Paylaş
“Sn. Kösle. Çok merak ediyorum. Mudanya İskelesi’ndeki bu çirkin boruya ve çirkin komşularına neden müdahale edilmiyor? Bilginiz var mı? Saygılarımla.” Evet bu konuda bilgim var. Onlar Mudanya Denizi’nin tapulu malları olmasından dolayı müdahale edilmesi suçtur (!).
YIL BİTMEDEN ÇARE BULUNSUN
Abonemiz Üroloji Uzmanı Op. Dr. Ruhi Göre’nin e-postasını sizlere aktarıyorum. “Karanlığa teslim olmak nedir bilir misiniz? Bilmenizi de istemeyiz ama maalesef biz biliyoruz! İlgili kurum olan UEDAŞ’a yapmış olduğumuz şikayetlerimizin yanı sıra köşenizde de sık sık yayımladınız.
İLK ŞİKAYET 2016
Komşularımız olan okurlarınızın şikayetlerini de köşenizde okuyoruz. Adresimizi anlatmayı mı beceremiyoruz? Nilüfer İlçesi Beşevler, Konak Mahallesi Denizyıldızı ve Kıymet Sokak. Aydınlatma direkleri yok; korkuyoruz, mutsuzuz! Denizi değil ama yıldızı görüyoruz! Sanırım ilk şikayeti 2016 yılında yayımlamıştınız. Ardından bir çok şikayet… Derken köşenizde okuduk yine. UEDAŞ’ın ilgili şikayetimizi haklı bulduğunu ve 2018 yılında direklerin dikileceği bilgisini yayımlamıştınız! Bu açıklamanız sonrasında sevindik elbette. Köşenizde sık sık UEDAŞ’ın misyonu ve vizyonu gereği olarak vatandaşın haklı isteklerine karşılık çözümler sunduğunu da yazıyorsunuz. Çözüme bir örnek dersem; en son olarak Bademli Mahallesi’ndeki eğik direğin düzeltilmesi olayını örnek gösterebiliriz. Ancak bize gelince sorunumuz bir türlü giderilmedi. ‘Yapacağız’ diye söz veren ilgili yetkililer nerede? 2018’in bitmesine çok az bir süre kaldı! Umarım bizim sorunumuza da yıl bitmeden bir çare bulurlar.”
İLGİNÇ DEĞİL Mİ?
Okurumuz Emekli Başkomiser Taner Sönmezocak: “İşaret etmiş olduğum bakımsız otluk alanların arasına bırakılmış olan PTT’nin, eski çağları anımsatan kalitesiz piramitlerinden sadece birisi bu! Bir anlam veremiyorum doğrusu! Merak ediyorum, oraya onlara ayda bir kişi mektup bırakıyor mu? Diyeceğim o ki; görsel kirlilik ve milli servet kaybı var ortada! İlginç değil mi? Saygılarımla.”
YOĞUN BAKIMDA YER YOK!
Okurumuz C. Yıldırım’a çok büyük geçmiş olsun diyerek e-postasını aktarıyorum: “Yıldırım İlçesi’nde ikamet ediyoruz. Annem dün aniden rahatsızlandı. 112 Acil hizmetinden faydalandık. Yapılan muayeneler sonucu annemin sağ beyninde ödem oluşmuş. Çok acil olarak yoğun bakım ünitesine yatırılması gerektiğini öğrendik. Sağ olsunlar 112 ekibi bizimle çok iyi ilgilendi. Bursa’daki hastanelerin hepsini aradılar. Yoğun bakım ünitesinde yer bulamadılar! En son olarak İnegöl İlçesi’nde yer bulduklarını söylediler. Ve annemi sabaha karşı 112 çalışanları ambulansla İnegöl’deki özel bir hastaneye götürdü. Şu an annem vücudunun yarısını kullanamıyor. Kendinde de değil. Koskoca şehirde boş yoğun bakım ünitesi olmasın… Söyleyecek söz bulamıyorum!”
Paylaş