Sosyal girişimci

Süreç içinde tezgahta sakız da satar jilet de. Küçüklüğünden beri elektrik-elektronik merakı ise Raşit Dursunoğlu’nu üniversite için 2008’de Erzurum’dan İzmir’e getirir. Dokuz Eylül Elektrik Elektronik Mühendisliği’nde okur. Raşit Dursunoğlu, üniversitenin ardından özel bir şirkette mühendis olarak kariyerine yön verir, 2018’de ise kendi hikayesini yazmak için yollara düşer. Mesleğinden ziyade ticarete odaklanır ve gülyağı, haşhaş gibi ürünlerin ihracatına başlar. Hayatındaki en büyük dersi kadınları dinleyerek alan Raşit Dursunoğlu, kadınlar için adil ücret ve haklar noktasına odaklanır. Ve İzmir’de Moncvas doğar. Bugün Hindistan’daki dul kadınların yaptığı etnik çantaları global pazarlara sunmak için mücadele veren Dursunoğlu’nun gündeminde üretimin bir ayağını Türkiye’ye de taşıyarak üreten kadınların eşit haklara kavuşması var.

RAŞİT Dursunoğlu... Üniversite yıllarında hibe alamayan birçok projesi olsa da mücadele etmekten vazgeçmeyen bir isim. Üç yıllık profesyonel hayatın ardından kendi hikayesini yazma noktasında ise üreten kadınların adil ücret ve haklar elde etmesi için koşturan sosyal bir girişimci. Pialer’in kurucusu ve Moncvas markasının yaratıcısı Raşit Dursunoğlu ile hem girişimcilik serüvenini hem de gelecek planlarını konuştuk. Erzurumlu esnaf bir babanın 5 çocuğunun 2 numarası olan 1991 doğumlu Raşit Dursunoğlu, kariyer yolculuğuna çok küçük yaşta başladığını söyleyerek, şunları paylaştı:

SAKIZ DA SATAR JİLET DE
“6 yaşında inşaatın temel betonunu suladım. Arada tezgahta sakız, jilet sattım. Bir şeyler öğrenmek adına tüm bunları kendi isteğimle yaptım. Farklı şehirler ve insanlar tanımak isteğiyle de liseyi üç ayrı kentte okudum. Küçüklüğümden beri, elektrik ve elektroniğe karşı büyük bir merakım vardı. Bu uğurda kumandalı araba, hırsız alarmı gibi çalışmalarım oldu. Bu merakla da üniversite için yaptığım 7 tercihin hepsi elektrik-elektronik mühendisliğiydi. Ve bu tercihle 2008’de Erzurum’dan İzmir’e geldim. Dokuz Eylül Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği’ni kazandım.”

PROJELERİ DESTEK ALAMADI
Yedi yıl süren üniversite sürecinde boş durmayan Dursunoğlu, bir yandan İspanya ve Finlandiya’da üniversite projelerinde çalışır. Öte tarafta ise madenler için alarm sisteminden mobil elektrik üretimine kadar çeşitli projeler geliştirir. Dursunoğlu, “Hibe programlarının süreçleri uzun. Ama sizin tüm bu süreç boyunca yaşamanız gerekiyor. O dönem yaptığım projelerimin hiçbiri maalesef hibe alamadı. Ben de 2015’te mezun olunca özel bir şirkette mühendis olarak işe başladım. Çok iyi şartları olan bir yerde, güzel bir kariyerim vardı. Yunanlıların, ‘kendini bil, tanı’ sözünden hareketle yeni şeyler keşfetmek adına üç yıl süren profesyonel iş hayatıma nokta koydum” diyerek, girişimcilik için ilk adımı attığını söyledi.

TÜRKİYE TURUNDA BULDU
Şirketten ayrıldıktan sonra ilk etapta ne yapacağını bilmediğini söyleyen Raşit Dursunoğlu, o süreci şöyle anlattı:
“Büyük paralar biriktirememiştim. Herkes ihracattan bahsediyordu, ‘tamam ihracat ama ne ihracatı’ deyip elimdeki son parayla Türkiye turuna çıktım. Bütçem sıkıntıya düştü, bir ilden bileklik aldım diğerine sattım. Bu süreçte de ihracat yapmaya elverişi iki ürün buldum, gülyağı ve haşhaş tohumu. İzmir’de 2018’de Pialer’i kurdum. Bu iki ürünü önce yurtdışındaki arkadaşlarımın yardımıyla satmaya başladım. Zaman içinde de Kore, Çin ve Hindistan’a ihracat başladı. Hayatımdaki en değerli ders kadınları dinlemekti. Kadınlar isterse, bu dünyayı kurtarabilir. Ama hala kadınların bu gezegen için eşit söz söyleme hakları yok, eşit ücret bile alamıyorlar. Bu bana delice geldi ve Böylece Moncvas projesini başlattım.”

ETNİK ÇANTA
MONCVAS’ın esasında sosyal bir girişim hareketi olduğuna dikkat çeken Raşit Dursunoğlu, “Amacımız, öncelikli olarak dul kadınların etnik, kaliteli, organik tekstil ürünlerini elle ürettikten sonra bunları global markete ulaştırmaktı. Böylece bu kadınların aynı sektörde çalışan erkeklere göre eşit ücret ve eşit haklar almasını sağlamak istedik. Şimdi etnik, organik ve sürdürülebilir çantalarımız Hindistan’da üretiliyor. Bu çantalara tüketicinin isteğine göre baskı, boyama yapılabiliyor. Yani etnik Moncvas çantası kişiselleştirilebiliyor. Online satışlarımızın yanı sıra çeşitli moda siteleri, İstanbul ve İzmir’de 1’er adet olmak üzere pop-up store dediğimiz şekilde müşteriye ulaşıyor” diyerek Moncvas’ın hikayesini paylaştı.

 
ŞİMDİ SIRA
TÜRKİYE’DE

RAŞİT Dursunoğlu, Moncvas çantalar için workshoplar yapma planlarının olduğunu, tüketicinin çantasını istediği gibi boyamasını hedeflediklerini söyleyerek, gelecekle ilgili yol haritasını ise şöyle aktardı: “Moncvas gibi projeleri Türkiye’de de yapmak istiyorum. Türkiye’deki kadınların ürünlerini global markete taşıyıp, üreten kadınlara adil ücret ve haklar vermek amacındayım. Bunun için çalışmalarımız başladı. Mesela, Isparta’da köy evlerinde annelerimiz kendi gülyağlarını damıtıyorlar. Doğuda ehram kumaşı var. Bu kumaş işlenip etnik kategoride çok güzel yerlere ulaşabilir. Moncvas projesinin politikasıyla kadınları ön plana çıkararak ve eşit haklar sağlayarak diğer projelerimizi planlıyoruz. Çünkü eşit ücret ve eşit hak benim derinden bağlı olduğum ve doğrunun bu olduğu düşündüğüm bir konu.”