Paylaş
Öyle ya, içi dışı başka, olmaz ki! Hem ne demiş Hazreti Mevlana; "Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol!"… O zaman size benimkinden farklı bir pasta sunmalı, sürprizsiz, tepesinde çileği varsa içi de çilekli olan… En azından tarifini sunalım, helal olsun…
İyi bir Müslüman Kuran'ın özüne, hükümlerine uygun bir yaşam sürmeye çalışır, bu bakımdan dinin peygamberi Hz.Muhammed'i(sav) örnek alır, doğrusunu Allah bilir ama öğrendiğimize göre dini sorumlulukların kendi aralarında dereceleri vardır; öncelikle Allah'ın açık, net emirleri olduğundan dinin temeli olan farzları yerine getirmek, ardından vacipler(Allah'ın emirleri olup farz kadar açık net, kesin olmayanlar), sonra sünnetler gelir(yapılması mecburi olmayan ama Hazreti Peygamber'in(sav) yapıp, uyguladıkları, hikmetli tavsiyeleri)… Farzların, vaciplerin kendi içinde, sünnetlerin kendi içinde bir hiyerarşisini de kurmuşlardır din alimleri…
Farzların şekli taraflarının esasen Yaradan'ın bizde temaşa etmek istediği, bizim için hayırlı olan içsel değerleri ortaya çıkarmaya, beslemeye hizmet ettiğini ve bu değerlerin dinin kalbini oluşturduğunu düşünüyorum. Mesela yardımseverlik, cömertlik, edeplilik, hoşgörü, vefa, adalet, merhamet, sadakat, tevazu, doğruluk, tüm mahlukata sevgi duymak, vb… Amaç; kibir, ikiyüzlülük, kin, nefret, haset, öfke, tamahkarlık, kıskançlık, şehvetperestlik gibi duygulardan gönlümüzü temizlemek ve sonuçta 'iyi insan' olmak… Hayvani doğamızın insanlığı idraki ve oradan da kamil insana evrilmesi, gönül açıldıkça varoluşa dair müthiş tadlar, farkındalıklar, aşk ve hayranlık, şükürle dolmak… Böylece O'nu bilmek, birlemek! Pastanın iç malzemesi…
İyi bir insan olmak için inandığı dinin rehberliğine uyana 'dindar' denir. Mantıklı kişi şöyle düşünür: Nasıl ki bir binayı inşa etmeye temelinden başlanır, temel sağlam olmazsa bina çıkılan katları taşıyamaz, dış etkilere karşı dayanıksız olur, istediğimiz kadar dış cephesini en güzel şekilde boyayalım, süsleyelim, kifayetsizdir… Dindar biri olmak da buna benzer; dinin temel nitelikleri kişide sağlamca yerleşmezse, çürük temelin üzerine gelen bilgiler, incelikler kalıcı olamayacağı gibi, yanıltıcı da olabilir. Bu bakımdan, teferruatlara girmeden önce dinin gereği 'iyi bir insan olma'nın, dolayısıyla 'güzel ahlak'ın farz olduğunu idrak etmeli, bunun üstünde önemle durmalı, emek harcamalı.. Tarifte şüpheye düşmeyelim diye -'iyi insan'ın ne olduğunu anlamaya gönlümüzü uyandırmak için- Rabbimiz bize kitaplarını ve kullarından en seçkinlerini göndermiş. Faydalanmalı! Rehberimizin bizi adım adım iyi insan olmaya taşıyacağına güvendiğimiz uygulamalarını özenle ele almalı, hayatımıza buna göre şekil vermeli! Pastanın şekli yapısı…
Ne zaman ki dindar Müslüman kişi farzlarda ve vaciplerde minimum seviyeyi tutturur, mutmain(tatmin) olur, 'yemekten önce ellerini yıkamak' gibi faydalı sünnetleri de geçer, nurlu bir kişi olmaya başlamıştır. (Diyelim ki erkek)"Şimdi bir de şunu da yapayım; sevgili peygamberim sakal bırakmış, ben de bırakayım" gibi beşeri sünnetlerle kendince maneviyat pastasını süslemek kalır geriye.. O zaman şeklen aynı Hz.Peygamber'in(sav) giyindiği gibi giyindiğini, onun bıraktığı gibi sakal bıraktığını görenler diyebilirler; "Belli ki bu mübarek kişi dinin tüm gereklerini yerine getiriyor, huylarını da peygamberinin huylarına benzetmiş, artık yerine getirilecek emir, nasihat kalmadığından, mecbur olmadığı halde ve bir faydası da bilinmemekle birlikte, sırf peygamberine sevgisinden, onun gibi sarık sarmış, onun bıraktığı gibi sakal bile bırakmış artık, böyle bir kişiden bize gelse gelse hayır gelir!"… Maşallah, süs de tamam! İşte size gönlünden sakalına varıncaya kadar her şeyiyle tam bir Müslüman! İç malzemesinden tepesindeki ballı çileğe kadar, tam bir çilekli pasta!
Böylece 'içi dışı bir' sevenlere söz verdiğimiz 'helal' çilekli pastamızın klasik tarifini sunduk, sürprizlerden uzak durduk, özetle; Harcı en kaliteli malzemeyle oluşturulmalı -ki bu iyi bir pasta için farzdır-, içine bolca aşk çileği katılmalı. Pastanıza güzel bir şekil verdikten sonra vacip olduğu üzere, üstü bembeyaz nur kremasıyla kaplansın. Sonra etrafını elinizdeki imkanlar dahilinde uygun sünnetlerle süsleyin ve nihayetinde en tepesine yakışıklı çileğinizi kondurun! Ağzınıza layık! Afiyetle kalın… (Dikkat! Bu tarifte en ufak bir değişiklik[bir ustanın müdahalesi istisna], kullanılacak malzemeden en ufak bir eksiklikle hazırlanacak pastanın 'Musa Dede usülü helal çilekli pasta' niyetine yenilmesi, yedirilmesi, hazımsızlık, bulantı, zehirlenmelere, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir, çilek alerjisi olanlar ayrıca dikkat etmeli, sorumluluk kabul etmeyiz…)
Paylaş