Şeytan’ın 666’sını 66’ya bağlayın üstüne bir de pişti yapın!
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
İncil’in üslup bakımından en renkli kısmı olan "Yuhanna’nın Vahyi" başlıklı faslında geçen ve Şeytan’ın sembolü olduğuna inanılan "666" ifadesi, Hristiyan dünyasında asırlardan buyana bir merak, hattá korku kaynağıydı.
Bu konuda bir kısmı paranoyaya kadar varan çok sayıda teori ortaya atıldı, "Şeytan"ın kim olabileceğinin anlaşılmasına çalışıldı ve 666 meselesi filmlere kadar konu oldu. Ama, Almanya’nın en yüksek tirajlı gazetesi olan Bild’de, geçen perşembe günü çıkan bir haberde, İncil’deki 666’nın aslında 616 olduğu söyleniyor ve hatanın bundan 1900 küsur sene önce, İncil’in orijinal eski Yunanca metninden yapılan bir tercüme yanlışından kaynaklandığı iddia ediliyordu. İşte, 666 temeline dayandırılarak kurulan ve Bild’in iddiasının gerçek olması hálinde gümbür gümbür çökecek olan komplo teorilerinden birkaçı...
ALMANYA’nın en yüksek tirajlı gazetesi olan Bild’de, geçen perşembe günü enteresan bir haber vardı: İncil’de bahsi edilen ve Hristiyanlarca Şeytan’ın "sayısı" yahut "sembolü" diye bilinen 666 sayısının aslında 616 olduğu söyleniyordu. Gazeteye göre, hata bundan 1900 küsur sene önce, İncil’in orijinal eski Yunanca metninden yapılan bir tercüme yanlışından kaynaklanmaktaydı ve Vatikan yanlışın ispat edilmesi halinde kutsal kitabın bundan sonraki baskılarında 666 yerine 616 yazılmasını kabul etmişti.
Bu haber size ilk bakışta tuhaf, anlaşılması zor ve hattá lüzumsuz bir bilgi gibi gelebilir ama Hristiyan dünyası için son derece önemli bir gelişmedir. Ama, Batı’nın "Şeytan" kavramına meraklı iseniz, hattá "Omen" filmini seyrettiyseniz, eminim şu anda siz de asırlar boyu devam eden tartışmaları hatırlayıp biraz irkilmiş ve filmin unutulmaz sahnesi, küçük çocuğun alnında 666 sayısının belirmesi gözlerinizin önüne gelmiştir.
666’nın ne mánáya geldiğini bilmeyenler, yahut hatırlayamayanlar için kısaca söyleyeyim: Málum sayı İncil’in en enteresan, hattá en heyecanlı metni sayılan "Yuhanna’nın Vahyi" isimli bölümde geçer; Hazreti İsa’nın 12 havarisinden ve dört İncil’den de birinin yazarı olan Aziz Yuhanna, yahut Batı’daki ismiyle "Saint John", bu fasılda Hazreti İsa tarafından kendisine gösterilen kıyamet alámetlerini gayet renkli bir üslûpla anlatır. Şeytan’ın yahut başka yorumlara göre kıyametten hemen önce ortaya çıkacağına inanılan Deccal’in ne şekilde görüneceğini ve insanlığı nasıl birbirine düşüreceğini yazar ve yaratığın sayısının, daha doğrusu "rakam karşılığının" "666" olduğunu söyler.
Ortaya zamanla Aziz Yuhanna’nın vahyini anlattığı bu faslı temel alan çok sayıda kıyamet teorisi atılmış, 666 sayısı birbirinden değişik şekillerde yorumlanmış, bu sayı etrafında sayısız komplo teorileri yaratılmış, konu zamanla filmlere bile konu olmuş ve "666", dünyanın en esrarlı, hatta dindar Hristiyanlar arasında en korkulan kavramlarından biri haline gelmiştir.
İşte, 666 kavramını temel alarak yaratılan bu teorilerden bazıları:
Eski medeniyetlerde, her harfin bir sayı değeri vardır. İnternetin en bilinen kavramı olan "world wide web" ifadesinin kısaltması "www"de bulunan "w" harfi, İbrani alfabesindeki "vav" harfidir ve bu harfin sayı karşılığı da altıdır. Dolayısıyla, üç adet altıdan meydana gelen internet adresi, doğrudan doğruya Şeytan’ın adresidir.
Avrupa Parlamentosu’nun salonunda parlamenterlere ait olan koltukların her birinin bir numarası vardır ama 666 numaralı koltuk kimseye tahsis edilmemiştir ve boştur.
Avrupa Birliği’nin bayrağında daire şeklinde sıralanan 12 adet yıldız, Hazreti İsa’nın havarilerini temsil etmesinin yanısıra, ilhamını yine Yuhanna’nın Vahyi’nin 12. bábının Hazreti Meryem’den sözeden 1. áyetinden almıştır. Áyette, "Ve gökte büyük bir alámet, güneşle giyinmiş ve ayakları altında ay ve başı üzerinde on iki yıldızdan tacı olan bir kadın göründü" denmektedir.
Amerikan Hazine Bakanlığı’nın armasının en altında 666 sayısı yazılıdır ama bu sembolün armaya niçin konduğu meselesi, esrarını hálá korumaktadır.
Bilgisayar sistemlerinde ürün tasnifi ve fiyatları belirleme maksadıyla kullanılan barkod sisteminde sayıları gösteren çizgi gruplarının başında, ortasında ve sonunda yeralan çizgilerin herbiri altı sayısının işaretidir ve bütün barkodlarda 666, yani "Şeytan" yazılıdır.
Kudüs’ün merkezinin boylamı 31 derece 47 dakika kuzey, enlemi de 35 derece 13 dakika doğudur. Bu iki sayının altalta toplamından 666 sayısı elde edilir ve bu, kıyamet sırasında Deccal’in yahut Şeytan’ın Kudüs’te ortaya çıkacağının işaretidir.
Klasik ruletteki sayıların toplamı 666’dır, dolayısıyla rulet şeytan oyunudur.
Bunlar, Hristiyan dünyasında 1900 küsür seneden buyana yaşanan 666 çılgınlığının son örneklerinden sadece bir kısmı... Aynı konuda tarih boyunca neler düşünüldüğünü, nelere inanıldığını ve ne korkular yaşandığını da varın, siz hesap edin...
Ama, şimdi işin bir başka tarafı daha var: Bild gazetesinde ortaya atılan iddia hakikaten doğruysa, yani bundan neredeyse 2 bin sene önce bir tercüme hatası yapılmışsa ve "666" kavramı aslında "616" ise, Hristiyan dünyasında asırlardan buyana yaratılan efsanelerin nasıl büyük bir gümbürtüyle çöktüğünü ve şimdilerde bizde de ortaya çıkan komplo teoricilerinin ne kadar boş işlerle uğraştıklarını hep beraber görecek ve çok eğleneceğiz.
Beklenen ’Deccal’ acaba Prens Charles mı?
ESKİ kültürlerde, alfabenin her harfinin bir sayı değeri vardır. Kelimeler, kendilerini meydana getiren harflerin değerlerinin toplamı olan sayılara karşılıktırlar. Benzer bir sistem bizde de vardır ve "Ebced" adını alır. Bu sistemlerde kelimelerden varılan sayıların yorumlanmasıyla bazı gerçeklere ulaşılmasına çalışılırken, bazen sayıların hangi kelimeleri yahut isimleri kasdettiği üzerinde çaba sarfedilir.
İşte, Hristiyan dünyası, İncil’de 666 kavramıyla kimin kastedildiğini anlayabilmek için asırlardan buyana uğraşıyor ve bu iş için eski Yunan ve İbrani alfabesindeki harflerin sayı karşılıklarından istifade ediyor.
Yunan ve İbrani alfabelerindeki harflerin sayı değerleri şu şekildedir ve bu sıralama, bir çeşit "Hristiyan Ebcedi"dir.
Batı, yüzyıllardan buyana bu sistem çerçevesinde, Yuhanna’nın Vahyi’nde 666 sayısıyla sembolize edilen ve "Şeytan", "Deccal" ve "Anti-İsa" olarak yorumlanan ismin kim olabileceğini bulma çabasında. İsimlerindeki harflerin sayı değerlerinin toplamı 666 tutan bazı Roma İmparatorları "Deccal" ilán edilirken, 666 ile Hazreti Muhammed’in isminin Yunanca yazılışı arasında bile bağlantı kurulmasına çalışıldı.
Bu konuda şimdi varılan son nokta, İngiltere veliahdı Prens Charles’ın "Şeytan" olup olmayacağı tartışması... Zira, prensin resmi unvanı olan "Prince Charles of Wales" kelimelerindeki harflerin sayı değerlerinin toplamı tam 666 tutuyor!
İncil’in korku filmini andıran 666 áyetleri
"YUHANNA’nın Vahyi" isimli fasıl, İncil’in üslup bakımından en renkli, en heyecan verici kısmıdır ve kıyamet alámetlerinin anlatıldığı metin, sanki gerçeküstü bir film gibidir.
İşte, "Yuhanna’nın Vahyi"nde Şeytan’ın sembolü olduğuna inanılan "666" kavramının geçtiği 13. bábın 11.-18. áyetleri:
"Ve yerden çıkan bir başka canavar gördüm; ve kuzu gibi iki boynuzu vardı ve ejder gibi söylüyordu.
Ve birinci canavarın bütün saláhiyetini onun önünde kullanıyor. Ve yeryüzünü ve onda oturanları ölüm yarası iyi edilmiş olan birinci canavara secde ettiriyor.
Ve insanların önünde, hattá gökten yeryüzüne ateş indirecek kadar büyük alámetler yapıyor.
Ve kendisinde kılıç yarası olup yaşamış olan canavara bir suret yapmalarını yeryüzünde oturanlara söyleyerek, canavarın önünde yapmak için kendisine verilmiş olan alámetler sebebiyle, yeryüzünde oturanları saptırıyor.
Ve ona, canavarın sureti söylesin, ve canavarın suretine tapmayanların hepsi öldürülsün diye, canavarın suretine nefes vermeğe kudret verildi.
Ve küçüklerin ve büyüklerin, ve zenginlerin ve fakirlerin, ve hürlerin ve kulların hepsine, sağ elleri yahut alınları üzerine, onlara damga vurduruyor.
Ve canavarın adı, yahut adının sayısı damgası kendisinde olmazsa, kimseye alışveriş ettirmiyor.
Hikmet buradadır. Anlayışı olan, canavarın sayısını hesap etsin; çünki insan sayısıdır, ve onun sayısı altıyüz altmış altıdır."