İzmir yatay büyüsün

Yaklaşık 40 yıldır İstanbul’da yaşayan ama soranlara ‘İzmirliyim’ diyen yüksek mimar Mehpare Evrenol, modern ve ikon olmak için İzmir’e yükselmenin yakışmadığını dile getirdi.

Haberin Devamı

FRANSA Cannes’ta 23’üncü kez düzenlenen dünyanın en prestijli gayrimenkul fuarı MIPIM’de aldığı iki ödülle adından söz ettiren İzmirli mimar Mehpare Evrenol, kentin mimari durumu, konut tarzı, büyüme seyri ve kentsel dönüşüm gibi birçok konuyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Yıllardır İstanbul’da yaşayan Evrenol, farklı bir gözle İzmir’i değerlendirdi.

Dario Moreno Sokağı’nda doğan, kentte ilk hatırladığı dokunun parke taşlı sokaklar, iki katlı ve içerisi ahşap sandık kokan tipik cumbalı Rum evleri olduğunu anlatarak söze başlayan Evrenol, “Ailem, mimar Cavit Ölçer’in tasarladığı bir apartman dairesini almıştı. Orada gördüğüm manzara sonucunda mimar olmayı düşündüm ve o yolda yürüdüm” dedi.

Akdeniz kenti özelliğini kaybettirmesin

İnşaat sektöründeki hızlanmanın İzmir’e de yansıdığını belirten Mehpare Evrenol, kent merkezi dışında mahallelerin oluşmaya başladığını kaydetti, şöyle konuştu: “İzmir yatayına gelişmesini sürdürmeli diye düşünüyorum. Eski mahallelerin dışındaki bazı noktalardaki yükselmeler ki bunlara alıştık. Mavişehir ve Bostanlı civarı gibi. Dominant bir etkisi olmayan yeni yerleşimler kendi içinde başka bir söylemle kente entegre olmaya çalışıyorlar. Bunları çok zararlı bulmuyorum. Ama en büyük korkum bu yükselmelerin Narlıdere ve Çeşme tarafına doğru da gerçekleşmesi. Bu beni gerçekten çok korkutuyor ve bu kentin Akdeniz kenti olma özelliğini kaybettirir endişesini taşıyorum. İzmir’in en temel özelliklerinden biri de Akdeniz kenti olması. Yükselen binaların kendi sosyal yapısını dayatacağı için bir anlam değişikliği olacak. Bunu İzmir için kabul edilir bulmuyorum.”

Haberin Devamı

İZMİR EVLERİNE GÖNDERME

Le Corbusier’nin 1948’de İzmir için bir nazım planı olduğunu hatırlatan Evrenol, şunları söyledi: “Bu planda kıyıda alçak ve arkaya doğru giderek yükselen aralıklı, nefes alan, imbat rüzgarını arkaya kadar iletebilen master plan modeli söz konusuydu. Şimdi bu model kaybedildi ve geri dönüşü olacağına da inanmıyorum. Bence en azından kentin şimdiki mevcut yoğunluk dağılımını korumalıyız. Karşıyaka, Alsancak, Konak ve Güzelyalı’yı korumamız gerektiğini düşünüyorum. Ama denizle büyük entegrasyonu olan Çeşme yolunda yükselmeyi ve yüksek emsali büyük projeler yapılması beni tedirgin ediyor. Umarım maksimum 8-10 katlı binalarda kalınır. Düşey gelişme ancak büyük sanayi şehirleri ya da ekonomik yolların kesişmesinde yer alan İstanbul, Şangay, Dubai gibi kentlerde göze alınmalı. Modern ve ikon olmak için İzmir’e yükselmek yakışmayacak. Modern ve ikon olmak için İzmir evlerine gönderme yapan mimariyi davet etmeliyiz.”

Haberin Devamı

İZMİR’E ÖZGÜ PROJE OLSUN İSTİYORUM

İzmir’den henüz bir proje teklifi gelmediğini ifade eden Mehpare Evrenol, kente özel bir proje kazandırmayı çok istediğini dile getirerek şöyle devam etti: “Hayalimde modern ve teknolojik tüm özellikleri bünyesinde taşımakla birlikte, kentin dokusunu oluşturan mimariye de göndermeler yapan bir proje var. Bir proje için İzmir’e dönsem çocukluğumdan iyi bildiğim yüksek tavanlı, panjurlarıyla ve yönelimiyle serin tutulabilmiş, taş zeminli evlerin özelliklerini kullanmak isterim. Herhangi bir apartman değil, İzmir’e özgü bir proje yapmak isterim. Aynı Bursa’da yaptığımız Bursa Modern, Gaziantep’te yaptığımız Antepia ve İstanbul’daki Bosphorus City’deki İstanbul evleri gibi.”

Haberin Devamı

İzmir yatay büyüsün

YÜKSELEN BİNALAR ÜRKÜTÜYOR

Yeni kent merkeziyle ilgili de düşüncelerini aktaran Mehpare Evrenol, bölgede planlanan yüksek binaların kendisini çok ürküttüğünü belirterek, “Hep kendi kendime ‘Arsa çok mu pahalıydı?’ diye sordum. Niçin yüksek binalar yapıyoruz İzmir’e? İzmir’in iklimi, binaların balkonsuz hayal edilemeyeceği bir iklim. Açılan pencere ve balkonla yaşayan bir memleket burası. Camı çerçevesi açılmayan cam cepheli binalar ancak ülkenin kuzeyine uygun bir yapı tipi ki bu İzmir’e uygun değil” dedi.

KENSTEL DÖNÜŞÜMDE EN ÖNEMLİ ŞART

İzmir’de kentsel dönüşümde yapılması gereken en önemli şartın gelişim alanlarının doğru belirlenmesi olduğunu vurgulayan Evrenol, ekledi: “Emsal değerler ihtiyaca göre sabitlenmeli. Kent hem alt hem de üstyapı üretimleri olarak sıhhileştirilirken, mevcut dokunun sürekliliğinde teknolojinin olanakları kullanılarak yenilenmeli. Bu bakış açısıyla doğru olan yaklaşım, yatayda gelişen az ve orta katlı konut alanları. Az katlı konutlar için İzmir’in yangın öncesi Kordonboyu hakim dokusunu oluşturan konutlarının mimari özelliklerini taşıyan yapı tipinin tasarımın merkezine alınması gerektiğini düşünüyorum. Benzer şekilde, orta katlı binalar ya da apartmanlar da beyaz rengin hakim olduğu, detayların modernleştirilerek entegre edildiği, geniş balkonlu ve balkonlarında limon-portakal ağaçlarının yetiştirildiği, İzmirlilerin sevdiği bir anlayışla projelendirilmeli. Yüksek yapı yapmak gerektiğinde ise olmazsa olmaz olarak düşündüğüm konu binaların hakim imbat rüzgarını dikkate alan arazi kullanımına göre planlanması ve konut doğramalarının üst katlarda dahi açılabilir olması. Salonların açıldığı balkonlar, en az 12 kişinin yemek yiyebileceği, sohbet edebileceği, saksıda bile olsa domates, fesleğen yetiştirebileceği bir niteliğe sahip olmalı.”

KİMDİR

Haberin Devamı

İzmir’de doğan Mehpare Evrenol, ilköğrenimini Ankara Koleji, orta öğrenimini İzmir Amerikan Koleji’nde tamamladı. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Mimarlık Bölümü’nden 1977’de mezun oldu. 1982’ye kadar aynı kurumda şehircilik kürsüsünde asistan olarak görev yaptı. 1982-1990 arasında Mimarlar A.Ş.’de projeci olarak çalıştı. 1990’da Alp Evrenol’le birlikte kurduğu Workshop Mimarlar Ltd. Şti.’nde mimari ve iç mimari projelerin tasarımcısı ve yürütücüsü olarak çalışıyor. En son kendi imzasını taşıyan Sinpaş GYO’nun Bosphorus City Projesi ile MIPIM’de Türkiye’nin en iyi projesi seçildi. Ayrıca, SAF GYO’nun Akasya Acıbadem projesi Göl ve Koru etaplarıyla “Halkın Seçimi” kategorisinde birinci olmuştu.

Haberin Devamı

İzmir yatay büyüsün

 

Yazarın Tüm Yazıları