İçim rahat değil doğrusu

Neydi konu? Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, zeytinliklerin sökülebilmesi kabusunu yine gündeme getirmişti. Zeytinlikler bir dekar alanda en az 15 ağaç bulunan alan olarak tanımlandı. Yani özetle daha az ağaç bulunan alanlarda her türlü tesis yapılabilecekti.

Konut, turizm tesisi yok ama
Değişiklik girişimi büyük tepki çekti ve TBMM Sanayi Komisyonu’ndaki son görüşmelerde tasarıya yeni şekil verildi. Öncelikle “Bir dekar alanda en az 15 ağaç” tanımı çıkarıldı. Yatırımın önünü açan madde değiştirildi: “Zeytinlikleri üç kilometre uzaklıkta kimyasal atık oluşturacak, toz ve duman çıkaran tesis yapılamayacak. Ancak alternatif alan bulunamaması ve kamu yararı kararı alınması halinde, Tarım Bakanlığı’nca konut, konaklama ve turizm tesisi hariç, maden dahil her türlü yatırım yapılabilecek.”

‘Kamu yararı’ ve ‘maden’ var
Tamam konut, konaklama ve turizm tesisinin önü kapandı şimdilik. Ama, “Alternatif alan bulunmaması ve kamu yararı kararı alınması halinde maden dahil” her türlü yatırımın önü açık. “Alan bulunamaması, kamu yararı ve maden dahil” sözcükleri içimi rahatlatmadı doğrusu. Zeytinin kabusu sona ermedi gibi...

 
İNSAF YAHU  

Tramvay hattında
namaz da nedir

Geçenlerde yazıldı, çizildi, sosyal medyada yer aldı. Karşıyaka’da bir kişi, minibüsünü yol kenarına park etmiş, sonra tramvay hattının üzerinde namaza durmuş. O sırada tramvay gelmiş, vatman doğal olarak aracı durdurmuş, yolcularla namazın bitmesini beklemiş. Namazını tamamlayan bu kişi, eliyle tramvaya teşekkür işareti yapmış ve aracına binip gitmiş.

Hakkın var mı
Birisi de bu olayı görüntülemiş. Şimdi, bu görüntüler kurgu değilse... Yahu be adam, namazına elbette lafım yok. Allah kabul etsin. Peki amacın neydi? Neden bir-iki metre daha kenarda namaza durmadın? İnsanlara neden zaman kaybettirdin? Buna hakkın var mı? Niyetin ne idi?

-----------------------------------------


Hırsızın gözü yine
Kule’nin musluklarında

İzmir’in simgelerinden Konak’taki Saat Kulesi’nin muslukları göbekleriyle çalınmış. Üstelik daha önce de çalınan musluklar bu kez kuleye sabitlenmiş, ama yine hedef olmaktan kurtulamamış. Anlaşılan herkesin gözü önündeki bu musluklara rahat yok. Muslukların korunması için ne gibi önlem alınacağını merak ediyorum, çalanlara veya niyeti olanlara, ”Yetti artık” diyorum.
----------------------------------------

 




İKİ İBRETLİK PAYLAŞIM

Yine ders alınacak (mı)
dedirten görüntüler

1-Bugünkü kumsal “hasılatı”! İnsanın inanası gelmiyor! Bir de biraların üzerinde “sorumlu tüketin.”
2- Ve bir başkası Çeşme-Alaçatı: Oturduğum sandalyenin etrafında 10 metrekarelik alanda topladıklarım. (Salim Kadıbeşegil)

------------------------------

BİR DAVET

KIZININ KONSERİYLE SERGİ AÇILIŞI

Doğa ve çevre
dostları kaçırmayın

İzmirli gazeteci ve çevre yazarı Ahmet Aydın Akansu, 5’nci kişisel fotoğraf sergisini 5 Haziran Dünya Çevre Günü saat 17.00’de Kültürpark İzmir Sanat’ta açıyor. Doğa, çevre ve yaşamdan ilginç karelerin bulunduğu “Çevre ve Yaşam” adlı fotoğraf sergisine çiçek gönderilmemesini dileyen Akansu, satın alınacak fotoğrafların bedeli ile tüm konukların adına İzmir’in ormanlık bir alanına ağaç dikileceğini söyledi. Akansu, 15 Haziran’a kadar açık kalacak sergiye tüm doğa ve çevre dostlarını bekliyor. Açılışta Akansu’nun viyola sanatçısı kızı Nehir Akansu ve arkadaşları da konser verecek.



BİR ALINTI

Ahmet Müjdat Tüzün’den: Kendisini eleştirebilen insanlar, doğruyu ve güzeli bulma konusunda daha şanslıdır. (Konfüçyüs)