Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Le Canard Enchaine dergisine yaptığı, "Ne dedikleri umurumda değil. 12 yıldır Elysee’de bir dede (eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac) ile ninenin oturmasına alışmışlardı. Benimse yeni bir tarzım var. Herkesin buna alışması gerekiyor" açıklamasıyla dikkat çekti.
Sarkozy’nin, her şeyi, first lady’liği elinin tersiyle iten eski eşi Cecilia Sarkozy’ye inat yaptığını düşünenler de az değil.
Aslında bize Sarkozy gibi cumhurbaşkanı değil, Pierre Sarkozy gibi bir evlat lazım.
Niye mi?
Sarkozy’nin 22 yaşındaki oğlu Pierre’nin, babasını en ağır dilde eleştiren hip-hop’çıların başında gelen Poison’a şarkı sözü yazdığı ortaya çıktı da ondan.
Fransa hakikaten özgürlükler ülkesi. Bir tarafta kimseyi takmayan cumhurbaşkanı, diğer tarafta onu eleştirmekten korkmayan bir evlat...
Komedi seviyesi aşağıda
Cem Davran, Yeni Şafak gazetesinde çıkan röportajında "10 yıl önce çok rahat komedi yapıyorduk televizyonlara ama şimdi halkın bizi anlama seviyesi iyice aşağılara indi" demiş. Biz CNBC-e, Digiturk kanallarında yayınlanan IQ’su yüksek diziler ve korsan VCD-DVD furyasıyla Türkiye’de zor beğenen, kaliteli bir izleyici kitlesinin oluştuğunu sanıyorduk. Meğer yanılmışız.
Delgado solcu çıktı
Genellikle ilgi alanları arabalar ve mankenler oldukları için futbolcularla yapılan röportajlar, sıradan, basmakalıp açıklamalardan oluşur. Yabancı futbolcular ise gurbet elde oldukları için "Kulübümüz Avrupa ayarında", "Başkanımız çok büyük" tarzında gaz verici konuşmalar yaparlar.
Ancak azınlıkta da olsalar bazıları ezber bozar. Tıpkı Beşiktaş dergisine konuşan Arjantinli Matias Delgado gibi. Delgado, Ernesto Che Guevara’nın doğduğu kent olan Rosario’da gözlerini açtığını belirterek söze başlamış. Ardından da, Arjantin’deki cunta döneminden yargısız infazlara kurban gidenlere ve Latin Amerika ülkelerinde uygulanan politikalara kadar birçok konuda harbi açıklamalar yapmış. İşte bu röportajdan bir kesit: "Her şey ABD’nin Latin ülkelerinde uyguladığı politikaların eseri. Latin ülkeleri biraz uyanabilse, birleşerek borçlarını ödeyebilseler, ABD zaten ABD olmaz. Ama bu hiçbir zaman olmayacak. Çünkü oradaki bazı insanların da bu işine gelmiyor." Çarşı, Delgado için nasıl bir tezahürat besteleyecek doğrusu merak ediyorum.
Avusturya taraftarı neden EURO 2008’den çekilmek istiyor
Tanıl Bora, Radikal’deki köşesinden yazdı. Avusturyalı futbolseverler, milli takımlarının, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası’na ev sahibi klasmanından direk katılmasının futbol adına büyük bir haksızlık olduğunu ve finallere katılma hakkından feragat edip yerini gruplardaki en iyi üçüncüye devretmesini istemişler. Hatta açık bir mektup kaleme alıp, imza kampanyası başlatmışlar.
İşte o mektup: "Sevgili Avusturyalı futbolsever. Sen futbola bağlısın. Bir serbest vuruş ustaca doksana falsolandırıldığında hayranlıkla yerinden sıçrarsın. Kısacası, güzel olan her şeyi seversin bu muhteşem sporda. Demek oluyor ki, Avusturya Milli Takımı’nın karıştığı bir maç, seni derin depresyonlara sevk ediyor. Çünkü milli takımımızın çıktığı çim dörtgenlerde bu şeylerin gerçekleşme sıklığı, dünyaya bir meteorun düşme ihtimalinden daha fazla değildir."
Şaka gibi ama gerçek. Şu ana kadar 10 bin imza toplanmış.
n "Dünyanın en iyi yatağında yatmaya benziyor."
(Amerikalı futbolcu Tomy Brand, dünyanın en çok kazanan mankeni Gisele Bündchen ile geçirdiği geceyi özetlerken...)
n "Eskiden pazarcı esnafı kış günü limon sandıklarını kırıp yakardı, şimdi elektrikli ısıtıcı kullanıyorlar."
(Enerji Bakanı Hilmi Güler, Türkiye’de elektriğin ucuz olduğuna dair örnek gösterirken...)
n "Hanımları eğitin, eşlerinin gelirini bilsinler, her şeyi istemesinler."
(Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, yüksek çıkan enflasyon rakamları sonrasında çözüm önerileri sunarken...)
n "Bir ay önce ABD’den getirdiğim bir ilaçla sigarayı bırakmaya çalışıyorum. Ancak 28 gün oldu hálá bırakamadım. İlaç abuk subuk rüyalar gördürüyor. Bakınız, bir tane söyleyeyim size: Sayın Genel Başkanımız bir bakıyorum baş ucumda beliriyor. Davidoff sigarasından karton karton ikram ediyor. CHP seçimin galibi gelmiş, öyle, rüya bu. Rüyama kızmayın."
(AKP Milletvekili Mahmut Durdu, Meclis’te sigarayı bırakmanın nasıl zor bir şey olduğundan dert yanarken...)
n Helin Avşar: "Eksik yemek tarifi verenleri, yanlış yol tarif edenleri, spora altın saatle gelenleri, tam sivilcemi sıkacakken ’Dur yapma’ diyenleri görmek istemiyorum."