Daha özgür yaşamın sürmesi için dikkat

.
KISITLAMALAR YOK
İlk maddeyi ele alıyorum. Sokağa çıkma kısıtlamaları kalktı, kapalı birçok işyeri açıldı, yeme-içme yerleri belirli bir saatte kapanmayacak. Müzikli yerlerin gece yarısı yasağı sürüyor, ancak kalkacağını Sağlık Bakanı bile söyledi. Uzun süredir uygulanan Pazar günleri sokağa çıkma yasağı yarın yok. Geceleri de özgürüz artık. 65 yaş ve üstünün toplu taşım araçlarını kullanması da yasak değil.
BEN ENDİŞELİYİM
Bunlar ilk aklıma gelenler... Daha nice kısıtlamalar sona erdi. Kahvehanelerde oyun, nişan-düğünlerde yiyecek içecek ikram yasakları da kalktı. Öncelikle yeni uygulamanın herkese iyilik, sağlık, kazanç getirmesini diliyorum. Ancak, “Gevşemeyelim” uyarılarına ben de katılıyorum. Ve de, ”DİKKAT” diyorum... Neden mi? Çünkü, yasakların kalkmasıyla hepimizde oluşabilecek aşırı iyimserlikle salgın illeti önlemlerine boş vereceğimizden endişeliyim. Üstelik bugünlerde yoğun olarak salgın illetinin “Delta” adı verilen, daha bulaşıcı değişiminden söz ediliyor.
O GÜNLERİ UNUTMA
Yineliyorum: Aman dikkat! Bu gevşeme döneminde üç M’yi (Maske, Mesafe, Musluk) asla unutmayalım... Başta kalabalıkların akın ettikleri olmak üzere, gittiğimiz her yerde önlemlerimizi alalım. Kısıtlamaların, yasakların yoğunlaştığı, salgın tablolarının kabus gibi olduğu o dönemler gözümüzün önünden asla gitmesin. Herkese, hepimize kolay gelsin!

(uydu-kutu)
BİR BAŞKAN İSTEĞİ

Destek önerileri
sıraladı ama
İZMİR Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu da 1 Temmuz açıklamasında herkesi aşı olmaya ve önlemlere uymaya çağırıp yeniden sınırlamalara gerek kalmamasını dilemiş. Mutlu, üyeleri için, “Bir kaç yıl geri ödemesiz, uzun vadeli, düşük faizli toparlanma kredisi, pandemide çalışamayanın devlete ve bankalara borçlarının faizsiz bir yıl ötelenmesi, stopaj ve katı atık bedeli konusundaki haksızlıklara çözüm getirilmesi” gibi destek önerileri de sıralamış. Mutlu elektrik ve doğalgaz ücretlerindeki düzenlemeyi önceden hesaplayamamış. Belki de yeni önerilerle gelecek.

----------

SÖZ SİZİN

BİR İZLENİM

Acı çeken bu ağacı
kurtarmak zor değil


“ONUN ıstırabını anlayabilir misiniz? Onu bir an evvel kurtarır mısınız? ‘Anlarım’ diyorsa bir ilgilimiz, hiç durmasın hemen koşturup bu ağacı işkenceden kurtarsın. O bir okaliptüs ağacı. Bu kaldırımı yapan ihtimal bir taşeron firma, göz kararı ile ağacın enine, boyuna baktı bir karış bir taraftan, bir karışta öbür taraftan ölçü aldı ve betonu döktü.

ÇARESİ KALMAYINCA
Döktü ama ağacın enine de büyüyebileceğini düşünmedi. Ona da bir yetkili bunu söylemedi. Demek ona göre ağaç sadece dikey büyüyebilirdi. Oysa ağacın çaresi kalmamışsa, bedenini deforme ederek beton üstüne çıktı ve oraya doğru enine gelişmeye başladı.

BİLGİ VERMEK YETER
Bu konularda ahşaptan ve dökümden yapılmış, aralarında boşluklar ya da ızgaralar bulunan muhtelif boyda aparatlar var. Tam da böyle işler için düşünülmüş. Hadi o para tutar, dediniz.
O zaman ağaçtan anlayan ve büyümeleri ile ilgili dersler görmüş kişileriniz mutlaka vardır. Onlar bu betonu dökecek işçi veya taşeronlara ağacın ne kadar büyüyebileceği hususunda bilgi verir. Ağacın dört tarafına oldukça büyük yer bıraktırarak betonu döktürürsünüz.

YERİNİ MERAK EDENE
Bu ağacı bu duruma getiren yer nerede diye merak ederseniz Kaya Otel’e Balçova tarafından gelirken girdiğiniz Havuz Başı Sokak’tır. Bulunması ve gidilmesi hayli kolay olan bir yerde… Umarım ve dilerim bu ağacın çektiği sıkıntıyı tez elden giderir ve kurtarırsınız...” (Gürol TULUNAY)

BİR ÇAĞRI

Sokaktaki can dostlarımızı unutmayalım