Paylaş
Bilimsel bilgiler, şifalı otlar, hurafe sözler, sanal ve dijital aktarımlar… Bilinçli ya da bilinçsiz; hastalığa yakalanmamak için her duyulanı yapmaya başladık. Amaç belliydi. Bu hastalığa yakalanma ihtimalimiz çok ama çok düşükte olsa en basit ve en etkin korunma yönetimi olarak tarif edilen ve maalesef asıl amacını dahi bilmediğimiz maske - eldiven kullanımı en makulüydü. Ve onu da yaptık.
TAM BİR REZALET
Maskeleri, eldivenleri taktık. Sahaya çıktık. Bir müddet sonra kirlenen maskeleri ve eldivenleri; caddelerimize, kaldırımlarımıza, parklarımıza, yeşil alanlarımıza, çocuk oyun parklarımıza, sokaklarımıza, denizlerimize… Attık da attık… Haftalardır dikkatimi çeken bir rezaletti bu.
LÜTFEN EVİNİZDEN ÇIKMAYIN
Beş gün önce yani, 26 Mart’ta saat 21.39’u gösteriyordu. Bir ziyaretten geliyorum. Acemler Metro İstasyonu’nda, eldiveni ve maskesi içinde hazır olan metro asansöründen indim. Hava güzeldi... İşin en farklı tarafı da yollarda ne araç vardı ne de insan… Fırsattan istifade edeyim dedim. Evime gitmek için çoğunlukla; Bursa’nın elit ve yaşı ilerlemiş saygın büyüklerimizin ikamet ettiği adreslerden biri olan Zübeyde Hanım Caddesi’ni yürüyerek çıkayım dedim. Yürümeye başladım. Aman Allah’ım! Neredeyse; her adım başı caddeye, kaldırıma, yeşil alana atılmış olan ıslak mendil, peçete, eldiven ve maskeye burada da rast gelmeyeyim mi? Yazıklar olsun… Bu caddeye de bunu yaptınız ya… Benzeri yüzlercesi fotoğrafım daha var farkı adreslerden çektiğim. Ve üç tanesini; kamera kaydı ile kontrol altında tutulan adresten seçtim. İçinde bulunduğumuz şu zorlu dönemde, oluşması muhtemel risklerden bencilce kaçmaya ve korunmaya çalışanlara bir sözüm olacak. Amacınız Coranavirüse dur demekse lütfen sizler evinizden çıkmayınız. İyi insanlar, işte siz tam da bu duyarsızlar yüzünden ‘Evde Kal’ın lütfen. Çünkü bizi koronavirüs değil bu duyarsızlar öldürür.”
Paylaş