Paylaş
Hafta içi 23.30, hafta sonu 24.00. Üstelik bu saatlerden sonra çalışanlar bile içeride kalamayacak, temizlik yapılmayacak.
*****
Salı günleri yazdığım için konuya biraz geç girdim, neyse. Söz konusu yerler üç-beş hafta önce açılmadı, bazıları yıllardır var. Belli ki, bir şeyler olmuş, apartman sakinleri ayaklanmış. Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, bizim Cesur Sert’e açıklama yaptı, encümen kararını savundu, ‘Sınırsız demokrasi yok’ dedi. İşte Durak’ın açıklamalarından alıntılar:
*****
“Gece iznimiz zaten 24.00’e kadardı. Aynı kararı yeniden alınmış gibi gösteriyorlar. Encümenin aldığı karar sıkı denetimlerin yapılmasına yönelik. Belediyenin kurallarına uyacaklar. Uymazlarsa, ticaretten mene kadar işin sonuna gidilecek. Kaldırım işgalleri sokakları kapatmaya kadar gitti. Otorite boşluğu yaşatmaya çalıştılar. Karşıyaka Belediyesi aciz değil.
*****
Binden fazla şikayet var. Benim ruhsat verdiğim alanla kullandığı alan aynı değil. Mekanlar kendi içlerinde kalacak. Dışarı taştığı sürece toplayacağız, kapatacağız. Başıbozukluğu yaratan esnafın kendisi. Mutfağını da, yemeğini de, bacasını da denetleyeceğim. Gece 24.00’den sonra hayat duracaksa duracak. Sokak içinde, apartmanların altında ses, koku, gürültünün sıkıntılarını yaşatmayacağız.”
*****
Bu açıklamayı okuduktan sonra sordum kendi kendime... Bugüne kadar bine yakın şikayet geldiyse, belediye neden gereğini yapmadı? Söz konusu yerlerin mutfağı, yemeği, bacası bugüne kadar denetlenmiyor muydu? İşgaller sokak kapatmaya kadar nasıl ulaştı, belediye görevlileri görmedi mi? Başkan Durak şikayetlerin en çok 1807 ve 2017 sokaklardan geldiğini söylemiş, bugüne kadar neden sabredilmiş? Gürültü de dahil, göz mü yumuluyordu?
*****
Dedim ya, bugüne kadar sesi çıkmayan apartman sakinleri, belli ki bazı şeyler aşırıya kaçınca, ayaklanmış. Haklıdırlar, kimse gürültülü ortamda, huzursuz yaşamak istemez. Ama işini doğru yapan, kurallara uyan işletme sahipleri de haklıdır. Bazı kuralsızlar yüzünden onlar da, kurunun yanında yaş örneği, cezalandırılmaktadır.
*****
Bana göre, bir tür sıkıyönetimle bir yere varılmaz. Tabii, işletmeler de sınırlarını bilmeli. Yani, diyalog şart. İşletmecilerle konuşarak, kurallara uymaları, çevreyi rahatsız etmemeleri istenir, denetime ara verilmez ve sonuç alınır. O işletmeler de Karşıyaka’nın rengidir.
*****
Haaa, işgal falan derken Karşıyakalı bir arkadaşım girdi araya: “Sor bakalım, çarşı bölgesindeki istasyon kesimi, 1728, 1729, 1733, 1734 ve 1735 sokaklarla çevresinde işgal durumu nasılmış?”
Paylaş