Sürücüler kemerde de cepte de duyarsız gibi

Efendim, geçen yıl 135 bin sürücüye alkol denetimi uygulanmış. Rakam bir önceki yıla göre yüzde 31 artmış. Ve de alkollü araç kullanan 7 bin 448 sürücüye ceza kesilmiş. Alkol cezası da 2016’ya oranla yüzde 99 artmış.
Gelelim emniyet kemerine... Geçen yıl, 2016’ya göre yüzde 42 artışla, 170 bin sürücünün emniyet kemerine bakılmış. Kemer takmayan 15 bin 467 sürücüye ceza uygulanmış. Bir önceki yılla karşılaştırıldığında emniyet kemeri takmama cezaları yüzde 50 artmış.
TELEFONSUZ YAPAMIYORLAR MI
2016’da araç kullanırken cep telefonuyla konuşan 16 bin 565 kişi ceza yemiş. Geçen yıl cepsiz yapamayınca ceza kesilen sürücü sayısı yüzde 61’lik artışla 26 bin 597’ye ulaşmış. Ve de son bir-iki rakam. Geçen yıl kask takmayan 14 bin 872 motosiklet sürücüsü ceza almış. Bu da 2016’ya göre yüzde 60’lık artış demekmiş.
KORSAN OTOPARKLA MÜCADELE
Ayrıca, geçen yıl korsan otoparkçılar üzerinde de dikkatle durulmuş. Bir önceki yıla göre yüzde 84 artışla, 276 korsan otoparkçıya işlem gerçekleştirilmiş.
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nün çalışmalarından bir kesit vermek istedim. Emniyet kemeri takmayanlarla cep telefonuyla konuşmakta ısrarcı sürücü artışı dikkatimi çekti en çok.
BİLİNÇLİLER ARTMALI
Emniyet kemeri takmadan aracını çalıştırmayan, cep telefonunu zorunlu kaldığında bazı cihazlar yardımıyla, eline almadan konuşan sürücülerin artmasını umuyorum. “Kasksız asla kullanmam” diyen motosiklet sürücülerinin çoğalmasını da. Tüm sürücülerden özellikle motosikletlerini, araçlarını cayırtılı acayip ses çıkarttırmadan gürültüsüz kullanmalarını rica ediyorum.
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nün her kademedeki görevlilerine de “kolay gelsin” diyorum.

-----

SÖZ
SİZİN

BİR TRAMVAY ELEŞTİRİ VE İDDİASI
O raylar zamanla
kaldırılacaktır

1 Mart’ta Konak tramvayı ile ilgili yazınıza yeni denk geldim. Avrupa’da birkaç üniversitenin ortaklığıyla bir şehir içi taşıma projesinde yer almış ve bu konuları ayrıntılı çalışmış biri olarak sizi bilgilendirebilirim:
AVRUPA’DA GÖREMEZSİNİZ
Avrupa’nın önde gelen hiçbir şehrinde yeni yapılmış bir tramvay hattı göremezsiniz. Tersine, birçok Alman şehrinde kaldırılmıştır, birçok yerde de kaldırılması gündemdedir. Tramvayın etkin kullanılabildiği iki durum vardır:
* Araç trafiğine kapalı veya çok sınırlandırılmış şehir merkezleri.
* Araç trafiğinin az olduğu ve trafiğin tramvaya göre şekillendirildiği dış mahalleler.
İzmir’deki iki tramvay hattı da bu özellikleri taşımamaktadır. O yüzden ne yazık ki, rahatlıktan çok rahatsızlık yaratmaktadır. Ve ne yazık ki, harcanan paraları çıkarmayacak bir dönemde kaldırılacaktır.
SAHİL HATTINI DARALTTI
Bunu derken iki hattın farklarından dolayı ikisini ayrı değerlendirmek gerekir:
Karşıyaka tramvayı, trafiğin hiç tıkanmadığı sahil hattını daraltıp tıkanan bir trafik yaratmıştır. Önümüzden geçtiği için düzenli gözlemleyebiliyorum. En çok kullandığı vakitler, MaviBahçe’ye en çok gidip gelinen hafta sonu öğleden sonra, akşamüstü ve akşam saatleri.
GENELDE BOŞ ÇALIŞIYOR
Ayrıca, işe gidiş-geliş saatleri birçok zaman doluyor, ama onun dışında kalan tüm zamanlarda boş çalışıyor. Onun yerine sık aralıklarla düzenli ring seferi yapacak -elektrikli- midibüsler hem büyük bir tasarruf sağlardı, hem de trafik tıkanıklığından doğan zaman-enerji kaybını engellerdi.
TRAFİK İÇİNE ÇIKILMAZ HALDE
Konak tramvayı ise gerçekten o bölge trafiğini içinden çıkılmaz bir duruma getirmiştir. Belediyenin en üst düzey yetkililerinden bizzat duyduğum (kaldıracağımız otobüs hatlarıyla trafik rahatlayacak) iddiasının da tutmadığı görülüyor. Belediye, şehir merkezine araç girişini ciddi oranda azaltmak için bir plan yürütmedikçe tek çözümü birkaç yıl içinde o rayların sökümü olacaktır. Bunu hep beraber yaşayıp göreceğiz. Çünkü, anlattığım gibi birçok Avrupa ülkesinde yaşanan bu. Biz de İzmir’de troleybüslerde bunu yaşayıp görmüştük halbuki.
BUGÜNLERE NASIL GELİNDİ
Tüm bunları toplayınca, tramvaya mutlak doğru olarak yaklaşmak bana çok yanlış geliyor. Bu konunun nasıl gündeme alındığını da iyi hatırlıyorum. Önceki yerel seçimlerde tramvay hattı yapmış olan Konya, Kayseri gibi belediyelerin kendi raylı hat mesafelerini İzmir’le karşılaştırmalarından geldik bugüne.
TEK ÇÖZÜM METRODUR
Bu işte tek kazanan da bu sistemi ülkeye getirip ‘satan’ inşaat firmaları. Oysa, bu iki hatta verilen yarım milyar lira ile şehre ondan fazla belediyeye ait kapalı havuz yapılabilir, hatta tüm çocuklara ücretsiz bisiklet dağıtılabilirdi. Kamu kaynakları daha dikkatli harcanmalı.
Uzattım, kusura bakmayın. Ama son olarak, İzmir gibi şehirlerin trafiği için kalıcı tek çözüm metrodur. Ayrıca, deniz kıyısında yer almanın avantajı da sonuna dek kullanılmalıdır. Denizyolu ucuzdur, çevrecidir, güzeldir. (Karadan) Yer üstü çözümler geçici çare bile olmaz.
Levent DEMİR - Endüstri Yüksek Mühendisi

-----

BİR YAKINMA
Kaldırım otopark

HALKAPINAR tramvay durağı ile Halkapınar Metro - İZBAN istasyonu arasındaki kaldırım. Tam caminin önündeki bölüm otoparka dönüşmüş.
(Ahmet AHMETOĞLU - Sokakgaste)

-----

BİR GÜNDE İKİ ETKİNLİK
Aynı gün aynı saatte
iki 19 Mayıs koşusu

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle İzmir’de iki belediye 13 Mayıs’ta saat 09.00’da iki farklı koşu düzenledi.
Büyükşehir Belediyesi’nin “Yol Koşusu” Cumhuriyet Meydanı - Göztepe İskelesi - Cumhuriyet Meydanı arasında. İletişim: www.19mayisyolkosusu.com ve (0232) 293 34 28.
Karşıyaka Belediyesi’nin “Zübeyde Hanım Koşusu” Anayasa Meydanı’ndan başlayıp Zübeyde Hanım’ın kabrinde sona erecek. İletişim: (0232) 367 06 60.

-----

BİR ALINTI
Gürol Tulunay’dan: Anı yazmak, ölümün elinden bir şeyler kurtarmaktır. (Andre Gide)