Paylaş
Amerika'da yayınlanan ‘‘Tevrat'ın Şifresi’’ isimli kitap üç ayda iki milyondan fazla sattı. Kitap, tarihin Tevrat'ta şifreli olarak gizlendiğini ve şifrenin çözülmesi halinde geleceğin öğrenilebileceğini iddia ediyor. Bir de örnek veriliyor ve İsrail'in eski başbakanı Yitzak Rabin'in uğrayacağı suikast konusunda bir yıl öncesinden uyarıldığı belgeleriyle anlatılıyor.
Amerika'da yeni çıkan bir kitap son üç ayda iki milyondan fazla sattı ve yayınlanmasından hemen sonra büyük tartışmalar yarattı. Satışıyla beraber yankısı da hâlâ devam ediyor.
Kitabın adı ‘‘The Bible Code’’ yani ‘‘Tevrat'ın Şifresi’’; yazarı Washington Post ve Wall Street gazetelerinde uzun yıllar çalışmış bir gazeteci, Michael Drosnin. Yazar dünya tarihinde yaşanmış ve yaşanacak bütün önemli olayların şahıs ve yer isimleriyle beraber Tevrat'ta şifreli bir şekilde varolduğunu, şifrenin tam olarak çözülmesi halinde gelecekle ilgili herşeyin önceden öğrenilebileceğini, ‘‘şifre’’nin bugün kısmen de olsa çözüldüğünü, ilâhi mekânda binlerce sene öncesinden planlanmış birçok olayın artık bilindiğini anlatıp örnekler vermekte...
İşte, satış rekorları kıran kitabın yazılış öyküsü ve ortaya attığı kehanetlerin bazıları:
Drosnin, işe Tevrat'ın dili olan eski İbranice'yi öğrenmekle başlar ve önde gelen matematik uzmanlarından biriyle, yahudi bilim adamı Dr. Eliyahu Rips'le beraber çalışır. Tevrat'ın İbranice metnini gelişmiş bir bilgisayara yükleyip şifreyi bilgisayardaki özel bir programla çözmeyi denerler.
Elde ettikleri ilk ipucu, bazı ifadelerin ve isimlerin belirli harf aralıklarıyla yazılmış olduğudur. Kehaneti veren kelimenin harfleri arasında başka harfler vardır, esrarı gizleyen bu harflerin sayıları aynıdır ve doğru şekilde silindikleri takdirde ‘‘esrar’’ ortaya çıkmaktadır. Ama zorluk sırların sadece düz bir satır şeklinde değil yukarıdan aşağıya veya çapraz olarak yazılı olmasıdır.
İlk şifreyi 1994'te çözer ve ekranda beliren cümleyi okudukları anda donakalırlar: Tevrat, o dönemin İsrail Başbakanı Yitzak Rabin'in ertesi sene bir suikastte can vereceğini yazmaktadır...
Michael Drosnin ekranda gördüğüne gerçi pek inanmamıştır fakat Başbakan Rabin'i bir mektupla uyarmaktan da kendisini alamaz. Elden gönderdiği mektupta ‘‘İsrailli bir bilim adamıyla Tevrat'ın şifresini çözdük. Tevrat, sizin bir suikastte can vereceğinizi yazıyor. Hayatınız tehlikede’’ demektedir...
Gazeteci, beklediği cevabı bir yıl sonra alır ama cevap Rabin'den değil, TV'lerin flaş haberlerinden gelmektedir: 1995'in 4 Kasım akşamı bütün dünya televizyonları İsrail Başbakanı Yitzak Rabin'in bir suikaste kurban gittiğini duyurmaktadırlar. İlk şifrenin doğru çözüldüğünü, hatta Tevrat'ta katilin adının bile yazılı olduğunu gören Drosnin dehşet içindedir. Bu defa yeni başbakan Şimon Peres'e yazar: Rabin'i nasıl uyardığını anlatır, Tevrat'ın yeni bazı şifrelerini çözdüklerini söyler, ‘‘Benimle görüşün... Size anlatacaklarım var’’ der ve Peres'ten hemen bir randevu gelir. Kudüs'teki buluşma sonrasında İsrail Başbakanı Tevrat'ın bazı sırlarından artık haberdardır ama kendi kutsal kitabının sözünü ettiği tehditlere karşı tedbir almaya zamanı yetmez. 1996'nın 29 Mayıs günü yapılan seçimleri kaybeder, yerini Benjamin Netanyahu'ya bırakır. Netanyahu ise Amerikalı gazetecinin bütün görüşme isteklerini ‘‘Ben mistik değil, bu dünyanın insanıyım’’ diyerek geri çevirecektir.
Michael Drosnin, Tevrat'tta yazılı olan şifrelerin bugüne kadar çok azını çözebildiklerini, kitabının sadece bir başlangıç olduğunu, gizli kodu aramaya devam ettiklerini ve bulunacak yeni ‘‘sırları’’ ileride yayınlacağını yazıyor. İddiaları doğru mu, değil mi, geleceğin esrarı Tevrat'a binlerce yıl öncesinden yazılmış mı bilmiyorum ve konuyu işin uzmanlarına, yani din adamlarına ve ‘‘Hurufiliğe’’ âşina olanlara havale ediyorum... Geçen hafta Amerika'daydım, ‘‘Tevrat'ın Şifresi’’nin elden ele dolaştığını, hakkında gazetelerde sütunlar dolusu yorumlar yapıldığını görünce alıp okudum ve dünyayı ayağa kaldıran böyle bir kitaptan hem bu konuların bizdeki meraklılarını hem de yayıncıları bir haberdar edeyim dedim...
ŞİFRE VE ÇÖZÜLÜŞÜ Tevrat'taki şifrelerden birinin, bilgisayarda çözülmüş hali: Yukarıdan aşağı dizilen dairelerin içinde ‘‘Hitler’’, yukarıya doğru daralan dörtgenlerde ‘‘iblis adam’’, karelerde ‘‘Nazi ve düşman’’, aralıklarla gelen eşkenar dörtgenlerde de ‘‘boğazlanma’’ sözlerinin İbranicesi yazılı.
Fransız senatörlere
kendilerinden bir belge
‘‘Le Petit Journal’’, 19. yüzyılın sonlarında, Fransa'nın en çok satan dergisiydi. Dünya gündemini ve günceli yakalar, dört bir kıtaya muhabir ve ressam gönderir, gündemdeki olayları fotoğrafa yakın çizimleriyle birarada yansıtırdı. Beş santime satılırdı ve günceli takip ettiği için tirajının bazan 1 milyonun üzerine çıktığı haftalar olurdu. O yıllar fotoğrafın henüz emekleme devirleriydi, birçok dergide ve gazetede güncel olayların resimleri yerine çizimleri çıkardı.
Le Petit Journal, 1895'in 24 Kasım tarihli sayısında yine fotoğraf gibi bir çizime yer vermişti. Tabancasından tüfeğine kadar çeşit çeşit ateşli silâhla, kılıçlarla, sopalarla donanmış bir grup camiden çıkan insanlara saldırıyor; vurarak, keserek, ezerek tam bir katliam yapıyordu. Mezar taşları bile devrilmişti, cesetler taşlarla beraber yerlerde yatmadaydı ve resmin altında iki satırlık bir yazı vardı: ‘‘Doğu'daki olaylar. Ermeniler'in bir camiye saldırısı’’.
Resim, Maraş'ın o yıllarda ‘‘Zeytun’’ denilen bölgesinde çıkan Ermeni ayaklanmasını konu alıyordu. Saldıranlar Ermeni çeteciler, öldürülenler Türk'tü ve Meyer adındaki ressam, kurbanların çehrelerine verdiği ifadeyle yaşanan kıyımı fotoğraftan da canlı bir şekilde aksettirmişti.
1985 Temmuz'unda patlayan Zeytun ayaklanması 1896 Ocak'ında sona erdiğinde onbinlerce Türk canından olmuş ama devlet isyancılara hiçbir ceza verememişti. Avrupa ülkeleri isyanı bastırmak için başlayan askeri harekâtı durdurmuş, altı ülkenin konsolosu Zeytun'a girerek Ermeni komitelerinin elebaşılarını himayeleri altında Türkiye'den çıkarmışlar ve İstanbul hükümetine Zeytun'da af ilân edip vergileri de azaltmak düşmüştü.
Le Petit Journal'in bu sayısı, geçenlerde hazırladığı tasarıda ‘‘1915 ile 1917 arasında 1 milyon 300 bin Ermeni öldürülmüştü’’ diyen Fransız sosyalist milletvekili Rene Rouquet'e, tasarıyı kabul eden Fransız Meclisi'ne ve oylayacak olan Fransız Senatosu'na naçizane ithafımdır.
Yandaki resim, 1895'te Fransa'nın en çok satan dergisi ‘‘Le Petit Journal’’de tam sayfa halinde çıkmıştı ve ayaklanan Ermeni çetecilerin Türkler'i nasıl boğazladığını bütün dünyaya duyuruyordu. Bu resim, Fransız Parlamentosu'na naçizane ithafımdır.
Kennedy'den Saddam'a
uzanan kehanet zinciri
Gelecek, Michael Drosnin'in iddiasına göre Tevrat'ta şifreyle ve kısa ifadelerle gizlenmiş.
Şifrenin çözülmesiyle ortaya bazı kelimelerle tarihler yanyana getirildiklerinde hangi olaydan söz edildiği kolayca anlaşılıyor. Meselâ Tevrat'ın ‘‘Tesniye’’ kısmındaki şifre çözülünce ‘‘Yitzak Rabin. 1995-1996. Suikastçinin adı: Amir. Telaviv’’ şeklinde beliren ifade ‘‘İsrail Başbakanı Yitzak Rabin 1995-96'da Amir adında bir suikastçinin saldırısında can verecek’’ anlamına geliyor.
İşte, Tevrat'taki bazı şifrelerin çözülmesiyle ortaya çıktığı söylenen binlerce sene öncesinin kehanetler zincirinden birkaç halka ve kısa ifadelerle yazılış şekilleri:
ABD Başkanı Nixon'un Watergate skandalı sonrasında istifa etmesi: ‘‘Watergate. Kim o? Başkan, ama kovuldu’’
Birleşik Amerika'nın 1920'lerin sonunda ekonomik krize girmesi: ‘‘Çöküntü. Kasvet. 1929. Mallar’’
Körfez Savaşı sırasında İsrail'in 18 Ocak 1991 günü Irak füzelerine hedef olması: ‘‘18 Ocak 1991'de ateş. Savaş. Saddam Hüseyin. Düşman’’
Naziler'in Yahudiler'i topluca katletmesi: ‘‘Hitler. İblis adam. Nazi ve düşman. Boğazlanma. Almanya. Berlin. Eichmann. Fırınlar’’
İsrail'de iktidar değişikliği: ‘‘Başbakan Netanyahu. Seçildi. Bibi (Netanyahu'nun lâkabı)’’
Hiroşima'ya atom bombası atılması: ‘‘Katliam. 1945. Japonya’’
ABD Başkanı Kennedy'nin Dallas'ta suikaste uğraması, katili Oswald'ın Ruby adında bir kişi tarafından öldürülmesi ve Sirhan adında bir diğer suikastçinin daha sonra başkanın kardeşi Robert Kennedy'yi vurması: ‘‘Başkan Kennedy. Ölmek. Dallas’’. ‘‘Oswald. Nişancı. Suikastçinin adı böyle. Ruby. Suikastçiyi öldürecek. R.F.Kennedy. S.Sirhan. İkinci yönetici öldürülecek’’.
19 Nisan 1995'te Timothy McVeigh'in ABD'nin Oklahoma kentindeki bir binayı bombalayarak 20'si çocuk 168 kişiyi öldürmesi: ‘‘Oklahoma. Korkunç, dehşet verici ölüm. Terör olacak. Murrah binası. Perişan oldu, boğazlandı. Adı: Timothy McVeigh. Günlerden 19. Saat 9. Sabah’’.
Paylaş