Merhaba

Arkadaşlar sağolsun, hepsi övgü doluydu. Bana göre; amaçla ilgili sözcükler çok önemliydi. Hani, “sorunların takipçisi, sevinçlere ortak olmak” gibileri.
Aslında sizlerle tanışıklığımız yıllar öncesine dayanıyor. Birbirimize yabancı değiliz. Salı günleri, elimden geldiğince bir şeyler aktarmaya çalışıyordum. Kimi zaman da sizlerden gelenleri iletiyordum. “Şimdi ne değişti” derseniz, artık daha sık birlikte olacağız, salı ve cuma günleri.

“Nedim Abi” sizin sesiniz. “Nedim Abi” paylaşımın simgesi. Yani özünde sizsiniz. Sorunlarınızı, gördüklerinizi, sevinçlerinizi, şaşkınlıklarınızı, isteklerinizi paylaşacağız. Acıları, tatlıları. Bir tür köprü olmaya çalışmak benim işim. Tabii ki, gerektiğinde hesap da sormak, ya da övmek. En önemlisi de kimsenin kendisini toplum içinde yalnız hissetmemesine çabalamak. Bir kişinin de kalabalığın da sesi olmak.

Yeni bir yola birlikte çıkıyoruz. El ele, omuz omuza, daha güçlü olarak. Şimdi sıra sizde. Bu yolculuk için haber, bağlantı, iletişim, fotoğraf bekliyorum sizden. Yolumuz açık olsun...

Şaka gibi ama bunun adı sorumsuzluktur

BURASI İZSU Genel Müdürlüğü’nün Güzelbahçe’deki veznesi. Bu fotoğrafı da bizim Turan Gültekin önceki gün, yani 13 Haziran’da çekti. Vezne mesai saatinde kapalı. Ve bir yazı:
“Senelik izne çıkacağımdan 18.6.2012 günü döneceğim. Faturalarınızı PTT’ye ve bankalara yatırabilirsiniz.”
“Yok artık” diyorsunuz herhalde. Ama şaka değil, yazının fotoğrafını görüyorsunuz. Yani İZSU’nun bu veznedeki görevlisi, vatandaşa izne çıkacağını duyurmuş, faturaları için yol da göstermiş. Vatandaşın biri de gelmiş, haklı olarak şöyle yazmış:
“Dünyanın hiçbir ülkesinde resmi vezne memuru izne çıkınca resmi vezne kapalı tutulmaz. Bu bir rezalettir.”
Birisi de bunu az bulmuş, “Rezalet ötesi, hainliktir, sistemsizliktir, hakarettir” diye eklemiş.

Bir kamu görevlisinin izne çıkması, elbette en doğal hakkıdır. Bu hakkını mutlaka kullanmalıdır.
Ama merak ediyorum, İZSU’nun bu çalışanı her izne çıktığında vezne kapanıyor mu? Her izin, vatandaşa böyle mi duyuruluyor? Bu görevli izne çıkacağını üstlerine, etkililere, yetkililere böyle mi bildiriyor? Mektup mu yazıyor? İZSU’nun başka veznelerinde de aynı yöntem mi uygulanıyor? Bu görevli izne çıkınca yerine bakacak kimse bulunamıyor mu? İZSU yetkililerinin bundan haberi var mı? Başka da bir şey diyemiyorum.

Baz sorunları ne zaman biter

İdare müdürümüz Murak Gökerti, sık sık olduğu gibi, bugün de konuğum:
“BİMER’e (Başbabakanlık Bilgi Merkezi) Bornova Erzene Mahallesi 113 Sokak’ta kurulan baz istasyonunun kaldırılması için başvuruda bulundum. Baz istasyonu gece, kimselere görünmeden, gecekondu gibi yapılmıştır.
Konulan yerde bulunan taksi durağındakilerin bile haberi olmamış. Bana göre çevreye duyarlı belediye başkanının bile haberi olmamıştır. Peki, oraya baz kurmak için kimden izin alınmıştır?

BİMER’den gelen cevap da şöyle:
“Başvurunuz incelenmiştir. Şikayet konusu GSM baz istasyonları hakkındaki adı geçen yönetmelik dışındaki sökülmesi vb. şikayetlerinizin ilgili işletmecilere ve mahkemelere yapılması gerekmektedir.”
Peki, vatandaş olarak benden izinsiz, neredeyse burnumun dibine gecenin bir saatinde tecavüz misali kimse görmeden konulan baz istasyonu konusunda mahkemeye başvurmak için param, vaktim ve psikolojim yeterli mi? Hakkıma tecavüz edip arkasından ‘beni dava et’ demek ne kadar mantıklı?”

ORADAN BURADAN

* Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Gastroenteroloji Polikiniği’nde klimaların uzun süredir çalışmadığı, hastaların büyük sıkıntı yaşadığı söyleniyor. Hasta yakını Binali Bulut, muayene sırası beklerken sıcaktan adeta fenalık geçirdiklerini söylüyor, “Havalandırmasız, klimasız yerde hastalar nasıl sağlık bulacak” diyor.
* Güzelyalı 76 Sokak bir süre önce doğalgaz hattı için kazıldı. Ancak hat döşenmesine rağmen, yolun kenarına açılan çukur toprakla doldurulup bırakıldı.

İZLENİM İZLENİM

* Çeşme Boyalık sahilinde bir gezinti. Eskiden adı Boyalık Beach olan, onarımdaki otele yaklaşırken, denize uzanan, girişi iple kapatılan bir ahşap iskele ve bir yazı:
“Özel mülkiyet. İskeleden atlamak tehlikeli ve yasaktır.”
Altında naylon dosyada bir bilgisayar çıktısı:
“İskeleye girmek tehlikeli ve yasaktır.”
Acaba iskeleye girmek neden yasak?
* Didim Alkınkum’da esnaf, sezona uzayan granit döşeme çalışmalarından oldukça dertli. İş toparlanıyor, ama bazı turların Didim’den vazgeçtiği söyleniyor. Bu arada bir tespit:
Didim’de oldukça fazla motosiklet var. Vızır vızır dolaşıyorlar. Ama hayret sürücülerin hemen hepsi kask takmamış. Didim’de kask zorunluluğu kalktı mı?