Öğrenci evinde yeşerdiler

Öğrenci evinin bir odasında özel dersle başlayan eğitim serüvenini, kurdukları Yeşeren Okulları’yla taçlandıran 4 öğretmen, ‘iyi bir gelecek için iyi bir insan’ felsefesiyle sektörde yerlerini aldı. 2015’te lise ve ortaokulla sektöre adım atan kurum, 2017’de bünyesine anaokulu ve ilkokulu ekledi. Okul, niteliksel büyümeyi hedefliyor.

Haberin Devamı

 

YEŞEREN Okulları... Özel eğitim sektörünün yeni aktörü gibi görünse de geçmişi dershane ve etüt merkezlerine dayanan bir kurum. “Yeni teknolojilere uyum sağlayan, insan haklarına saygılı, çağdaş, hoşgörü sahibi ve kültürlü bireyler yetiştirmeyi misyon olarak belirledik” diyen Yeşeren Okulları’nın kurucularından Onur Paydaş, Recep Karasu ve Rıza Hançer ile hem okulunun kuruluş hikayesini hem eğitimde uyguladıkları farklılıklarını hem de gelecek planlarını konuştuk.

Öğrenci evinde yeşerdiler

EĞİTİM KOÇU OLDULAR

Her şeyin üniversite öğrencisi oldukları yıllarda başladığını anlatarak söze başlayan Rıza Hançer, “Öğrenci evimizin salonunda, şimdiki ortaklarımızdan biri olan Ahmet Tiryaki ile matematik alanında özel ders vererek ilk adımı attık. 2006 gibi şu anki neslin eğitim koçlarına ihtiyacı olduğunu fark ederek, bu işe girme kararı aldık. İşimizi iyi yapınca da belirli bir çevre edindik. Sonra yollarımız Onur Paydaş ve Recep Karasu ile kesişti. Ve bu dörtlü, özel dersle başlayan süreci önce etüt merkezine sonra dershaneye taşıdı. Burada da sadece ders vermenin yanında öğrenciyle iyi bir iletişim kurduk ve başarılar gelmeye başladı. Dershanelerin kapatılma süreciyle, bir hayalimiz olan özel okulu hayata geçirdik. Ortaokul ve lise alanındaki tecrübemizle 2015’te bu iki alanda 126 öğrenciyle eğitim vermeye başladık. Bir yıl sonra bu sayı 300’e çıktı. 2017-2018 eğitim-öğretim döneminde ise anaokulu ve ilkokulu bünyemize ekledik” diyerek, Yeşeren Okulları’nın kuruluş hikayesini paylaştı.

Haberin Devamı

Öğrenci evinde yeşerdiler

YAŞAYARAK ÖĞRENİYORLAR

“Önceliğimiz öğrenciye okulu sevdirmek” diyen Onur Paydaş ise kurumun eğitim alanındaki farklarını şöyle paylaştı:
“Benim fizikçi, diğer üç ana ortağın ise matematikçi olması nedeniyle sayısalcı bir ağırlığımız var. Ama bugünün koşullarında tek bir alanda eğitim vermek söz konusu olamaz. Önceliklerimiz arasında yabancı dil var. 3 öğretmenimiz haftada 18 saat İngilizce eğitimi veriyor. Çağın bir diğer vazgeçilmezi ise bilişim. Çok iyi bir bilgisayar laboratuvarı kurduk. Öğrencilerimiz burada pil yaptı. Şimdi motorlu uçak yapacaklar. İşin içine robotik eğitim girecek. Kodlamayı öğrenecekleri bir yapı kurduk. Yaşayarak öğrenmelerini istiyoruz. Yeteneklerine göre sosyal aktivitelerimiz bulunuyor. Tüm bunları özgüven sahibi, disiplinli ve çalışkan birer birey olarak yapmalarını istiyoruz. Tabii, bir yandan mutlu olacakları ama sorumluluklarını da yerine getirecekleri bir yapıyı önemsiyoruz. Türkiye’de bir de sınav gerçeği var. Onun için akademik başarı olmazsa olmazımız.”

Haberin Devamı

Öğrenci evinde yeşerdiler

 

TİCARİ BAKANIN
DEVAMLILIĞI OLMAZ

DÖRT ana ortağın dışında zamanla farklı yatırımcıları da bünyelerine kattıklarını anlatan Onur Paydaş, “Şu an ortak sayımız 18. Ana ortaktan 3 kişi yönetimde. Yönetim dışındaki ortaklar sisteme müdahale etmiyor. Yönetim, eğitimcilerden oluşmuş durumda. Ticari bir hedefle bu işe girmedik. Şu an popüler olduğu için farklı sektörlerden bu alana yatırım yapanlar var. Bu işin temelini eğitimcilerin yapması gerektiğini düşünüyorum. Ticari kaygıyla bu işe girenlerin devamlılığının olacağını sanmıyorum” diye konuştu.

 Öğrenci evinde yeşerdiler

OKUL ARTIK 6 GÜN

‘İYİ bir gelecek için iyi bir insan’ diyerek yola çıktıklarını ifade eden Recep Karasu, “Bu yapıyı güçlendirmek adına öğrencileri doğayla buluşturuyor, sosyal sorumluluk projeleri yaptırıyoruz. Cumartesileri müzikten spora ve tiyatroya birçok alanda eğitimler veriyoruz. Ve tüm bunları da dolu dolu yapsınlar istiyoruz. 11 yıla yakın bir eğitim geçmişimiz var. Bu birikimle bir sistem oluşturduk. Bu sistemde öğrencinin ekstra bir yere gitmesine gerek yok. Fazlasını verdiğimiz bir süreç var. Öğrencinin seviyesini takip edip onun eksiğine göre hareket ediyoruz” diyerek, sistemi öğrencinin mutluluğu üzerine kurduklarını açıkladı.

Haberin Devamı

 Öğrenci evinde yeşerdiler

 

Sorumluluk bilincine katkı

YARIYIL tatilinin yaklaşmasıyla birlikte sektörde en çok tartışılan konulardan biri de ödev... Rıza Hançer, “Eve ödev verilmez anlayışına katılmıyorum. Bence olmalı. Ödev, aslında öğrencinin sorumluluk bilincini geliştiren bir yapı. Tabii, ödevin anne ve babaya verilmesine de karşıyız. Bizim geliştirdiğimiz eğitim sisteminde eve ödev vermeyi gerektirecek bir durum kalmıyor” dedi.

Yazarın Tüm Yazıları