Bizden sonraki kuşakları da düşünelim

Yaşadığımız yerleri son tüketici gibi, sadece bize aitmişçesine kullanıyoruz.

Haberin Devamı

Oysa bizden sonraki kuşaklara bu caddeleri, sokakları bırakacağız. Bizden 50 yıl sonra yaşayacakları da düşünmeli, onlara kullanabilecekleri, değerlendirebilecekleri boş alanlar sağlamalıyız. Göremeyeceğimiz insanlar bizi saygıyla, sevgiyle anmalı.
Sokakları evimiz gibi düşünmeli, sahiplenmeliyiz. Şehirleri siyasete kurban etmemek lazım...”
Yaşadığımız yerlere bakışımı özetleyen bu cümleler, salı günü bir grup Göktürklü ile beraber öğlen yemeğinde buluştuğumuz Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken’e ait.
Bir belediye başkanı ile aynı dili konuşmak, kent kültürü hakkında benzer şeyleri düşünmek insanı gelecek için umutlandırıyor. Göktürk’le ilk tanışmam, kızımıza ilkokul ararken oldu. Henüz doğru dürüst yolu, belediye otobüsü seferi, taksi durağı yoktu.
Eğitim anlayışını, öğrenciye bakışını beğendiğimiz için Levent’ten en az 45 dakika süren gidişi de göze alarak Göktürk’teki okula kaydını yaptırdık. Kızımız mezun olduktan sonra da buraya taşındık. Köy, belediye ve mahalle oluş süreçlerini, şehirden doğaya kaçış olarak yeni oluşan bir yaşam alanının nasıl beton yığınına dönüştüğünün de bu arada şahidi olduk.
Her şeye rağmen Göktürk’te yaşamayı seviyorum. 15 yıldır da buradayım. Ama biz yeni yerleşikler -ki büyük bir çoğunluğu iyi eğitimli ve üst orta gelir grubunda- yaşadığımız yere sahip çıkmıyoruz. Özellikle çevremize karşı hoyrat davranıyoruz. Kaldırımlar, duvar kenarları, otobüs durakları çöpten geçilmiyor.
Belediyenin sorumluluğunda olan eksikler de hiç az değil. Kaldırımlar bozuk, yeşil alanlar yetersiz.
Ancak yeni başkanın yapacaklarından umutluyum.
Çünkü Deniz Köken profesyonel bir belediyeci. Bir süre bankacılık yaptıktan sonra belediyeciliğe geçmiş. Göktürk, Antalya, Erzurum ve Gaziantep’te genel sekreterlik yaptıktan sonra Göktürk’ün bağlı olduğu Eyüpsultan Belediye Başkanlığı’na adaylığını koymuş ve kazanmış.
Eyüp’ün geneli için de Göktürk için de yapmak istediği çok şey var. Bunlardan biri de yakında açılacak olan kapalı yüzme havuzu.
Umarım o başarılı olur, bizler de daha müreffeh, daha temiz bir Göktürk’te yaşarız.
Kim bilir belki köy içinde daha az araba kullanır, çöpümüzü sokaklara daha az atarız...
KÜLTÜR SANAT VE SPOR MERKEZİ
Belediyeye bağlı Göktürk Kültür ve Sanat Merkezi de birçok başarılı projeye imza atıyor. Çocuklara ve gençlere ücretsiz enstrüman dersleri veriliyor. Tiyatro, resim atölyeleri düzenleniyor. Kadınlar girişimcilik seminerlerine katılabiliyor.
Merkezin sorumlusu Elif İncekara, pandemi sırasında toplu etkinliklere ve derslere ara verdiklerini, öncesinde ise 200 öğrenciye 08.00- 22.00 arasında çalışma ve etkinlik ortamı sağladıklarını anlatıyor. Şimdi ise tüm etkinliklerini açık havaya kaydırmışlar.
Özgecan Parkı’nda pilates, yoga gibi spor faaliyetleri yapılıyor. Uzmanlar yönetiminde bisikletli yoga eğitim tekniği ile denge çalışması ve yaş sınırı olmadan bisiklete binme dersleri veriliyor.

Haberin Devamı

İstanbul Caz Festivali

Haberin Devamı

Uzun yıllardır birçokları gibi benim için de temmuz ayı Caz Festivali demekti. Yaz tatillerimizi bile konser programına göre ayarlardık, kaçırılmaması gerekli konserler olduğunda. Covid-19 salgını sonrası birçok şey gibi festival geleneği de değişti. İKSV’nin 27 yıldır düzenlediği İstanbul Caz Festivali bu yıla özel 2-14 Eylül tarihleri arasında İstanbul’un Şişli Habitat Park, Beşiktaş Sanatçılar Parkı ve Beylikdüzü Yaşam Vadisi gibi yerlerinde açık havada yapılacak...

Organik ürün tüketimi artıyor

Covid-19 döneminde beslenme alışkanlıklarımız da değişti. Ne yediğimize daha çok dikkat eder olduk. Sabri Ülker Vakfı’nın son yaptırdığı araştırmaya göre organik ürün alışverişi oranı yaklaşık yüzde 40 artmış.
Ben de uzun süredir alışverişlerimi organik marketlerden ya da organik ürünlere de yer veren Kemer Country Bol Pazar’dan yapıyorum.
Ancak sebze meyve gibi organik ürünler iyi tarım uygulaması ürünlerle yan yana sergileniyorsa kafa karışıklığı yaratabiliyor. Ben bu gibi durumlarla karşılaştığımda genellikle yetkililere bildiriyorum. Kanyon AVM’nin en alt katında Datça Murat Çiftliği işbirliğiyle kurulan Organikanyon’da da böyle bir sorun vardı.
Şimdi tezgahların ayrımı daha net görülecek şekilde düzenlenmiş. Artık satış elemanlarını soru yağmuruna tutmadan içimiz rahat şekilde alışveriş yapabileceğiz.

Haberin Devamı

Cadde’ye yeni bir pub

Yeme-içme sektöründe yurtdışından konsept ithal edip başarılı olanların sayısı az.
Teoman Hünal’ın İngiltere’de mimarlık eğitimini tamamlayıp Türkiye’ye döndükten sonra, ilkini 30 yıl kadar önce Ataköy Marina’da açtığı The North Shield Pub bu az sayıdaki başarılı örnekten biri.
Eşi Lale Hünal ile yarattıkları North Shield’lere bugün Türkiye’nin pek çok yerinde rastlamak mümkün.
Şubelerin mimari tasarımını ve dekorasyonunu kendisi gibi mimarlık eğitimi almış büyük kızı Seda Bilgin yapıyor, şef Esen Hünal da menüleri hazırlıyor.
Geçtiğimiz günlerde bugüne dek denemedikleri farklı bir ortaklık yapısıyla Bağdat Caddesi’nde yeni bir şubeleri açıldı.
Hünal’lar bu kez mekânın sahipleri inşaat sektöründen olan üç ortak Bülent İnceoğlu, Zafer Nuhoğlu ve Ahmet Tez’in ısrarlarıyla işletmeci ortak olarak ekibe katıldı.
Pub’ın Caddebostan’a değer katacağına hiç kuşkum yok. Şef Esen Hünal’ın buraya özel milföy hamuruyla servis edilen biralı et yahni yemeği için bile gidilir.

Yazarın Tüm Yazıları