Paylaş
Yunanistan'da muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi'nin Genel Başkanı Karamanlis ile en yakın adamı ve basın sözcüsü Aris Spilyotopulos arasında varolduğu iddia edilen ilişkiyle ilgili dedikoduları Hürriyet'e maletmeye çalışan bazı Yunanlı meslekdaşlar kendi tarihleriyle ilgili bazı ana kavramları unutmuş görünüyorlar: Meselá eski Yunan'da ilişkinin ‘‘erkek adam erkek sever’’ temeline dayandığını, Girit'in meşhur ‘‘halka’’sını ve ‘‘Yunan usulü’’ deyiminin nereden kaynaklandığını...
Yunan gazetelerinden bazıları hızlarını hálá alamadılar ve Hürriyet'e veryansın etmeye devam ediyorlar. Kabahatimiz, önde gelen Yunanlı bir politikacı hakkında Atina'da aylardır konuşulanları nakletmemiz. Onların büyük bir iştahla yazdıkları haberler bizde de çıkınca, Hürriyet kimi Yunan gazetelerinin gözünde birdenbire hedef oluverdi.
Karamanlı’nın YEĞENİ
Atina'da son haftalarda günün en önemli konusu olan hadiseyi hatırlatayım: Yunanistan’ın sábık cumhurbaşkanı olan ve aslen Karaman taraflarından gelen Konstantin Karamanlis’in yeğeni ve muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi'nin şimdiki lideri Kostas Karamanlis ile partisindeki en yakın adamı olan ve basın sözcülüğünü de yapan Aris Spilyotopulos sadece siyasette değil, özel hayatlarında da ‘‘çok yakın’’ imişler. Bu yakınlık ánında Yunan basınının diline düşmüş ve Karamanlis ile Spilyotopulos hemen her yerde konuşulur olmuş. Parti birbirine girmiş, suçlananlar kendilerini suçlayanları ‘‘müfterî’’ diye mahkemeye verip tazminat istemişler.
Şu sıralarda Atina'nın gündemini meşgul eden ama faturası Yunan basınının bir kesimi tarafından Hürriyet'e çıkartılmaya çalışılınca Ertuğrul Özkök'e geçenlerde ‘‘Böyle bir histeri görmedim’’ diye yazdıran tartışmanın ana hatları, işte böyle.
Ben tartışmayı başından sonuna kadar takip ettim ve bazı Yunan gazeteleri oklarını durup dururken Hürriyet'e çeviriverince açıkçası bir hayli şaşırdım. Zira ‘‘Hürriyet iftira ediyor, bizde böyle işler olmaz’’ diyenler böyle demekle kendi tarihlerinden habersiz bulunduklarını, hatta antik kültürlerini bile bilmediklerini gösteriyorlardı. Dolayısıyla bu gazeteleri kendi kültürlerinin bazı ‘‘temel konularında’’ kısa da olsa bilgilendireyim dedim.
İşte, geleneksel Yunan kültürünün en önemli konularından olan böylesine işler hakkında madde madde birkaç not:
‘ERKEK ADAM ERKEK SEVER’
Bu ifade, eski Yunan aşk kültürünün temel kavramıdır. Antik Yunan erkekleri için kadın sadece çocuk yapmaya yarar, aşkın ve ilişkinin vasıtası ise yalnızca erkeklerdir. Onlara göre bu şekildeki ilişkiler son derece normaldir, normalden de öte yasalarla korunmuştur ama bir istisnası vardır: Büluğa ermemiş erkek çocukla ilişkiye girmek. Böyle bir ilişki suçtur, cezası idamdır ve bu madde eski Yunan'ın meşhur devlet adamı Solon tarafından hazırlanmış olan Atina yasalarına açıkça yazılıdır.
TEKERLEĞİN TEMELİ
Antik Yunan kültüründe fahişelik kurumlaşmış bir meslektir, bu meslekte cinsiyetin farkı yahut önemi yoktur. En revaçta olan erkek fahişeler Giritli olanlardır ve çocukluk yıllarından itibaren özel bir eğitimden geçirilmişlerdir. Eğitimin temeli, fizikseldir: İleride mesleklerini icra ederlerken yani ‘‘ghynekotos’’luk yaparlarken zorluk çekmelerinin önüne peşinen geçmek. Bunun için, bir taraflarına içi boş bir halka takılıp ‘‘alışmaları’’ sağlanır. Böylelikle mesleğe sadece psikolojik değil, fiziki olarak da hazır hale getirilirler. Türkçe'ye de geçmiş olan ‘‘halka’’ yahut ‘‘tekerlek’’ kavramlarının temeli, işte eski Yunan'daki bu uygulamadır.
SANATIN HER DALINDA
Solon'un yasallaştırdığı bu ilişki eski Yunan sanatının hemen her dalında birbirinden kıymetli eserlere konu olmuştur. Meselá düşünce tarihinin büyük ismi Sokrates'in hem öğrencisi hem sevgilisi Platon'la yaptığı derin sohbetler ve bu sohbetlerde sözü edilen aşklar, bugün dünya kültür tarihinin en seçkin yazılı kaynaklarındandır. ‘‘Erkek adam erkek sever’’ kavramının plastik sanatlardaki en bilinen yansıması ise bilgisayarla sansürlemek zorunda kaldığım bazı örneklerini şimdi bu sayfada gördüğünüz antik Yunan vazolarındaki desenlerdir.
‘Yunan stili’
Bunlar, geleneksel antik Yunan kültürünün temel kavramlarından olan ve modern psikiyatriye de geçen bahislerden sadece birkaçı... Batı argosuna ‘‘Yunan stili’’ diye yerleşen ifadenin temeli de eski Yunan'ın örnekleri ciltler dolduracak kadar bol ve zengin olan işte bu merakı...
Ve, Atina'da dillerden düşmeyen dedikoduları bize maletmeye çalışan Yunanlı meslekdaşlara küçük bir soru: Sizde eskiden ‘‘Sta paparia mou!’’ gibisinden bir söz vardı, bilmem doğru mu hatırlıyorum?
Sábık başbakanın kuzeninden
‘yumuşacık geceler’ tarihi
Yunanistan'ın eski başbakanı Konstantin Miçotakis'in kuzeni olan Mary Koukoules, saygın bir entellektüeldir. Kültür, kültür tarihi, folklor, Yunan şehir folkloru ve özellikle de Rebetika denilen müzik türü hakkında sadece Yunanistan'ın değil, dünyanın önde gelen uzmanlarından sayılan Elias Petropoulos'la evlidir ve bazan müşterek, bazan da ayrı ayrı çok sayıda eser vermişlerdir.
‘‘Loose-Tongued Greeks’’ yani ‘‘Boşboğaz Yunanlılar’’, Mary Koukoules'in en önemli kitaplarından sayılır. Eser ‘‘Yunan erotik folklor antolojisi’’dir ve taaa Truva savaşları zamanından bugüne uzanan binlerce sene boyunca yazılıp söylenmiş şiirlerle, tekerlemelerle, bilmecelerle doludur.
Folkloron bu alanına merakınız varsa, meselá Sokrates'in Platon'a verdiği ‘‘başka türlü’’ dersleri, Tanrıça Hera'nın maceralarını yahut Truva Savaşı'nın gece sahnelerini öğrenmek, özellikle de Karamanlis ile Spilyotopulos arasında varolduğu iddia edilen yakınlığın tarihi hakkında bilgilenmek isterseniz Koukoules'in kitabını bulun ve okuyun. Aslında ‘‘Bulun’’ değil, ‘‘Bulabilirseniz’’ demem daha doğru, zira ‘‘Loose-Tongued Greeks’’ elyapımı káğıda sadece 303 adet basılmış son derece nadir bir kitaptır, çok kıymetlidir ve temini bir hayli zordur.
Çok küçük bir ihtimal de olsa günün birinde elinize geçtiği takdirde kıymetini bilmeniz için bendeki nüshasının kapak fotoğrafını veriyorum.
Paylaş