Nedim Şener

PKK/HDP’ye 539.5 milyon TL’lik Hazine yardımı durdurulmalı

30 Kasım 2022
PKK terör örgütünün temelleri, elebaşı Abdullah Öcalan’ın da aralarında bulunduğu çekirdek kadronun 21 Mart 1973 tarihinde Ankara yakınlarında Çubuk Barajı’nda gerçekleştirdikleri toplantıyla atıldı.

“Ankara Demokratik Yüksek Öğrenim Derneği (ADYÖD)” adıyla örgütlenen kadro legal alanda faaliyetlerine son vererek, 1976 yılında Ankara Dikmen Toplantısıyla “Kürdistan Savaşçıları” adını alarak silahlı terör faaliyetlerine başlama kararı aldı.

Örgüt, Öcalan ve 21 kurucu üyenin katılımı ile 27 Kasım 1978de Diyarbakır’ın Lice ilçesi Fis (Ziyaret) Köyü’nde “kuruluş kongresi” ile PKK adını aldı.

KÜRTLERİ KATLEDEREK İŞE BAŞLADI

Terör örgütü PKK, silahlı eylemlerine sözde haklarını savunduğu Kürtleri katlederek başladı. Kurulduğu ilk yıllarda kendisine rakip gördüğü bölgedeki silahsız Kürt hareketleri “Kawa, Özgürlük Yolu, DDKD, Rizgari, Beş Parçacılar, KUK ve Tekoşin”e karşı saldırılar düzenledi. 30 Temmuz 1979’da Adalet Partisi Milletvekili Mehmet Celal Bucak’ı evinde öldürerek bir bildiriyle partileştiğini duyurdu.

1984 ŞEMDİNLİ ERUH BASKINI

15 Ağustos 1984 tarihinde ilk büyük ölçekli saldırılarını gerçekleştirerek Eruh baskınında bir erimizi şehit etti, altı er ve üç sivili yaralandı. Şemdinli baskınında ise bir subay, bir astsubay ve bir er yaralandı. 27 Kasım 2022 PKK terör örgütünün kuruluşunun tam 45’inci yılıydı. 1984’teki ilk büyük eyleminden bu yana da tam 38 yıl geçti.

15 BİN ŞEHİT, 1.8 TRİLYON DOLAR MALİYET

Ve Türkiye olarak neredeyse 40 yıldan beri PKK terörü ile uğraşıyoruz. 15 binden sivil ve resmi görevli şehidimiz var. Ülke ekonomisine doğrudan ve dolaylı maliyeti ise 1.8 trilyon dolar olarak hesaplanıyor.

Yazının Devamını Oku

Terörün kiri artık üzerinizde: Madem yalan, terör bağlantılı 120 kişiyi neden işten çıkardınız?

28 Kasım 2022
Bu köşede, 29 Aralık 2021 günü yayınlanan “Teröristlerin kiri daha fazla bulaşmadan” başlıklı yazım şu cümle ile başlıyordu; “Terör örgütü PKK ile ilişkili DİAYDER (Din Âlimleri Yardımlaşma Ve Dayanışma Demeği) isimli oluşumla ilgili iddianame, genel olarak CHP’nin, özel olarak ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun terör örgütünün siyasi kolu HDP ile girdiği ilişkinin ne tür tehlikelere yol açacağını gösteriyor.

Yerel seçimlerde olduğu gibi 2023’te de sandığa giderken kendisini HDP’nin desteğine muhtaç hisseden CHP, her tavizi vermeye hazır. PKK Sözcüsü Demirtaş’ı savunmak, HDP’nin PKK ile ilişkisini görmezden gelmek, terörün adını ‘Kürt sorunu’ koymak derken, PKK ve diğer terör örgütleriyle iltisaklı kişilerin İBB’ye işe alınmasına kadar her şeyi yaptılar.

Atatürk’ün kurduğu partinin Kılıçdaroğlu ve adamları tarafından düşürüldüğü hal içler acısı.”

İBB’DEN SALTIK’IN BAŞINI YAKTILAR

Bu yazımdan sonra iki şey oldu; ağustos ayında PKK terör örgütü ile hiçbir ilgisi olmadığı halde sadece idari olarak sorumlu olduğu için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Yavuz Saltık hakkında, Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin (DİAYDER) terör örgütü PKK ile iltisakını araştırmadan derneğe yemek kartları verdiği iddiasıyla “terör örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

TABLO DAHA VAHİM

İkincisi de hafta sonunda yaşandı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tüm partilerden 204 belediyede yürütülen “Özel Teftiş” sonuçlarını açıkladı.

Bakan

Yazının Devamını Oku

ABD mesajı aldı

25 Kasım 2022
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör örgütü PKK/PYD/YPG’nin İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırısından sonra yakalanan eylemcinin itirafları sonrası şu açıklamayı yapmıştı:

“Olayın nasıl koordine edildiğini biliyoruz. Bize verilen mesajın ne olduğunu biliyoruz. ABD Büyükelçiliği’nin taziye dilemesini kabul etmiyoruz. Bu anlayışla, kendi senatörlüğünden para gönderen anlayışla müttefikliğimiz olamaz... Nasıl ve ne şekilde koordine edildiğini bildiğimiz bir terör yapısıyla karşı karşıyayız. PKK’ya kim iç istihbarat sağlamaya çalışıyorsa fail odur. Piyonları tartışmanın bir alemi yok. Bu aldığımız mesaja çok güçlü mesaj veririz.”

CEVAP BİR HAFTA SONRA

Tam bir hafta sonra Türk Silahlı Kuvvetleri, “Pençe Kılıç Harekâtı” ile hiç beklenmedik şekilde hem Suriye’nin hem de Irak’ın kuzeyindeki terör hedeflerine operasyon düzenledi. Hedef PKK/PYD/YPG idi ama mesaj terör örgütünü destekleyen Amerika Birleşik Devletleri’ne verildi. Terör örgütünün Kamışlı’daki kampları, eğitim alanlarının yanında petrol rafinerilerinin vurulması bunun en açık şekliydi. Nihayet, ABD’nin de mesajı aldığı görülüyor.

Çünkü, PKK/YPG’nin destekçisi ve müttefiki ABD, sadece hava harekâtı değil karadan da operasyonun yapılacağı endişesini yaşamaya başladı.

ÜÇ KRİTİK HEDEF

Türkiye, uluslararası hukuktan doğan kendi güvenliği için terörle mücadeleden vazgeçmeyeceğini her fırsatta söylüyor. Nitekim, Cumhurbaşkanı Erdoğan, hava harekâtından sonra, kara harekâtında hedefteki 3 bölgenin Ayn el Arap, Tel Rifat ve Münbiç olduğunu açıkladı.

Terör örgütü PKK/YPG ile müttefiki ABD için hem sembolik hem stratejik önemi bulunan üç nokta Türkiye açısından da Suriye’de terör örgütü kaynaklı saldırıların merkezi konumunda. O yüzden mutlaka kara harekâtı ile Pençe Kılıç Operasyonu’nun geliştirilmesi gerekiyor.

Yazının Devamını Oku

ABD’nin desteklediği PKK/YPG’nin Suriyeli Arap bombacıları

23 Kasım 2022
SON yazımda, İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırı dahil Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG tarafından verilen talimatla Türkiye içinde gerçekleşen 10 eylemi aktarmıştım. Bombacının Suriye kökenli olması, “PKK/YPG içinde Suriyeli Araplar var mı?” tartışmasını yarattı.

Emniyet ve jandarma ve istihbarat kuruluşlarının çalışmalarıyla engellenen 81 eylemin içindeki terör örgütü mensuplarının birçoğu Suriyeli Araplar’dan oluşuyor.

İşte bazı örnekler:

1- Suriye’de PKK/KCK/PYD/YPG talimatıyla Türkiye’ye gelen Halef El Casım isimli örgüt mensubu 7 Ağustos 2019 tarihinde Konya Ereğli ilçesinde yakalandı. İçinde bulunduğu araçta yapılan aramada bomba düzenekli oyuncak bebek ele geçirildi.

2- Suriye uyruklu PKK/PYD/YPG üyesi Hasan El Alioui 8 Ağustos 2019 tarihinde Şanlıurfa Eyyübiye ilçesi Haşimiye Meydanı’nda beraberinde getirdiği patlayıcı maddeyi bırakmaya çalıştığı esnada yakalanarak gözaltına alındı.

3- Suriye uyruklu Beşir Elabcel isimli örgüt mensubu 10 Aralık 2020 tarihinde Şanlıurfa Viranşehir ilçesi uygulama noktasında kontrol kaçarken vurularak etkisiz hale getirildi. Elabcel’in üzerinde beline sarılı vaziyette yaklaşık (1.5) kilogram ağırlığındaki patlamaya hazır bilye ile güçlendirilmiş parça tesirli bomba vardı.

4- Suriye uyruklu Muhammed İbrahim El Ahmet 24 Kasım 2020 tarihinde İzmir Konak ilçesinde gözaltına alındı. Şanlıurfa Akçakale ilçesi sınır hattında gizlediği patlayıcılar bulunarak imha edildi.

5- Suriye Ayn El Arap (Kobani) bölgesinde sorumlu düzeyde silahlı faaliyet gösteren Nazmi Şeyh Ahmet kod adlı örgüt mensubunun kardeşi Suriye uyruklu Zurdar Şeyh Ahmed isimli örgüt mensubu 3 Nisan 2020 tarihinde üzerindeki silahla Şanlıurfa Suruç ilçesinde gözaltına alındı.

6-

Yazının Devamını Oku

Emri Suriye’den, PKK/PYD’den verilen saldırılar

21 Kasım 2022
PKK/PYD/YPG terör örgütünün İstiklal Caddesi saldırısından sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Amerika’nın taziyesinin kabul edilmediğini ve çok güçlü cevap verileceğini söyledi.

Türk Silahlı Kuvvetleri, cevabı tam bir hafta sonra PKK/PYD/YPG karargâh ve mevzilerini vurarak verdi. Türk Hava Kuvvetleri, “PENÇE-KILIÇ HAREKÂTI” adı verilen operasyonunda, hem Irak’ın hem de Suriye’nin kuzeyindeki PKK/YPG/PYD hedeflerini hiç beklemedikleri noktalardan vurdu.

BM ANLAŞMASI 51’İNCİ MADDESİ

Milli Savunma Bakanlığı, operasyonu; “Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde, Irak ve Suriye’nin kuzeyinde bulunan ve teröristler tarafından ülkemize saldırılarında üs olarak kullanılan bölgelere PENÇE-KILIÇ HAVA HAREKÂTI icra edilmiştir” şeklinde duyurdu.

PKK/PYD’NİN SALDIRI TALİMATLARI

Bu tam bir teröre karşı meşru müdafaa operasyonu; çünkü PKK/PYD/YPG, 24 Ağustos 2016’da Fırat Kalkanı, 8 Ekim 2017’de İdlip, 20 Ocak 2018’de Zeytin Dalı, 9 Ekim 2019’da Barış Pınarı, 27 Şubat 2020’de Bahar Kalkanı operasyonlarından sonra, sadece Suriye’deki Türkiye’nin askeri noktalarına karşı değil, Türkiye içinde de saldırı düzenliyor.

Son 3 yıl içerisinde yurtiçinde PKK/PYD/YPG terör örgütü tarafından Suriye’den organize edilen toplam 10 saldırı gerçekleştirildi, planlanan toplam 81 saldırı girişimi ise engellendi.

Suriye’nin kuzeyinden PKK/PYD/YPG’nin talimatıyla Türkiye içinde gerçekleşen saldırılar şunlar:

Yazının Devamını Oku

TAK’ın yerini HRE mi aldı

18 Kasım 2022
PKK ve FETÖ’cüler dışında “etki ajanlığı” yapan siyasetçiler ve bazı gazetecilerin, PKK/PYD/YPG’nin İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırısındaki rolünü karartma girişimi ilginç bir hal alıyor.

Bunda iki amaçları var: Birincisi işbirliği yaptıkları HDP’yi bu tartışmanın dışında tutmak, ikincisi ise PKK/PYD/YPG’yi destekleyen Amerika Birleşik Devletleri’nin sorumluluğunu perdelemek.

ETKİ AJANLARI DEVREDE

Saldırıyı gerçekleştiren terörist kadının itirafları ve kısa sürede ortaya çıkan delillere rağmen etki ajanlarının yalan ve düzmece iddialarla komplo teorilerine dayanarak; bunu hükümete yarayan bir eylem olarak tanımlamaları ardından da PKK/PYD/YPG’yi değil de Türkiye’nin Suriye‘de desteklediği grupları suçlamaları da bundan kaynaklanıyor.

Sivillere yönelik hiçbir eylemi üstlenmeyen PKK/PYD/YPG’nin bu kez de saldırının sorumluluğunu üstlenmemesi ile aynı amaca hizmet ediyorlar.

Rus medyasının önde gelen dijital gazetelerinden NEWS.RU’da Kirill Semyonov isimli bir analist bu konuyla alakalı ilginç bir yazı kaleme almış.

PKK ve YPG’nin açıklamalarını kafa karıştırıcı strateji ürünü olduğunu yazan Kirill Semyonov, “PKK ve YPG açıklamasının kendisi önemli değil ancak dünya kamuoyunun kafasını karıştırmak ve kendisini bağımsız bir yapı olarak konumlandıran ve ABD’nin ısrarla terör örgütü olmadığını iddia ettiği YPG’nin üzerindeki şüpheleri ortadan kaldırmak için inkâra dayalı açıklamalar yapılmış olabilir” şeklinde değerlendirme yapmış.

PKK VE YPG 

Yazının Devamını Oku

PKK’yı aklamaya çalışanları utandıracak kanlı bilanço

16 Kasım 2022
İstanbul’un göbeğinde İstiklal Caddesi’nde sivillere yönelik bombalı saldırının arkasında PKK terör örgütünün Suriye kolu PYD/YPG’nin çıkması üzerine akıl almaz yorumlar yapıldı.

Vicdanı olmayan ve aklı siyasi nefretle körleşmiş olanlar bir anda PKK terör örgütünün yalanlamasına sarılıp 7 Haziran 2015 ile 1 Kasım 2015 arasını hatırlatarak, neredeyse oylarını artırmak için saldırıyı hükümetin yaptığını iddia edecek noktaya geldiler.

 PKK SÖZCÜSÜ HDP’NİN YALANI

PKK/PYD/YPG’li terörist Ahlam Albashır’ın itirafını ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, “PKK/PYD/YPG terör örgütünün Suriye Kobani’deki merkezinden İstanbul’da eylem talimatı alarak 13.11.2022 Pazar günü saat 16:20 sıralarında bombalı eylemi gerçekleştirdiğini ve kaçtığını beyan etmiştir” açıklamasını göz ardı eden HDP Eş Başkanı Pervin Buldan, “Türkiye toplumuna korku salarak siyaseti dizayn etme çabalarına yabancı değiliz” diyerek sözcüsü olduğu PKK terör örgütünü aklamaya girişti.

NEFRETİN KÖR ETTİKLERİ

PKK ve FETÖ terör örgütü elemanlarının sosyal medya üzerinden yaratmaya çalıştığı dezenformasyon ve algı operasyonları bir yana, Türkiye’deki bazı gazeteciler ve siyasetçilerin yorumları ve yayınladıkları mesajlar da nasıl bir körlük içinde olduklarını gösterdi.

PKK’nın bu yalanına yalnızca yurtiçindeki nefret abideleri değil yabancı gazeteciler de ortak oldu.

7 Haziran-1 Kasım arasını hatırlatanlar, PKK’nın kurulduğu günden beri sivillere yönelik eylemleri üstlenmediğini hatırlamadıkları gibi, ilk saldırılarına başladığı 1984’ten bu tarafa sebep olduğu can kayıplarını da unutmuş görünüyorlar.

PKK TERÖRÜNÜN

Yazının Devamını Oku

6’lı masayı kuşatan FETÖ’nün KHK taktiği

14 Kasım 2022
2023 yılındaki seçime doğru tartışılacak konular arasında, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Kanun Hükmünde Kararname ile kamudan ihraç edilenler olacak gibi görünüyor. FETÖ’cülerin, planlı ve organize biçimde 6’lı masayı oluşturan partilerin etrafını çevirdiği, seçimi kazanmak için kendilerinin desteğine muhtaç oldukları mesajını vererek siyasi baskı oluşturduğu görünüyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla CHP’den Sezgin Tanrıkulu, Cihangir İslam, Gülizar Biçer Karaca, Yüksel Taşkın ve HDP’den Ömer Faruk Gergerlioğlu, Deva Partisi’den Ali Babacan, Mustafa Yeneroğlu da onlara destekte başı çekiyor.

FETÖ’CÜ KHK’LILARIN HDP TAKTİĞİ

FETÖ’cülerin başını çektiği KHK’lılara yönelik organizasyonlar 70’e yakın ilde örgütlenirken, asıl amaçlarının, OHAL Komisyonu’nun da mağduriyetini tespit ettiklerinin değil, KHK ile ihraç edilenlerinin tamamının kamuya geri döndürülmesi olduğunu söylüyorlar.

Bunun için de HDP gibi taktik izleyerek, 6’lı masaya “Bize muhtaçsınız” mesajı ile oy baskısı yapıyorlar.

İŞTE KHK’LI BİLANÇOSU

Konuyu baştan anlatayım; 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen darbe girişimi sonrası ilan edilen ve iki yıl boyunca 7 kez uzatılan Olağanüstü Hâl (OHAL) kapsamında; 21 Temmuz 2016 ile 18 Temmuz 2018 arasında toplam 31 adet KHK çıkarıldı. Yayımlanan KHK’lar ile 125 bin 678 kişi kamu görevinden çıkarıldı. 3 bin 757 şahıs yine çıkartılan KHK’lar kapsamında görevlerine iade edildi.

OHAL Komisyonu’na yapılan itirazlar sonrası da 17 bin 265 şahıs ile ilgili göreve iade kararı verildi. Böylece toplam 21 bin 22 kişi hakkında görevlerine iade kararı verilmiş oldu.

FETÖ’CÜLER ÇÖZÜMÜ 

Yazının Devamını Oku