SÜPER Lig’de 6 hafta bitti. G.Saray lider, F.Bahçe dokuzuncu. Beşiktaş da liderin peşinde. Geçen sezondan farklı olarak 3 büyükler, zirve yarışında yer değiştirmiş gibi. Bir tür salıncak...
Araya İnter maçı girmese, bu kadar büyük gürültü kopar mıydı? Bursaspor maçını, Bodrum’da seyrettim. Sokaklara taşan kalabalığın çoğunluğu Fenerli’ydi. Daha oyun bitmeden, kalkıp gittiler. Ligdeki F.Bahçe’den umutsuz... Gönül kırıklığının ilacı: Şampiyonlar Ligi...
Şampiyonlar Ligi’nde sadece Fenerbahçe değil, 32 takımın 16’sı geçtiğimiz hafta puan haybetti.
Hangisi iyi?
Üç büyükler arasındaki fark sadece puan cetvelinde gibi görünüyor. Fenerbahçe’nin rakipleri de eleştiri alıyor. Deniz Gökçe’nin sorusu: "Genel çöküş mü bu?" Çünkü Süper Lig’e yakışacak futbol henüz ortada yok. Yukarıdan aşağı zirve tıknefes. Yarımşar devrelik futbollar kimseyi memnun etmiyor, teknik direktörler de dahil... Bizim Altan Tanrıkulu, Fenerbahçe’nin yol haritasına başka açıdan bakıyor: "Hedef Avrupa olmalı." İnter galibiyeti, bir ölçü ise... Daha önümümüzde çok zor oyunlar var. Sürekli maçlarda, tek hedefe bakmak ne kadar doğru. Takım bütünlüğü, riski azaltır. Teknik yönetimin, işini kolaylaştırır.
Suyun rengi değişir
Lig dokuzuncusun rakamları taraftarın kafasını karıştırıyor. 6 maçta, 2 galibiyet, 3 beraberlik, 1 yenilgi... Attığı ve yediği gol de müthiş (!) çizgide... Önceki hafta 5’te 5’ti. Bu hafta 6’da 6 oldu. Son zamanlarda bu kadar az gol atılmamıştı. Ama takımın gidişatına Avrupa ve Türkiye açısından bakmak yanlış. Bir takımın oyun düzeni ve rakipleri genel gidişatı anlatır sanırım. Antrenmanları ne zaman TV’den seyretsek; yıldızlar, birbirlerinin kafasında yumurta kırıyor. Şenlik, eğlence gırla... İdmanlarda yüksek tempoyu ve disiplini anlatan çalışmalar flu. "İçimiz yanıyor" diyen Zico öncelikle, fiziki düşüşe el koymalı. Fenerbahçe yarışı bu kadar erken kaybedecek ekip değil. Aslında hiçbiri için değil... Bu köprünün altından daha çok sular akar. Rengi de; şu anda sadece suyun rengidir...