Paylaş
Geçtiğimiz haftaydı. Gezmek, piknik yapmak ve şehrimizdeki yaşam alanlarımızda kalmayan o özümüz olan toprağın ve bulunmayan yeşilin kokusunu almak ve tüm bunları yaparken de stres atmak için sabah 8.00’de ailecek Atatürk Kent Ormanı’na gitmiştik. Nilüfer ilçemizde olan ve sorumluluğu Büyükşehir Belediyesi’nde bulunan ormana giriş ücreti olan 8 lirayı ödeyerek girişimizi yaptık.
HER YER ÇÖP!
Sonra ailecek dağılarak en temiz masayı seçtik! Oturma hazırlıklarımızı yapmadan önce çevreyi süpürmek zorunda kaldık. Süpürdüğümüz çöpleri yanımızda getirdiğimiz battal boy poşetlere koyduk. Öğleye doğru, bir kapısının önü de atıl duruma düşürülmüş olan binlerce liralık demir malzemeyle kapatılmış olan bakımsız tuvalete gittik. Görevli “Ücret 1 buçuk lira” dedi. Vay be... Girişe 8 lira, tuvalete girmek de artı parayla! Çok şaşırdım açıkçası. Bir şeyi test etmek için tuvalet girişinde bulunan görevliye ‘Param yok. Ne yapacağım’ dedim, “Paran yoksa giriş de yok” cevabını aldım...
BAKIMSIZ KAZANÇ MERKEZİ
Sonra bir gözlem yaptım. Ahalinin birçoğu bu parayı ödemektense istikametlerini ağaçların sık olduğu yöne doğru çevirdiklerini tespit ettim! Beş kişi olsan ve gün boyunca iki kez tuvalete gitsen 15 lira! Az para değil. Basın, polis, zabıta, engelli kimliği gibi bazı hakları olanların dahi ücretsiz giriş yapamadıkları bir çöplükten, yani Atatürk Kent Ormanı’ndan bahsediyorum! Vaziyet o ki burası bir kazanç merkezi olarak görülüyor gibi! Binlerce kişiden alınan ücret sonrası ücretli tuvalet ise pis mi pis..!
HER HALİYLE REZALET
Ne derseniz deyin. Güzel yanı da yok değil(!) Pis, rezil ve kirli masaları, artı oturma banklarını kullanmak bedava ama! Ormanın muhtelif yerlerine sunulan çeşmelerin tıkalı olan lavabolarıyla, ziyaretçilerin otoparkı bırakıp kendi arzularına göre araçlarını gelişigüzel park etmesi sebebiyle trafik kaosunun yaşandığı ortamıyla, bakımsızlığıyla, tertipsizliğiyle, toplanmayan çöpleriyle, vesaire vesaire...
KONTROLÜ NEDEN YAPILMAZ?
Bu esnada şehir merkezinde her alanda rast gelebileceğiniz atıl durumdaki kilitli taşlardan burada da var! Günün tek güzel görseli buydu! Çünkü taşlar, şehir merkezindeki caddelerde sokaklarda olduğu gibi mantar yerleşkesindeki haliyle dağınık vaziyette olmayıp paletlerin üzerinde tertipli ve düzenli istifindeydi!
Şimdi... Geçirdikleri evrim sonucu yaratığa dönüşmüş olan bazı insanların buralara da gelmiş olması pek sürpriz değil! Ancak; bu işlerin takibini, tertibini, düzenini, disiplinini, kontrol edip kontrol ederken de disiplini sağlamak için vazife ve yetki almışların bunu başaramamaları gerçekten tam bir sürprizdir!
SELAM OLSUN!
ADININ açıklanmasını istemeyen sebze - meyve satıcısı olan esnaf kardeşimiz “Yakışıyorsa sözüm yok” diyor ve ekliyor: “Bu boş tarla (!) Osmangazi ilçesinde olup bir sergi yerini satın almak için 2 - 3 daire parası vererek sahip olabileceğiniz dolayısıyla Bursa’nın en pahalı sergilerine ev sahipliği yapan tarihi Reyhan Pazarı’ndadır. (Hoşgör Sokak) Her gün on binlerce vatandaşın alışveriş için uğradığı tek alan burası. Buradaki değersizliği buraya yakıştıranlara selam olsun!”
HÜRRİYET BURSA YAZIYOR, SORUNLAR ÇÖZÜLÜYOR
BAKIM ONARIMI YAPILDI
“HASTANE önünde bari olmasın’ başlıklı habere konu olan, Duaçınarı Mahallesi Doruk Hastanesi önünde bulunan bozuk kaldırımın bakım-onarımı ivedilikle yapılmıştır. Bilgilerinize sunarız. Yıldırım Belediyesi Koordinasyon İşleri Müdürlüğü.” Onarım işine başlamış olduğunuza şahit olan fotoğrafınız için de ayrıca teşekkür ederim Yıldırım Belediyesi.
Paylaş