Paylaş
İBRAHİM Kandemir... Hayallerinin peşinden giden ve bunlar için mücadele eden bir isim. Birçok başarılı projenin arkasındaki yer alan gizli bir girişimci. Koala Production’un kurucusu olan İbrahim Kandemir ile hem kariyer yolculuğunu, hem hedeflerini, hem de 9 Eylül kutlamalarının perde arkasını konuştuk. 1982 İzmir doğumlu İbrahim Kandemir, ailevi nedenlerle hayatını Adana’da devam ettirdiğini paylaşarak, hikayesinin devamını şöyle aktardı:
‘KIZ VERMEZLER’ DEDİLER
“Müziğe ve sahnelere karşı büyük bir merakım vardı. İzlediğim konserlerde, ‘ben de bir gün böyle sahneler kuracağım’ derdim. O yıllarda bu merakımı yönetebileceğim bir üniversite ve bölüm olmadığı için lisenin ardından çalışma hayatına adım attım. Tabii ailem de ‘müzikle uğraşana kız vermezler’ diyerek, beni bu alandan uzaklaştırdılar. Ben de iş hayatına atıldım. En son Adana’da paketleme makineleri üreten bir firmada tekniker olarak çalışıyordum. Orada da kariyerimde iyi noktalardaydım.”
HOPARLÖR TAŞIYARAK BAŞLADI
İbrahim Kandemir, tekniker olarak çalıştığı süreçte kader ağlarını farklı şekilde örer ve bir basketbol oyuncusundan hoşlanır. Oyuncunun bulunduğu ortamda DJ’den şarkı istediğine tanıklık eden İbrahim Kandemir, bu DJ ile iletişim kurma yoluna gider. Kandemir, “DJ’in yanına gidip, ‘sizinle çalışmak istiyorum’ dedim. DJ bu teklifimi kabul etti ve ben aslında merakım da olan bir alana farklı bir şekilde giriş yapmış oldum. DJ ile tanıştıktan sonra onunla maçlara gidip gelmeye başladım. Hoparlör taşıyarak işe koyuldum. Tam da bu süreçte Ersay Üner ile yolum kesişti. O dönem Sezen Aksu ile çalışan ve aranjörlük yapan Mustafa Ceceli ile tanışmak istiyordum. O sırada Sezen Aksu’nun Adana’da konseri oldu ve Ersay Üner aracılığıyla Mustafa Ceceli ile tanıştım ve iyi de arkadaş olduk. Bir süre sonra Mustafa Ceceli de kendi albümünü çıkarma kararı aldı. Beni de İstanbul’a birlikte çalışmak için çağırdı” diyerek, Adana’dan sonra İstanbul macerasının başladığını aktardı.
JAMES BON’A SES TEKNOLOJİSİ
Mustafa Ceceli’nin prodüksiyon menajerliği ve stüdyo asistanlığını yapan İbrahim Kandemir, daha sonra Sertap Erener, Aşkın Nur Yengi gibi isimlerle de çalışır. İyi bir gelir elde ettiği süreçte Mustafa Ceceli’ye bir prodüksiyon şirketi kurmak istediğini aktarır. Kandemir, “Artık bu alanda kariyerimde iyi bir noktaya geldiğimi düşünüyordum. Birikmiş bir miktar parayla Adana’ya geri döndüm. 2011’de Koala Production’ı kurdum ama 6 ay hiç iş yapamadım. Ve bir gün arkadaşımla birlikte, bir yabancı ofisime geldi. Film çekiminde kullanılmak için bir aparata ihtiyacı olduğunu söyledi. Bir gün beklemesini rica ettim, ertesi gün istediği ürünü hazır etmiştim. Ben satışı düşünürken onlar kiralama yoluna gitti, iyi bir gelir elde ettim. Film ise James Bond-Skyfall idi. Bir ay diye planlanan filmin süresi 6 aya çıktı. Daha sonra başka ihtiyaçları daha oldu. Bunu da merkezi ezan sisteminden ilham alarak çözdüm. Bunun gibi kritik çözümlerimiz oldu ve iyi bir gelir birikimi sağlayınca da Türkiye’de Antalya, İstanbul, İzmir ve Ankara gibi kentlere de ofis açtık. Ben de bu süreçte doğduğum şehir olan İzmir’e taşındım. Bugün kentler arasında mekik dokuyarak prodüksiyon anlamında birçok başarılı işe imza atıyorum” diyerek, kariyerinde geldiği noktayı paylaştı.
DOKUZ EYLÜL KUTLAMASI
KOLEKTİF ÇALIŞMA ÜRÜNÜ
KENDİNİ sürekli geliştirerek bugün kadar Akdeniz Oyunları, EXPO Antalya 2016, İstanbul’un Fethi, Göztepe’nin Süper Lig’e çıkış kutlamaları, Fethi Ayasofya gibi birçok projede yer alan İbrahim Kandemir, en son 9 Eylül İzmir’in kurtuluşunun 100’uncu yılı kutlamalarında prodüksiyon tasarımcısı olarak görev aldı. Kandemir, 9 Eylül’ün kendisi için çok anlamlı bir çalışma olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
“İzmir’deki kutlamalar Türkiye prodüksiyon tarihinde yerli yapım olarak en büyük iş oldu. Bundan sonra çıta daha yükselecek. Türkiye’nin en büyük kutlamalarından biri, AB Kolektif yapısı altında gerçekleşti. Ben de projenin prodüksiyon tasarımcısı olarak yerimi aldım. Kolektif bir yapıyla alanında iyi isimler, bu iş için emek verdi. Müthiş bir kenetlenme yaşadık. Birlik ve beraberlik ruhuyla, rol model olacak bir çalışma ortaya çıktı. Bu kutlamalar yaklaşık 1 yıllık çalışmanın ürünü. 400’e yakın kişi görevdeydi. AB Kolektif yapısı altında yaklaşık 14 firma yer aldı. Sahne, 22 günde kuruldu. Bin 200 parça ışık, bin 500 metrekare led ekran, 142 kutu hoparlör, 21 bin metreküp scaff iskele ve 113 km kablo kullanıldı. 123 TIR malzeme geldi. Şimdi bundan sonraki hedefim ise Türkiye’de olimpiyat oyunlarını prodüksiyonunu tasarlamak.”
HAYALİNDE ŞİMDİ DE
DÜNYA LİSTESİ VAR
İBRAHİM Kandemir, yıllardır dünyada sektörü adına tüm ilerlemeleri yakınen takip eden bir isim ve gerekli teknolojileri projelerinde kullanmaya çalışıyor. Kandemir, “Depence2, vectorworks ve wysiwyg bilgimle gerçekleşmesi muhtemel etkinlik fikirlerini şov öncesi izlenebilir hale getirebiliyorum. Projelerde yer alan ses, ışık, görüntü, lazer, pyro ve su içerikli şovları kullandığım farklı yazılımlar sayesinde programlanabilir haliyle izlete biliyorum. Sahada olmak benim için büyük bir keyif, hayal ederek çizdiğin ve gerçeğe dönüşmesi için teknik detaylarını belirlediğin bir işin içerisinde olmak başka bir keyif, projelerimin kurulumlarında yer alıyor ve bu zevki yaşıyorum. İşime aşığım, bu duygu beni besliyor, sürekli yenilenme isteğiyle dolup taşmamı sağlıyor. Dünya listelerinde ismi olan, başarılı bir tasarımcı olabilme hayalindeyim” diyor.
KISA KISA
* Yaptıkları işi anahtar teslim bir organizasyon olarak tanımlayan İbrahim Kandemir, “Bize etkinlik fikriyle gelirler ve biz de o temaya uygun bir sahne ve ışık sistemi tasarlarız. Enerji altyapısını ona göre hesaplarız, sahnedeki dansçının makyaj ve kıyafetinden, İzmir’deki kutlamalarda yer alan atların yiyeceği elma ve havuca kadar her şeyi planlarız” diyerek, ekip ruhuna dikkat çekti.
* Hayaller kurarak bugünlere geldiğini söyleyen İbrahim Kandemir, “Hayallerim için de mücadele ettim. Koala dışında kurucu ortak olduğum XRT Studios, Pix Projects ile Etkinlik Yolda oluşumlarımız da var” diyor.
Paylaş