikliğini kabul edip etmemek değil, (...)’e bunu başarmaları konusunda nasıl yardım edileceğidir.
ABD politikası, rejim değişikliği için uğraşmak, yani hükümeti zayıflatmak ve (...) içinde muhalif olanları güçlendirmek için mümkün olan her şeyi yapmaktır.
(...) muhaliflerle dolu olmasına rağmen, tutarlı bir direniş hareketi ortaya çıkmamıştır. Washington bir direniş hareketi yaratamaz, ancak rejimi zayıflatmak ve rağbet gören değişim taleplerini teşvik edebilecek güçlere gizlice yardım etmek suretiyle Birleşik Devletler, şu anda kopmuş olan muhalefet bağlarının sağlamlaştırılmasına yardımcı olabilir.
Washington, (...) ekonomisini daha fazla kurutmaya çalışmalı, insanları rejim uygulayıcılarının saflarından ayrılmaya davet etmeli ve rejime meydan okumaya cesaret edenlere el altından imkân sağlanmalıdır.
Rejim değişikliği hedefini benimsemek çok pahalıya mal olmayacaktır. Sivil toplumda rejimin meşruluğuna karşı gelen unsurlara yardım etmek için güçlendirilmiş bir gizli eylem programı gerektirecektir.
TEKNOLOJİ DESTEĞİ VERİLMELİ!
İletişim kurmak ve mesajlarını duyurmak amacıyla kullanmaları için ABD’nin rejimi eleştirenlere, muhaliflere teknoloji desteği vermesi elzemdir.
Bu şekilde örtülü teknik yardım sağlanması önemli olsa da bu yöntem, Washington’un muhalefeti güçlendirmek için sahip olduğu tek seçenek değildir. Sağlanacak doğrudan (ve gizli) mali desteğin de katkısı olacaktır. Birleşik Devletler, grevler yapabilecek gruplara gizli bir şekilde fon sağlayarak (...) ekonomisinin belini daha fazla bükebilir.
CIA DEVREYE GİRMELİ
Washington saf değiştirmek isteyen rejim mensuplarına ABD’de korunacakları garantisi verileceğini vurgulamalıdır. CIA ise bu şekilde ülkeden ayrılmak isteyenlerle irtibata geçerek ülke dışına çıkarma konusunda mekanizma oluşturmalıdır.
Washington, mevcut durumda Amerikan Küresel Medya Ajansı tarafından işletilen radyo, televizyon ve internet üzerinden haber ve eğlence programları yapan yayın organlarına yıllık 30 milyon dolar harcamaktadır.
ABD yönetimi bu çabayı, ABD’de yaşayan ve sürgüne gönderilen muhaliflerin radyo ve televizyon programcılığını açıkça finanse ederek arttırmalıdır.
INSTAGRAM, TWITTER, TELEGRAM!
Instagram, Telegram, Twitter ve diğer sosyal medya platformlarını kullanarak rejimin yolsuzluğuna ve ekonomik anlamda kötü yönetimine çok daha fazla dikkat çekilebilir.
Ancak (...) içindeki muhaliflere yardım etmek mücadelenin sadece yarısıdır. Rejimin ülkedeki kontrolünü zayıflatmak ve diğer güçlerin iktidara gelmesi için bir açılım yaratmak üzere Amerika Birleşik Devletleri, (...) ekonomisine karşı son derece başarılı olan ‘maksimum baskı’ kampanyasını genişletebilir.
Daha da ileri giderek Amerika Birleşik Devletleri, (...)’daki tüm finans sektörünü kara listeye almalı. Aynı zamanda bölgedeki askeri maceracılığı için ödediği bedeli arttırmalıdır. Üzerindeki baskıyı arttırmak ihtiyacı, aynı zamanda ABD’nin bölgedeki askeri stratejisini ve tutumunu da belirlemelidir.
Washington; İsrail, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni, (...)’ın komşularıyla herhangi bir çatışmada muhtemelen konuşlandıracağı füzelere karşı müşterek erken uyarı sistemleri ve savunmalar geliştirmekte işbirliği yapmaya teşvik etmelidir.
Rejim değişikliği hoş olmayacaktır, Washington’la sorunlar hemen çözülmeyecek ve Ortadoğu hemen istikrarlı bir hale gelmeyecektir. Müzakerelerde bulunmak mümkünmüş gibi davranmak ya da bir halk isyanının dışarıdan başarıya ulaşacağını beklemek safça umut etmektir.
Farklı bir şey denemenin artık zamanı gelmiştir.”
Okurken, içinizden (...) şeklindeki boşluğu “Türkiye” olarak doldurmak geldi, değil mi?
Ama hayır, burada anlatılan ülke İran.
Makalenin başlığı da ‘Bir Sonraki İran Devrimi-Washington Tahran’da Neden Rejim Değişikliği Arayışında Olmalı?’
İşte Amerikalılar böylesine sinsi bir plana ‘Bir Sonraki İran Devrimi’ başlığını atabilecek kadar cüretkâr!
Söylemek istediğim şu: Ha Biden ha başkası, fark etmez; Amerika, çıkarlarına ters düşen, yönetimi altına almak istediği ülkelerde kendisine direnen hükümetleri ister işgal, ister darbe, ister ayaklanma yoluyla ya da burada anlatıldığı gibi satın alabileceği kişilerle devirmek ister.
Mesele, ABD gibi kirli ve kanlı bir demokrasi tarihi olan terörist destekçisi ülkenin hesaplarına alet olup olmamakta.
Paylaş